Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler H. Bunu Konuşuyor Beyaz, yayına yeteri kadar hazırlanmadan çıktığını çok belli ediyor

        Mustafa DOĞAN / HT MAGAZİN

        Dile kolay, 20 yıldır ekranda Beyaz. Televizyonculuk açısından tartışmasız büyük bir başarı. Ancak bu kadar yılın getirdiği ‘yorgunluk’ artık bariz şekilde hissediliyor.

        Ne yazık ki Beyaz, yayına yeteri kadar hazırlanmadan çıktığını çok belli ediyor ve ekran karşısındakilere ‘Beyaz Show’u günü kurtarmak adına yaptığı hissini veriyor.

        Bunda yıllardır karşısına güçlü, koltuğunu sallayacak bir rakip çıkmamasının etkisi çok büyük şüphesiz. Yılların getirdiği maddi ve manevi doygunluk da önemli bir etken.

        Cuma gecesi Ali Atay, Serkan Keskin, Ertan Saban, Mete Horozoğlu, Merve Oflaz ve Şevval Sam’ın katıldığı bölüm hem beni, hem de seyirciyi bir kez daha hayal kırıklığına uğrattı.

        ‘NORMALDE ÇAĞIRSAM GELMEZSİN!’

        Bir defa, yayına ‘yönetmen’ kimliğiyle gelen Ali Atay’dan seyirciyi ‘eğlendirmesini’ bekledi Beyaz. İstediği performansı alamayınca da yüzü asıldı. Önce Atay’a, “Filminle geliyorsun da normal çağırsam gelmezsin herhalde diye düşündüm” dedi.

        Ardından, “Bizde çıkan arkadaşları bir şey anlatacaksa alıyoruz. Gerçi ona da şey diyorlar hep, ‘Dizi reklamı, film reklamı, albüm reklamı’, e ama dert zaten bu. Herkes bir şey anlatmak istiyor, onun için geliyor. Diziyi anlatırken, filmi anlatırken kenarından biraz da sohbet edebiliyor muyuz ona bakıyoruz. İşimiz o” diyerek sözü kendisini eleştirenlere getirdi, sitem etti.

        Peki Beyaz serzenişinde haklı mıydı?

        20 yıldır ekranda olan, gerek izleyicinin, gerek kanalın, gerekse de içinde olduğu camianın teveccühüne mazhar olan biri için en hafif deyimiyle talihsiz bir açıklama bence söylediği.

        HER PROGRAM BİR ÖNCEKİNİN AYNISI

        Talk-show programı yapan bir şovmen olarak tabii ki ‘gündemdeki’ dizi ve filmlerin oyuncularını, yeni albüm çıkaran şarkıcıları ağırlayacak.

        Gelen konuklar da milyonların izlediği bir programda yaptıkları işten bahsetmek isteyecek, reklamlarını yapacak.

        Bu noktada getirilen eleştiri, konukların projelerini anlatması, reklamlarını yapması değil, sohbetin yüzeysel kalması, her programın neredeyse bir önceki haftanın kopyası olması ve akabinde de temponun düşmesi.

        Ki buna konuklar değil, programın dümenindeki isim; Beyaz neden oluyor.

        Programda akıcılığı sağlama, tempoyu yükseltme, konuklarına kaliteli sorular sorma, seyircinin ilgisini canlı tutma görevi onda. Peki bunların ne kadarını yerine getiriyor?

        Sanırım artık Beyaz’ın şapkasını önüne koyup bir özeleştiri yapması gerekiyor.

        Çünkü hem o hem de ekibi dersine yeteri kadar çalışmıyor.

        Ali Atay ve Ertan Saban’ın dizisinin adını ‘Sen Mutlu Ol Yeter’ olarak söylemesi, sohbet esnasında “Başroldeki kızın adı neydi?” demesi, “Limonata bugün mü vizyona giriyor, gala yaptı mı?” diye sorması hem izleyiciye hem de konuklara saygısızlık değil mi?

        Yayına çıkardığın oyuncunun dizisinden/ filminden bihabersen, bir göz atmaya gerek duymuyorsan, şarkıcının albümünü dinleme zahmetine bile girmediysen elbette elindeki hazır sorulara mahkûm kalırsın, sohbet de bir yerden sonra sıkıcı olmaya başlar.

        ESKİ GÜNLERİNİ MUMLA ARATIYOR

        Mahcup gülücükler, seyircilere yazdırılan sorular, birbirinin aynı VTR’ler yetmiyor artık koca programı kurtarmaya.

        Telefon bağlantılarında yöneltilen ‘ezberletilmiş’ sorulara hiç girmiyorum bile.

        Beyaz ve ekibi dersine iyi çalışmadığı, programı zenginleştirmek adına kafa yormadığı, yurtdışında bu iş nasıl yapılıyor diye vakit ayırıp bakmadığı için ‘Beyaz Show’ eski parlak günlerini mumla aratıyor, izlerken eskisi gibi keyif vermiyor, sadece günü kurtarıyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ