Ziynet Sali: Evlenmeyi istiyorum

Arif HÜR / HABERTURK MAGAZİN

ZIYNET Sali, önümüzdeki hafta çıkacağı Anadolu turnesi öncesi HT MAGAZİN’e konuştu. Konserlerinde sanat müziği ve Barış Manço şarkıları da seslendireceğini açıklayan ünlü şarkıcı, müzik piyasasının dijitalleşmesiyle ilgili, “Dijital dünyanın samimiyeti beni kuşkulandırıyor. Ben hâlâ analog bir kadınım” yorumunu yaptı.

"Benim kriterim insanların gözündeki mutluluk"

Önümüzdeki hafta Türkiye turnesine başlayacak olan Ziynet Sali, HT Magazin’e özel açıklamalarda bulundu. Ticarete atılmayı düşündüğünü belirten Sali, 40’lı yaşların kendisine yaradığını söylerken “Daha olgunlaştım, içsel olarak da daha güzelleştiğimi hissediyorum” dedi.

Son albümü ‘No: 6’yla ilgi gören Ziynet Sali HT Magazin’e özel açıklamalarda bulundu. Sanatçıyla çıkacağı turnenin detayları, ‘No: 6’ albümü, sanat dünyası, hayalleri, 40’ından sonraki yaşantısı, evliliğe bakışı, yakın dostu Sıla ve zayıflama süreci başta olmak üzere pek çok konuyu masaya yatırdık.

Gelecek hafta Türkiye turnesine çıkacaksınız. Turne fikri nereden çıktı?

‘No: 6’ albümünün turnesi olacak. Benim ‘başucu albümüm’ olarak nitelediğim bu albümü geçtiğimiz yıl ülkenin içerisinde bulunduğu durum nedeniyle tanıtamadığımı düşünüyorum. Yeni yılın enerjisiyle böyle bir turnenin altına girdik. Sırasıyla Antalya, Eskişehir, İstanbul, Bursa, İzmir ve Ankara’da sahne alacağım.

Turnenin içeriğinden bahseder misiniz?

‘No: 6’ albümümdeki şarkılarımı, klasikleşmiş şarkılarımı, pop, caz, alaturka, Yunanca, Latince ve sanat müziklerinin yanı sıra Barış Manço şarkılarını da ilk kez seslendireceğim. Repertuvarım zengin.

Barış Manço şarkılarını yorumlayacak olmanız beni şaşırttı...

Adam olacak çocuk programını izleyerek büyüdüm. Barış Manço benim için tıpkı bir Cem Karaca gibi klasiktir. İleride albümde Barış Manço sürprizi de yapabilirim.

‘SANATÇI YAZ-KIŞ AKTİF OLMALI’

Kış ayında turne yapmak kulağa garip geliyor...

Sanatçı, yaz kış aktif olmalı. Bu turneleri daha çok yapmaya gayret göstereceğim. Beni Almanya ve İngiltere’den de çağırıyorlar. İnşallah yakında mini bir dünya turnesi de tertip ederiz.

Albümden beklediğiniz geri dönüşü aldınız mı?

Sıla’nın müzik direktörlüğünü üstlendiği ‘No: 6’ albümü başucu albümüm oldu, tesiri uzun yıllar sürecektir. İçinde bulunan tüm şarkıları kliplendirmek istiyorum. Tek gayem iyi müzisyen ve yorumcu olarak anılmak. Popüler olmak için şarkı yapanlardan değilim.

Yaptığınız şarkılarınızın sosyal platformlarda milyonlarca tık alması size ne hissettiriyor?

Rakamların önemi yok. Benim için kriter sahnede bana eşlik eden insanların gözlerindeki mutluluktur. Rakamlara bakıp ‘Vay ben neymişim’ demiyorum. Böbürlenmek kitabımda yok. Hayatta ne oldum delisi de değilim, kendimi de hiç dev aynasında görmedim.

‘HALA ANALOG BİR KADINIM’

Dijital ortamı nasıl karşılıyorsunuz?

Dijital ortama burun kıvırıyorum ama dünyayı birbirine çok yaklaştırıyor. Ben hâlâ analog bir kadınım. Dijital dünyanın samimiyeti beni çoğu zaman kuşkulandırıyor. Dijital dünyanın içerisinde kaybolmamaya özen gösteriyorum. Sosyal medya can acıtan yönleri çok, acımasız bir yer.

Geçtiğimiz yılı, müziğin susturulduğu dönemi nasıl atlattınız?

O dönem bana üç ay kal geldi. Müzik hiç susmasın diyenlerdenim. Geçtiğimiz yıl müziğin susturulduğu, konserlerin iptal olduğu dönemde üç ay evde oturdum, depresyona girdim. Allah mikrofonumuzu elimizden almasın.

Böyle deyince insanlar ‘7/24 eğleniyor’ gibi algılayabiliyor. Sürekli vur patlasın çal oynasın modunda mısınız?

Hayır, böyle bir hayat sürmüyorum. İnsanlar ekranda beş dakikalık görüntülerimize bakıp yaşadığımız hayatı rengarenk, allı pullu görüyor. Halbuki evcimenim, dingin hayatı, kitap okumayı ve uyumayı seviyorum. Aslında maneviyata düşkün tarafım da var.

Sanatçıların maneviyata düşkün olacağı insanlara pek inandırıcı gelmeyebiliyor...

Maalesef. İçsel ve manevi yolculuğumu evimde yapıyorum. İnsan yaş alıp hayatı uzaktan izlemeye başladıkça, sadeleşiyor. Mesela gerçek Ziynet olamadığım ortamlara girmiyorum. Maske takmak gibi bir huyum olmadığı için maskesiz hayat en rahatı diyebilirim.

"HEDEFİM 50 KİLOYA DÜŞMEK"

40’lı yaşlarda hayata bakışınız değişti mi?

Daha olgunlaştım, içsel olarak da daha güzelleştiğimi hissediyorum. 30’lu yaşlarıma geldiğimde korkuyordum ama 35’ten sonra yaş aldıkça güzel kafalara doğru gittiğimi fark ettim. Ben yaşsızım, aynı zamanda zamansız ve mevsimsizim.

Yaş aldıkça inceliyor gibisiniz. Zayıflamak için özel bir çaba harcıyor musunuz?

İyi görünmek için Osman Müftüoğlu kontrolünde zayıflıyorum. Şu an 53 kiloyum, hedefim 50 kiloya düşmek.

"MÜZİKALDE YER ALMAK İSTİYORUM"

Hayalini kurduğunuz bir proje var mı?

Renkli bir kişilik olmamdan ötürü Fosforlu Cevriye tarzı ortaya şov koyabileceğim müzikallerde yer almak istiyorum. Müzikal çocukluk hayalim.

Ticarete atılmayı düşünüyor musunuz?

Düşünüyorum. Turizmle uğraşmak isterim. Farklı kültürleri ve insanlarını tanıma düşüncesi bana güzel geliyor.

"SILA'YLA AYNI DİLİ KONUŞUYORUZ"

Sıla ile müzik camiasında eşine az rastlanan bir ilişkiniz var. İleride bir düet yapar mısınız?

Bu konu hakkında doğru cümle kurmam lazım, çünkü her şey yanlış anlaşılıyor. Sıla’ya aynı dili konuşuyoruz, şükürler olsun. Müziğe bakış açımız ve felsefemiz aynı. O da şu an kendi albümünü hazırlıyor ama ileride düet neden olmasın?

Müzik dışında ilgilendiğiniz başka şeyler var mı?

Yıldızlarla ilgileniyorum. Bu yıl içerisinde gök bilimi okumaya karar verdim. Konuya derinlemesine girip, diploma da alacağım. Gökyüzü hiçbir zaman yalan söylemez demezler mi zaten.

Yıldızlar 2016’da evleneceğinizi söylüyorlar mı?

Evlenmeyi istiyorum. Aile kurmak, çocuk sahibi olmak güzel bir duygu olsa gerek. Eskiden sadece dilimdeydi ama şu an net olarak istiyor ve evlilikten de korkmuyorum. Karşıma çıkacak adamla aynı dili konuşalım yeter. Hiçbir zaman karşı tarafa seni seviyorum demekten korkmadım ama dürüstlük kaybettirebiliyor. Hal böyle olunca gönül çeyrek kalıyor.