Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Özel Röportajlar İsmail Ege Şaşmaz: ‘Aşk gerçekten laftan anlamıyor’

        SHOW TV’nin sevilen dizisi ‘Aşk Laftan Anlamaz’da Hayat’a yol gösterecek ve Murat’la olan ilişkisinde yardımcı olacak olan İbrahim karakterine hayat veren İsmail Ege Şaşmaz’la bir araya gelip “İnsanları mutlu eden bir iş” dediği diziyi ve hakkında merak edilenleri konuştuk.

        ‘Aşk Laftan Anlamaz’a İbrahim karakteriyle dahil oldunuz. İbrahim, Hayat (Hande Erçel) ile Murat (Burak Deniz) aşkını nasıl etkileyecek?

        Diziye dahil olmam çok hızlı oldu, ben bile anlayamadım. Yeni sezon için birçok işle görüşüyordum. İbrahim’in farkı dişi bir karakter olması. Teklif edilen diğer rollerden, daha jön karakterlerden farklı. Reklamcı ve çok başarılı, çok zeki. Her sahnede farklı bir İbrahim var. Hayat ve Murat’ın aşkına yardım edecek, Hayat’ın akıl hocası olacak. İbrahim de üniversitede bir kadına âşık olmuş. Evlenmişler ama karısı ona ihanet etmiş. Sonrasında da İbrahim kendini yollara vurmuş. Böyle bir geçmişi olan bir adam. Hayat’ın hikâyesini öğrenince ona yardımcı olmaya çalışıyor.

        ‘BÜTÜN EKİP BANA YARDIMCI OLDU’

        Karakteri oluştururken en çok nelere dikkat ettiniz?

        İbrahim’in deli hallerini bolca göreceksiniz. Kendine güvenen, parayla alakası olmayan biri. Paraya ihtiyacı olduğu anlarda bir iş yapıp sonra hayatına devam ediyor. İşi de istemeyerek yapıyor. Hayattan zevk alıyor, hiçbir şeyi kafaya takmıyor. Teksti okuduğumda İbrahim’i bana anlatan bir cümle vardı: Gitmekle kaçmak arasında büyük bir fark var. İstediğin zaman istediğin şehirden ve insandan gidebilirsin ama kendinden ya da duygularından kaçamazsın.

        İbrahim’in en yakın arkadaşı Sherlock adındaki köpeği. Bir köpekle çalışmak zor oluyor mu?

        Hayvanları zaten çok seven bir insanım. Sherlock’un gerçek adı Paşa ve tam bir paşa. O kadar uysal ki havlamayı bilmiyor. Havlamaları dublaj. Bana da alıştı galiba. Bir sahnede Süleyman benim üzerime yürüyordu, Paşa da onun üzerine atladı. Tabii ki zor ama eğlenceli de oluyor.

        ‘Aşk Laftan Anlamaz’a sonradan dahil olmak sizi nasıl etkiledi?

        Sonradan bir işe dahil olunca üvey evlat gibi hissediyorsun. Birinci bölümü çekerken uzun bir çalışma süren oluyor. Ama arada girince böyle bir şansın olmuyor. Süre kısıtlı olunca karakteri çıkarma kısmı benim için zor oldu. Ama Hande (Erçel), Burak (Deniz) ve bütün ekip bana yardımcı oldu. Onlar da farkındaydı, sonradan geldiğim için kendimi tuhaf hissediyordum. Herkesle sette tanıştım.

        Aşk sizce de laftan anlamaz mı?

        Aşk bir delilik hali, beynin durması hali. Sonunda üzülen sen oluyorsun. Bu, benim diziden bir repliğim aynı zamanda. Âşık olduğunda mantıklı düşünemiyorsun ve âşık olduğun insan ne yaparsa yapsın değişmiyor bu. Kendine engeller koyamıyorsun. O yüzden aşk gerçekten laftan anlamıyor.

        ‘ZEKİKADINLARDANHOŞLANIYORUM’

        Sizin için ideal ilişki nedir?

        Her aşkta kavgalar, anlaşmazlıklar oluyor. Aşk zor bir şey. Hele ki bu devirde âşık olmak ve aşkını dolu dolu yaşamak çok zor. Aşk önceden çok emek isteyen bir şeymiş. 25 sene önce insanlar sevdiğiyle el ele tutuşmayı bırak kaldırımda karşılaşmaya korkuyordu. Artık anların heyecanı kalmadı. En güzel aşk, sevdiğim kadının yanımda olması. Hasta olursun, mutsuz veya mutlu olursun; o anlarda yanında birini istiyorsun. Sevdiğin insanın yanında olması lazım. Bu erkek için de geçerli. En iyi aşk yanında olan aşktır.

        Nasıl bir kadın sizi mutlu eder?

        Kontrolcü ve her şeyi planlı bir insanla asla yapamam. Benimle birlikte olan kadının anı yaşaması gerekiyor. Zeki kadınlardan hoşlanıyorum. Zeki kadın erkeği ileriye taşır.

        ‘Sıra dışı karakterler oynamak istiyorum’

        Son dönemde romantik komedileri ve mutlu aşk hikâyelerini daha çok görmek istiyoruz. Bu sizce neden kaynaklanıyor?

        Ülke olarak birçok sıkıntı yaşıyoruz ve insanların gülmeye ihtiyacı var. İnsanlar aşkı hep bekler ve özler, bazıları bunu yaşayamaz. Biz de insanları mutlu etmeye çalışıyoruz. İnsanların hayallerine ayna tutuyoruz. Onların hayal dünyasına ilham oluyoruz.

        Fiziksel olarak hep aynı çıktınız karşımıza. Karakter için değişiklik yapar mısınız?

        İsterlerse evet. Dizi sektörü risk almak istemiyor ama ben “Saçlarını sarıya boya” desinler yaparım. İbrahim için zayıfladım. Kas düzeyimi alt seviyeye çekiyorum çünkü rahat bir adam.

        Kariyeriniz için neler düşünüyorsunuz?

        Set benim oyun alanım. Oynamayı seviyorum. İyi bir oyuncu olmak istiyorum. Farklı karakterler canlandırmak istiyorum. Türk toplumundaki jön algısından farklı bir yere gitmek istiyorum. Manyak ve sıra dışı karakterler oynamak istiyorum.

        ‘Romantik bir adamım’

        Nasıl bir âşıksınız?

        Biraz kıskancım. Sevdiğim insanın başkasıyla geçirdiği vakti kıskanıyorum. Çünkü ben çok çalışıyorum o başkalarıyla vakit geçirirken ben yanında değilim. Fazla severim, peşinde koşarım, aşkım için mücadele ederim. Sevdiğim kadına şiir yazıp şarkı söylemek romantiklikse romantik bir adamım. Sürprizler yapmayı seviyorum. Hazır alınmış bir hediyeden ziyade emek harcayarak bir şeyler yapmayı seviyorum.

        Sevgiliniz var mı ?

        Yok. Sevdiğin insana vakit ayırman gerekiyor, zamanım yok. Oyunculuk dersinden çıkıp sete gidiyorum. Uzun bir ilişki yaşadım, bittikten sonra da aradığımı bulamadım.

        Neziha KARTAL / HABERTÜRK MAGAZİN

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ