Yaşar Gaga: Sesimi oldum olası sevmedim

'Bayramda kapı kapı dolaşıp para toplardım'

Çocukluğunuzun bayramlarından bahsedebilir misiniz?

Bayram sabahları güne mükellef bir kahvaltıyla başlardık. Sonra yeni ayakkabılarımı ve kıyafetlerimi giyerdim. Bayramlaşma faslı bittikten sonra kendimi sokağa atar, arkadaşlarla en çok bahşişi toplama yarışına girerdik. Bayram, o yıllarda benim için para kazanmak demekti! Sokaklarda özgürce, kapı kapı dolaşıp para toplardım. Tanımadığın insanların kapısını çalıp onlarla bayramlaşmak da ayrı bir keyifti.

Yaşar Gaga, 90’lı yılların başında Sezen Aksu’nun önce vokalistliğini sonra da menajerliğini üstlenerek adını müzik dünyasında duyurmayı başardı. Gaga, ünlü sanatçı dostlarının yer aldığı ‘Alakasız Şarkılar’ adlı albümüyle küllerinden doğduğunu söylüyor.

İki ayrı albüm ve toplamda 4 CD’den oluşacak ‘Alakasız Şarkılar’ albümünün ilk bölümü piyasaya çıktı. Albümde Tarkan, Sezen Aksu, Kenan Doğulu ve Sertab Erener gibi çok sayıda önemli sanatçının yer aldığını görüyoruz. Bu albüm fikri kimden çıktı?

Uzun yıllardır çeşitli sebeplerden ötürü albüm çıkarmıyordum. Bir süredir içerisinde sadece benim olduğum değil çeşitli sanatçıların da yer aldığı bir proje düşünüyordum. Bu doğrultuda yaklaşık 2.5 yıl önce bu albüm fikrini Sezen Aksu’ya söyledim. O da bana, “Harika bir proje hemen yapıyoruz” dedi. Sonra Emel Müftüoğlu albümün prodüktörlüğünü üstlendi. Sezen ve Emel ile yan yana gelince Tarkan’ı aramamak olmazdı tabii.

'Dans ve eğlence albümü'

Tarkan ile Sezen Aksu’nun bu albümdeki ‘Ceylan’ adlı şarkıda ilk kez düet yaptığını görüyoruz. Yaptığı şarkılarla milyonları eğlendiren iki ismin hüzünlü bir parça yorumlaması oldukça dikkat çekti...

Sezen Aksu, cebindeki tüm besteleri ortaya döktü. Orada üçümüzün de dikkatini ‘Ceylan’ isimli parça çekti. Düet teklifi de Tarkan’dan geldi. ‘Ceylan’ bir dert dökme şarkısı, albümün geneli ise nitelikli bir dans ve eğlence albümü oldu. Bu albüm sayesinde bir kez daha fark ettim ki Tarkan olağanüstü bir star. Onun talihsizliği, Türkiye’de dünyaya gelmek. Her şeye rağmen sınırları aştı!

Albümde yer alan diğer şarkıcıları ikna süreci nasıl oldu peki?

Bu projeye davet ettiğim sanatçılardan biri bile çıkıp mızmızlık yapmadı. Başta Sezen Aksu, Tarkan, Nazan Öncel, Özkan Uğur, Sertab Erener, Aşkın Nur Yengi, Serdar Ortaç, Serkan Kaya ve Göksel olmak üzere herkesle enerjimiz tuttu. Bu süreçte Dilber Ay çok tatlı bir kadınmış onu fark ettim. Kibariye, seslendirdiği, ‘Sevdam Ağlıyor’u İspanyol edasıyla okudu! Aşkın Nur Yengi deseniz o bu sürecin neşe kaynağı oldu. Dışarıdan mesafeli gözükmesine karşın dünyanın en matrak kadınlarından birisi! 2.5 yıllık uğraştan sonra arşivlik bir albüm çıkardığımızı düşünüyorum.

'İçimde fırlama bir çocuk var'

Uzun yıllardır müzik piyasasından ayrı kalmıştınız. Bu sürede neler yaptınız?

90’lı yıllarda ilk iki albümü dinleyicilerle buluşturduktan sonra müziği hiç bırakmadım. Sık sık Sezen Aksu’nun albümlerinde yer aldım. Asmalımescit’te bulunan, bir mekânda uzun yıllar çaldım, DJ’lik yaptım. Yıllar önce bir gün Sezen Aksu’nun yanına gidip, “Ben artık albüm yapmak istemiyorum” dedim. O da bu durumu olumlu karşıladı.

Neden?

Bir dönem yaptığım müziği yayınlayacak kanal bulamıyordum. Sonra mükemmeliyetçilik duygum devreye girdi! Açıkçası bir dönem, arsızlık ve kendisini önemseme duygum oldukça ağır bastı. Kibirli olmaya başladığımı hissettiğim an psikoloğa gittim ve kendime geldim! Mükemmeliyetçilik duygusundan bir şey yapamaz hale gelmiştim! İki yıllık tedavi sonrası mükemmeliyetçilik özelliğimi dizginledim.

Şu an ruh haliniz nasıl?

Küllerimden doğdum. Şu an kendimi 20 yaşında pop albümü çıkarmış bir star gibi hissediyorum! İçimde 7 yaşında fırlama bir çocuk varmış gibi hissediyorum. Ama sesimi oldum olası sevemedim. Çok tiz ve bağırıyormuşum gibi geliyor.

'Sezen bırakınca boşluğa düştüm'

Sezen Aksu ile uzun yıllara dayanan bir dostluğunuz var. Onun sizin açınızdan önemi nedir?

Çeyrek asırdır kendisini tanıyorum. Bir ara ‘Sahneleri bıraktım’ dediğinde hayatımda bir boşluk oldu. Uzun süre kendime gelemedim! Sezen Aksu’dan, erdem, ahlak, vicdan ve vefa gibi değerli duyguları öğrendim. Onunla yol alma fırsatını bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Onun samimiyetini ve sıcaklığını hayatım boyunca unutamam.

'90’lar daha renkliydi'

Günümüzde üretilen müzikleri nasıl buluyorsunuz?

Maalesef melodileri ve sound’ları birbirine benzerlik gösteren birtakım müzikler üretilir oldu. Günümüz müziğini tekdüze buluyorum. Besteler özgün değil, radyoda çalan şarkıları seslendiren sanatçıları ayıramıyorsun. 90’lar çok renkliydi. Yenilikçi bir insan olduğum için bu durumun düzeleceğine dair umudum var.

Yeni nesil poçulardan en çok Aleyna Tilki gündemi meşgul ediyor. Onun çıkışını nasıl buluyorsunuz?

Aleyna daha bebek ve oldukça yetenekli. Ülkede pop star olma yaşının 30 olduğunu düşünürsek henüz 20’li yaşlarına ulaşmamış bu gence destek olmamız gerekiyor. Aleyna’nın da şımarmaya hakkı var bence.

'Hastalıkla mücadelem sürüyor'

Tıpta ‘cushing sendromu’ adıyla bilinen bir hastalıkla mücadele ediyorsunuz. Şu an sağlık durumunuz nasıl?

Bu hastalık böbrek üstü bezlerinin yaşamak için gerekli kortizonu üretmemesinden kaynaklanıyor. Osman Müftüoğlu’nun katkılarıyla bu hastalıkla mücadelem sürüyor.