Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Özel Röportajlar ‘Türkülere daha önce böyle bir muamele yapılmadı’

        TÜRK müziğinin usta ismi İlhan Şeşen’le buluşup “Duayen” dediği Ali Osman Erbaşı’yla birlikte çıkardığı ‘Yedi Bölge İki Gölge’ adlı türkü albümünü konuştuk...

        ‘Yedi Bölge İki Gölge’ albümünüzden biraz bahsedebilir miyiz?

        Bir gün “İnternette türkülere gireyim” dedim, ‘İzmir’in Kavakları’na baktım. 9/8’lik, aksak bir türküdür. 4/4’lük, Batı kulağına uygun bir hale getirdim. Sonra diğer türkülere de baktım. O, bu derken “Yedi bölge diye bir türkü albümü yapayım” dedim. Nasıl olsa anonim, kimseye telif ödemek, izin almak zorunda kalmıyorsun. Türkülerle ciddi ciddi oynadım. Ciddi bir emekti benim için.

        REKLAM

        Ne gibi özellikleri var albümün?

        Daha önce türkülere böyle bir muamele yapılmadı. Yaptığım bence iyi bir muamele. Aksak ritimlere kulağımız alıştığı için o türküleri söyleyebiliyoruz fakat benim yaptığım biçimine alışırsak çok kolay söyleriz. “Bunu Batı da söyler, bütün dünya söyler” gibi düşüncelerim de var. Yani benim yaptığım türkülerle oynamak. Ali Osman hocanın (Erbaşı) bunu kabul etmesiyle bir saz, bir gitar ve iki vokalle çok sade bir albüm yaptık. Bu türkü albümü kimsenin yapmadığı bir tarz.

        ‘İki Gölge’nin anlamı nedir?

        Aslında albüm çalışması sırasında ismi ‘Yedi Bölge Yedi Türkü’ydü. Benim türkü formatında bir bestem var. Ali Osman hocaya çaldım, çok beğendi. Onun da kendi bestelediği bir uzun havası var. O da çalınca ‘Yedi Bölge Dokuz Türkü’ yapalım albümün adını” dedim. Sonra Ali Osman hoca ‘Yedi Bölge İki Gölge’yi buldu. Kafiye bakımından hoş bir isim ve gerçekten iki gölge gibi bütün o derya türkülerin içinde...

        REKLAM

        Türkülerle nasıl oynadınız?

        Da’ ekleri var mesela. “Salına da salına da gel” gibi, niye ‘da’ diyorsun orada? “Salına salına gel” dediğin zaman daha Batılı oluyor. Ya da ‘Aman’lar var. Böyle gereksiz kelimeleri kaldırdım. ‘Sarı Gelin’de “Nenen ölsün sarı gelin” diyor. Biz “Yüzün gülsün sarı gelin” dedik. Böyle umutları da koyduk türkülere. Türküler anonim, bana kimse karışamaz, istediğim gibi yorumlarım.

        Ali Osman Erbaşı’yla birlikte çalışmaya nasıl karar verdiniz?

        Kendisi bir deryadır. ‘Neler Oluyor Bize’ albümümde düzenlemeler yaptı. 15 seneye dayanan bir dostluğumuz var. O da her müzisyen gibi kafayı yedi ve Bodrum’a taşındı. Orada bir stüdyo açtı. Ben de Bodrumluyum. Ona fikrimi açtım, “Hoca yeni stüdyonda ilk işimiz bu olsun” dedim. O da “Tamam” dedi.

        REKLAM

        ‘Oyunculukta utanmayacaksın’

        Sinema-dizi çalışmalarınız nasıl gidiyor?

        İyi gidiyor. Promosyonu başlamayan bir sinema filmimiz var, onu bekliyoruz. Sinema diliyle dizi dili arasında en küçük bir alaka yok. Bazen çocuklar geliyorlar “İyi oynuyorsun” diye. Onlara söylediğim iki şey var: Bir utanmayacaksın, iki yönetmen ne diyorsa onu yapacaksın. Oyunculuk bu kadar basit.

        İş dışında neler yaparsınız?

        Genellikle evde otururum. Hep aklımda bir şarkı yapmak vardır. Bir de yürümek bana o kadar iyi geliyor ki... Bazı şeylerden vazgeçiyorsun, bazı şeyleri kabul ediyorsun, birtakım hayatlar görüyorsun...

        ‘MESAM kötü işliyor’

        MESAM hakkında neler düşünüyorsunuz? Bir dönem başkanlığa aday olmuştunuz...

        MESAM telifler bakımından çok önemli. “Kötü işliyor” diyerek kimseyi suçlamıyorum ama kötü işliyor. Çok mücadele verildi ama yanlış mücadelelerdi. Beni başkanlığa seçmediler ama gelseydim düzeltirdim. Kurumlar hukuka tabidir. Ben de 2 kere yönetimde bulundum, hukuku uygulayamadık. Başkan olursam uygularım. Mesela bu işten hakkı olmayarak para alan kişiler haklarından vazgeçecek. Hukuku uygulayınca gerçek hak sahibi hakkına kavuşacak. Birçok kişinin tekerine çomak sokmuş olacaksın hukuku uygulayarak!

        REKLAM

        Serkan ÖZTÜRK / HT MAGAZİN

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ