Cem Kılıç: Romantizmi saçma buluyorum

Bir döneme damgasını vuran ‘Ekmek Teknesi’ dizisinde canlandırdığı Korkut karakteriyle hafızalarda yer edindi Cem Kılıç. O günden sonra pek çok farklı dizide ve sinema projelerinde boy gösteren oyuncu, tam 12 yıldır Beyoğlu’nda çeşitli kulüplerde sahne alıyor. 12 yıllık sahne macerasını bir şarkıyla taçlandırmak isteyen Kılıç’ın çıkış şarkısı ise ‘Nasıl Bir İnsansın’ oldu. Müzikte de iddialı olduğunu dile getiren Cem Kılıç’la samimi bir sohbet gerçekleştirdik... Kılıç, HT Magazin'den Arif Hür'e konuştu...

Pek çok insan sizi oyuncu kimliğinizle tanıyor ancak yaklaşık 12 yıldır çeşitli kulüplerde sahne alıyorsunuz. Piyasaya çıkardığınız ‘Nasıl Bir İnsansın’ adlı tekliyle “Müzik camiasında artık ben de varım” dediniz. Bu çıkışınız hakkında neler söylersiniz?

Gündüzleri sette vakit geçirmenin haricinde uzun yıllardır Beyoğlu’nda çeşitli mekânlarda sahne alıyordum. Bir gün yapımcı dostum Musa Kara ve Gizem Kara, “Senin artık şarkıcılık yönünü milyonlara göstermen gerekiyor. Milyonlara şarkı söylemek istemez miydin?” diye sordu. O günden sonra single çıkarmayı kafaya koydum. Çok geçmeden ortaya Soner Sarıkabadayı ve Ozan Doğulu imzalı ‘Nasıl Bir İnsansın’ı çıkardık. Soner (Sarıkabadayı) sağ olsun benim için oldukça pozitif bir şarkı yazdı.

‘Nasıl Bir İnsansın’ şarkınızın iki haftada 4 buçuk milyonu aşkın tıklandığını görüyoruz. Ulaşılan rakam sizi şaşırttı mı?

Biraz şaşırttı. Bu kadar olacağını düşünmüyordum. İnsanların özellikle şarkıda geçen, “Aşk seni de beni de allandırır. Haberin olmaz ballandırır. Gözüne inanma dümdüz yolda, güpegündüz sallandırır” sözleriyle empati kurduğunu düşünüyorum. Bir nevi aşkın tarifini verdiğimiz için bu kadar ilgi gördü diyebilirim.

Bu şarkıların devamı gelecek mi peki?

Gelmez olur mu hiç? Serdar Ortaç’tan bir tane şarkı aldım. Onu da sonbahar başı gibi dinleyicilerle buluşturacağız. Müzikal anlamda hırslı değilim ama oldukça iddialıyım.

İddialı olmaktan kastınız nedir?

Pek çok türde şarkı yorumlayabiliyorum. Öte yandan tam 12 yıldır sahnelerdeyim. Bugüne kadar beni dinlemeye gelen bir kişi “Cem’e gittik, hiç eğlenmedik. Sesi ve repertuvarı çok kötüydü” diyemez. Sahne konusunda iddialıyım, aksini iddia eden varsa gelsin kapışalım!

Sahnede olmak size neler hissettiriyor?

Sahnede farklı türlerden pek çok şarkıyı söylemek, yüzlerce insanla birlikte terlemek, yorulmak ve stres atmak bana güç veriyor. Seslendirdiğim şarkılara insanlar da ortak olunca kendimi egosantrik hissediyorum. Ama çok hoş gerçekten. Stüdyo şarkıcılığı karşısına “Yaşasın sahne şarkıcılığı” diyorum.

Romantik biri misinizdir?

Açıkcası romantik biri değilim. Gerçekçi bir adamım o yüzden romantizmi saçma buluyorum. Ayrıca kandırmaca gibi de geliyor. Güzel sözler, kırmızı güller kandırmacanın önde gideni! Yeni şarkım için o tür fotoğraflar çektirmiş olabilirim ama bu belki de bir başkaldırı veya serzeniştir! Aşka inanıyorum ama aşk eşittir romantizm değildir.

‘Müzik hobimdi, işim oldu’

Müzikle oyunculuk arasında nasıl bir denge kuruyorsunuz?

Yaklaşık 12 yıldır gündüzleri kamera karşısında gece de sahnelerdeyim. Gündüz setlerde ekmek parası kazanıyorum, gece de eğlence olsun diye müzik yapıyorum. Her iki işi de severek yaptığım için denge kurmak hiç zor olmuyor. Oyunculuk ve müzik birbirini tamamlıyor. Müzik yakın bir zamana kadar hobimken en büyük işim oldu. Bunu da inkâr edemeyeceğim!

'Korkut diye seslenenler var'

Bir döneme damgasını vuran ‘Ekmek Teknesi’ adlı dizide canlandırdığınız ‘Korkut’ karakteriyle üne kavuşmuştunuz. Bu dizinin sizin açınızdan önemi nedir? ‘Ekmek Teknesi’, sadece benim için değil oradaki pek çok oyuncunun parlama noktası oldu. Doğru işlenmiş bir projeydi. Ben de bayağı ekmeğini yedim. O dizide yer aldığım için kendimi şanslı addediyorum . İnanır mısınız hâlâ sokaktakilerin Korkut abisiyim. Yıl 2017 oldu ama hâlâ bana Korkut diye seslenenler var !