Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Fiskos Esin Övet: Murat Başoğlu'nun ihaneti ömür boyu unutulmaz
        1

        HT MASA ekibi bu hafta Murat Başoğlu’nun eşini aldatmasını, 5 yıldır katılmadığımız Eurovison’a yeniden katılmayı, Alper Potuk’un sosyal medya hesabında takip ettiği tek kadının Tuvana Türkay olmasını, önce silahlı saldırının yaşandığı, ardından da Murat Başoğlu’nun bir kadınla öpüşürken objektiflere takıldığı Bodrum’u ve 2 yıl önce Bahçeköy’den şehre taşınan Beyazıt Öztürk’ün Bebek’teki evini satarak Ayazağa’da bir ev almasını konuştu.

        2

        "PAPARAZZİ OLMADAN TATİLİN BİR ANLAMI KALMIYOR"

        Bodrum’da önce silahlı saldırı yaşandı, ardından Murat Başoğlu bir kadınla öpüşürken objektiflere takıldı. Sizce yaşanan bu 2 olay ünlülerin tatil tercihlerini ve orada üslenmiş paparazilerin işlerini nasıl etkiliyor?

        3

        İ.D.: Silahlı saldırı kimin işiydi ben onu merak ediyorum. Size de tuhaf gelmiyor mu üzerinin böyle apar topar, hiç olmamış gibi kapatılması?

        O.B.: Paparazzilere yakalanmak isteyenler genelde onların nerelerde takıldığını bilip oralarda eğleniyor zaten. Bazı ünlüler için paparazzi olmadan tatilin bir anlamı kalmıyor.

        4

        E.Ö.: Uzun süredir olay olmayan Bodrum’da bunlar nedir? Eski yılları sık sık dile getirmek istiyorum, her gün bir paparazzi olayı oluyordu. Silahlı saldırı olayını konuşmak bile istemiyorum. Korkunç bir durum gerçekten, yazık! İnsanlar ölmesin, huzurlar kaçmasın! Keşke her gün magazin ve kaçamak olaylarından bahsetsek.

        5

        R.B.: 2 olayın birbirleriyle hiç alakası yok. İnsanlar Bodrum’a eğlenmeye, yeni aşklar yaşamaya giderler, insanların eğlendiği mekânlara mermi atmaya değil! Murat Başoğ- lu’nun yaptığı ihanet kaçamağı kimileri tarafından hoş karşılanabilir ama insanların hayatına kastedecek silahlı yaralama ya da huzur bozucak hareketler affedilmez. Burası demokrasiyle yürütü- len bir ülkedir. Aşk yaşayan insanlarla, insanların hayatına kast edenleri birbirinden ayırmak gerek.

        6

        K.K.: Bir parça kafa dinleyip huzur bulmak için gittiğin bir yerde silahlar patlıyorsa, şiddet olayları yaşanıyorsa niye gideyim oraya! Umarım bunlar münferit 1-2 olaydır. Bodrum’a yazık olur yoksa... Murat Başoğlu’nun bir kadınla öpüşmesi tatilcinin ya da bir ünlünün niye umurunda olsun ki? O başka hikâye...

        7

        B.İ.: Bodrum’a gitmedim ama duyduğuma göre 2 olay da insanları bir parça ürkütmüş. Başoğlu’nun o şekilde görüntülenmesi çapkın erkekleri kendine getirdi ve kısa süreliğine korkuttu. Bizim Bodrum paparazzisi Nuri (Altuntaş) 5 gün boyunca boş koyları gezmek zorunda kaldı.

        8

        "BAŞOĞLU'NUN İHANETİ ÖMÜR BOYU UNUTULMAZ"

        Geçtiğimiz hafta bir kadınla teknede öpüşürken yakalanan Murat Başoğlu, Habertürk’e verdiği röportajda “Eşeklik yaptım, cezamı çekeceğim” dedi. Eşi Hande Bermek ise “Bu deneyimi sevgiyle kucaklayıp değerlendiriyorum. Zamana ihtiyacım var” diye konuştu. Bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

        9

        İ.D.: Bence Murat Başoğlu beyaz bir gömlek giyip boynunda da Allah yazılı bir kolyeyle bol bol gözyaşı akıtarak basının karşısına çıkmalı ve nasıl tuzağa düşürüldüğünü anlatmalıydı. Ayrıca eşi Hande Hanım bu deneyimi sevgiyle kucaklıyorsa bize de evrene bırakmaktan başka bir şey düşmüyor.

        10

        O.B.: Taraflardan biri yüzünden kaç senelik ilişki sekteye uğruyor. Hemen bitirilip kenara atmak düşünülemez bence. Hande Hanım’ın zamana ihtiyacı olmasını anlıyorum.

        E.Ö.: Burada en zor durum Murat Başoğlu’nun eşinin durumu. Hande Bermek zor günler geçirdiğini zaten açıklamasında açık ve net bir şekilde ifade ediyor. Artık o kadar sınırda ki “Sevgiyle kucaklıyorum” açıklaması yapıyor. Çok zor bir durum. Çünkü üzerinde çok ciddi bir mahalle baskısı var. “Eşeklik yaptım, cezamı çekeceğim” demesi, “Özür dilerim, haydi normal hayata devam edelim” tarzındaki açıklaması Başoğlu’nu kurtaramaz. Bu, çok ciddi bir olay. Ömür boyu unutulmayacak bir şey.

        11

        K.K.: Ben Murat Bey’in açıklamasındaki ‘eşeklik’ mevzuundan çok, kadını tanımadığı kısmına takıldım. Hiç tanımadığı bir kadınla yarım saat içinde bu kadar sıkı fıkı olduğuna göre oldukça dost canlısı bir adammış! Hande Hanım’ın “Bu deneyimi sevgiyle kucaklayıp değerlendiriyorum” sözleri içinse benim değil Pollyanna’nın uzmanlık alanına giriyor.

        12

        B.İ.: Murat’la konuştuğumda karısından af dileyecek güçte olmadığını hissettim. Eğer çok iyi rol yapmıyorsa, ses tonundan karısı affetse bile onun kendisini hiçbir zaman affetmeyeceğini sezdim. Hande Hanım’ın açıklamasındaki “Bu deneyimi sevgiyle kucaklıyorum” sözleri biraz hayatın doğal akışına aykırı duruyor. Ne kadar yoga yaparsan yap, ne kadar Uzakdoğu öğretisiyle kişiliğini yoğurursan yoğur, bu derece sakinlik biraz korkutucu. Fırtına öncesi sessizlik gibi geliyor.

        13

        "OFSAYT BİR DURUM"

        İlişkilerini gözlerden uzak yaşamayı tercih eden Tuvana Türkay-Alper Potuk ikilisi hakkında ilginç bir detay ortaya çıktı. Potuk’un sosyal medya hesabında takip ettiği tek kadın Tuvana Türkay. Bu gibi kısıtlayıcı davranışlar ilişkileri nasıl etkiliyor? Bunun sebebi kıskançlık mı?

        14

        İ.D.: 1 milyon kişi “Beni niye takip etmiyorsun?”, “Takibe takip” filan gibi istekler gönderiyorsa, eş dost “Abi beni takip etsene” diyorsa adam da bunalmıştır. “Ben bir tek sevgilimi takip ediyorum” deyip çıkıyordur işin içinden. Murat Boz da bir kendi haberlerini bir de Aslı Enver’i takip ediyor. Sebebi kıskançlık değil bıkkınlık bence.

        15

        O.B.: Bunu Tuvana Hanım istedi diye mi yaptı yoksa kendi kendine geçtiği bir kafa mı merak ettim doğrusu. Ben her zaman “Hiç kıskanç değilim” diyenlerden çok korkmuşumdur. Burada da bir hayli fazla önlem var gibi geldi bana.

        16

        E.Ö.: Gerçekten “Kimi takip ettin?”, “Kimi like’ladın?” muhabbetleri çok komik. Ben de zaman zaman yazıyorum. Bu tarz şeylerle uğraşan insanlara Allah sabır versin. Eğer gerçekten kıskançlık yüzünden böyle bir takip durumu varsa yazık.

        17

        K.K.: Tuvana Türkay, Alper Potuk’a takip ettiği kadınları sildirdiyse bu bir ilişki için ofsayt bir durum bence! Ne alaka? Güvenmiyorsan sevme arkadaşım! Yıl 2017! Yok Alper sahada olduğu gibi DM’de de slalom yapıyorsa zaten o ilişkiden hayır gelmez... Ha bir de peki Tuvana Türkay erkekleri takip ediyor mu?

        R.B.: Alper Potuk, çok başarılı bir futbolcu. Her futbolcu gibi aşk hayatıyla gündeme geliyor. Keşke futbolcular aşklarıyla değil de oynadıkları futbolla gündeme gelseler. İkilinin ilişkilerinin ne boyutta olduğunu bilmiyorum. Her ne yaşıyorlarsa kendileri için yaşıyorlar.

        18

        B.İ.: Bu, son zamanların en komik magazin haberi. “Böyle bir şey olabilir mi?” denilecek cinsten. Ben bir kadının sevgilisine “Benden başkasını takip etmeyeceksin” şartı koşmasını, erkeğin de bunu kabul etmesini hiç anlamıyorum. Üstelik yasaklar ilgiyi artırır. Alper Potuk isterse ikinci bir hesap açıp oradan yürür, Tuvana Türkay’ın da ruhu duymaz.

        19

        "EUROVİSİON'UN EKSİKLİĞİNİ HİSSEDİYORUZ"

        Beş yıldır yer almadığımız Eurovison’a yeniden gitme konusu gündeme geldi. Eurovision heyecanı sardı herkesi. Sizce Türkiye Eurovison’a katılmalı mı? Katılırsa bizi kim temsil etmeli?

        20

        İpek Durkal: Bir tek ben mi hiç heyecanlanmıyorum bu Eurovision’a? Katılacaksak Buray gitsin, Yalın gitsin...

        21

        Oben Budak: Bence kesinlikle katılmalıyız, Avrupa gençlerinin birbiriyle iletişim halinde olduğu bir yarışmada bizim olmamamız kabul edilir bir şey değil. Gideceksek onları şoke etmeliyiz belki de. Bülent Ersoy gitse mesela, genç birine dayanacaksak da Aleyna Tilki süper olabilir.

        22

        Esin Övet: Hemen katılalım. Geç bile kaldık. Aleyna Tilki gitsin lütfen.

        23

        Kadir Kaymakçı: Eurovision’a geri dönmek süper olur. Milletin hafızasında yeri olan eğlenceli bir olay Eurovision. “O şunu kayırmış”, “Bu buna kasten puan vermemiş” filan boş şeyler. Yılda bir akşam ekran başına geçip eğleniyoruz işte, kime ne zararı var? Bizi temsil edecek isim bence kesinlikle Fatma Turgut olmalı. Fatma’yı tanıyorum, sesine zaten söylenecek bir şey yok, bir de dünya tatlısı, pozitif bir insan. Enerjisinin ekran başındaki herkesi etkileyeceğine inanıyorum. Hem Eurovision tarihindeki tek birincimiz Sertab’la (Erener) Fatma çok iyi arkadaş. Sertab’ın Fatma’ya mükemmel bir mentor olacağına inanıyorum.

        24

        Reşat Balcıoğlu: Benim için Eurovison’a katılmak hiçbir anlam ifade etmiyor. Katılsak ne olur katılmasak ne olur? Eurovison’un dünya müzik piyasasında bir etkisi olduğunu da düşünmüyorum. Azerbeycan bize 10 tam puan verecek diye Eurovison’a katılmamalıyız. Sertab Erener’in tarihimizde almış olduğu birincilik performasıyla ülkemizde Eurovision fark edilmiştir. O günden sonra Eurovision’un hiçbir anlamı yok. Eğer birinci olmayacaksak yarışmaya katılmanın da bir anlamı yok.

        25

        Bülent İpek: Eurovision ne her şey, ne de hiçbir şey. Eğlenmek için güzel bir şey. Gördük ki Eurovision Türkiye’siz yapabiliyor. Ne arayan ne de eksikliğimizi hisseden var. Ama biz Eurovision’un eksikliğini hissediyoruz. Gittikçe çölleşen ortak eğlence dünyamızın nadide simgesiydi. Yeniden katılalım, eski günlerdeki gibi heyecanlanalım ve eğlenelim.

        26

        "EV DEĞİŞTİRMEKLE HUZUR BULAMAZ"

        2 yıl önce Bahçeköy’den şehre taşınan Beyazıt Öztürk, Bebek’teki evini satarak Ayazağa’da 2.5 milyon TL’ye ormanla çevrili bir ev aldı. Ünlü şovmen geçen yazı da Barcelona’da geçirmişti. Beyaz aradığı huzuru nerede bulur, göçebeliği ne zaman biter?

        27

        İ.D.: Aynı yerde arkadaşım oturduğu için biliyorum, normal ve şık bir site. Arkası hâlâ orman ama önü bildiğiniz anayol ve tek avantajı Avrupa yakasında ulaşımı kolay bir yerde olması. Beyazıt da bu yüzden orayı tercih etmiştir.

        O.B.: Beyaz, istediğini yapabilecek kadar rahat bir durumda olduğu için huzur aradığını sanmıyorum. Bence göçebe halde mutlu olduğu için sürekli dolaşıyor.

        28

        E.Ö.: Beyaz, son yaşadığı olay sonrasında çok etkilendi. Bir de artık yoruldu haliyle. Yılmaz Erdoğan da elini eteğini çekti, her zaman uzaklarda. Beyaz’ı böyle az görmeye alışacağız belli ki.

        K.K.: Beyaz, ev ya da ülke değiştirmekle huzur bulunmaz. Beyaz’ın aradığı huzur kendi içinde. İçine baksın bulur... Metin Hara gibi cevap verdim vallahi, Adriana Lima’ya selam söylüyorum.

        29

        R.B.: Para var, huzur var. Adamın parası var ki istediği yerde, istediği gibi bir ev satın alabiliyor. Geçen günü Barcelona’da, bugünü Amerika’da, yarını İtalya’da geçirir. Yani nerede mutlu oluyorsa gününü orada geçirir. Beyaz, ülkemizdeki iyi şovmenlerden biri, bence bunları hak ediyor. İstediği gibi yaşasın.

        30

        B.İ.: Komedyenlere bir haller oldu. Ata Demirer Bozcaada’ya, Yılmaz Erdoğan Köyceğiz’e, Okan Bayülgen Bodrum’a, Beyaz Barcelona’ya kaçtı. Bir sıkıntın varsa ve üzerinden atamazsan, o sıkıntı nereye gidersen git seninle birlikte gelir. Tibet’e gitsen de huzuru bulamazsın. Beyaz, işinde yıllardır zirvede sürdürdüğü istikrarı kaybetti. Yenilenip tekrar dönme arayışında bence. Kariyerinin ikinci bir bahara ihtiyacı olduğunun farkında. Yeni sezonda göreceğiz, bakalım göçebelik amacına ulaşmış mı? Bence şehirden kaçmaya değil yeniden insanların içine karışmaya ihtiyacı var.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ