Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Öykü Çelik, maskülen yönünün ömrü boyunca kendisini koruduğunu söyledi...

        Neziha KARTAL/HT Magazin

        TRT’de yayınlanan ‘Yeşil Deniz’ adlı dizide Sedef karakterini canladıran genç oyuncu Öykü Çelik kendisi hakkında merak edilenleri HT MAGAZİN’e anlattı.

        Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?

        Küçüklüğümden beri ailemle birlikte devlet tiyatrolarının oyunlarını izlerdik. Anlayacağınız bir şekilde tiyatro camiasının içindeydim. Heves ettiğimi söyleyemem ama izlemek yeterince büyüleyiciydi benim için. Bir gün yakın bir arkadaşım dershaneden kalan zamanında şan eğitimine başladığını, beraber gidip gelebileceğimizi söyledi. Ben sıcak bakmadım. “İstersen tiyatro kursu da var” deyince bana daha cazip geldi ve kursun ilk günü doğru yerde olduğuma karar verdim. O kadar net bir karardı ki aynı hafta dershaneyi bile bıraktım.

        ‘TÜRKAN ŞORAY’A HAYRANIM’

        Oyuncu olmasaydınız hangi alana yönelirdiniz?

        Oyuncu olmadan önce ilkokul öğretmeni olmak istiyordum. Birkaç kere sosyal sorumluluk projelerine katılıp alt sınıflara ve başka okullarda ders vermeye gittim. Gördüm ki öğretmek ayrı bir yetenek ve ben yeterince sabırlı değilim. Benim derslerimde ilk 5 dakikadan sonra herkes fıkra anlatıyordu. En sevilen ders verendim ama hiçbir şey öğretemiyordum konularla ilgili.

        7 sinema filminiz ve 7 diziniz var. Bunlarda canlandırdığınız hangi karakterleri kendinizle özdeşleştirdiniz?

        Yapımcılığını Tomris Giritlioğlu’nun üstlendiği, yönetmenliğini Cevdet Mercan’ın yaptığı ‘Kasaba’ dizisindeki Zehra karakterini.

        Dönüm noktanız diyebilir miyiz bu dizi için?

        Zehra karakterini kendime çok yakın bulmuştum. Evet, benim dönüm noktam olmuştur. Kariyerimde adımın duyulmasını, hem halk içinde hem de bizim camiada kabul görmemi sağlayan bir projeydi.

        ■ İdolünüz var mı?

        İdol değil ama hayranı olduğum insanlar var. Bu isimlerin en başında da Türkan Şoray gelir.

        ‘GERÇEK BİR EGE KOMEDİSİ’

        Yeni diziniz ‘Yeşil Deniz’den ve dizideki karakterinizden biraz bahseder misiniz? ‘Yeşil Deniz’ dizisi daha gelmeden böyle bir işte olacağımı tahmin etmiştim. 6 ay önce, “Bir daha şehir dışı işte çalışmak istemiyorum. Olursa ancak Ege olur” demiştim.Gerçek bir Ege komedisi olan 'Yeşil Deniz’ ile yollarımız kesişti. Canlandırdığım Sedef karakteri içime çok sindi. Sedef benim gözümde bir cimcime. Korkusuz, birazcık şımarık, âşık, büyük şehir hayaliyle yaşayan, ömründe deniz görmemiş, Egeli bir kız. Yaşam enerjisi çok yüksek, doğuştan neşeli. Çok seviyorum onu.

        Dizide sevgilisine radyo aracılığıyla ulaşmaya çalışan bir karakteri canlandırıyorsunuz. Dizinin hikâyesi de 90’larda geçiyor. Siz böyle bir yola başvurur muydunuz?

        O dönemde o iletişim araçlarına sahip olsaydım ve radyocu bir sevgilim olsaydı, en mantıklı iletişim yolu gizli gizli radyodan ilan-ı aşk almam olurdu. Radyo dışında mektuplaşıp traktörle buluşmaya gidiyorum. Öykü olarak düşününce çok anlamlı değil ama dönem ve mekân itibarıyla en mantıklısı bu. Beraber bir yerde oturup kahve içmeleri oldukça absürd olurdu.

        ‘İŞİME KONSANTREYİM’

        Diziniz Ödemiş Birgi’de çekiliyor. Oraya alıştınız mı?

        Ödemiş’e ilk geldiğimde özellikle Birgi’ye hayran olmuştum. Resmen bizim için kurulmuş bir film platosu gibi gelmişti. Doğası bozulmamış, 1000 yıllık yapısı var. Geçen yıllarda dere etrafına kurulu Aydınoğulları Beyliği’nin başkentiymiş. Dolayısıyla pek dokunulmamış, güzel bir restorasyondan geçmiş.

        Birgi halkıyla ilişkiniz nasıl peki?

        Halkı da bir o kadar sıcak. Sadece bize değil, gelen herkese kapıları açık. Gerçekten çok güzel bir köy. Yanımıza gelip “Diziyi izleyip çok beğendik. Çok güzel” demeleri bizi çok mutlu ediyor. Onların mutluluğu bizim için çok önemli. Bize çok yardımcı oluyorlar.

        Yaşadığınız şehrin dışında çekim yapmak zor mu yoksa daha mı rahat konsantre olunabiliyor?

        Yaşadığım şehir dışında iş yapmak her zaman daha avantajlı olmuştur. Kimse “Öykü setin ne zaman bitiyor?’ ya da “Yemeğe gidelim” gibi konsantrasyonumun bozulmasına neden olacak telefon konuşmaları yapmıyor. Burada sadece işime konsantreyim. Setim yoksa bile konsantrasyonum bozulmuyor. Hem çalışıyorum hem de ruhumu dinlendiriyorum.

        ‘Eşimin karakterine güvendim’

        Ani bir şekilde evlendiniz. Bunun altında yatan bir şey var mı?

        Bu kararın altındaki sebep âşık olmamdır. Eşimin karakterine ve kendime güvendim. Başka bir şey istemediğimizi legal bir şekilde ilan ettik.

        10 yıl sonra kendinizi nerede görmek istersiniz?

        Ben planlı yaşamam. 6 ay önce aklımda evlenmek gibi bir şey yoktu. Yine 6 ay önce ekim ayında çalışmayı da düşünmüyordum. Şu an planladığım kariyeri 5 sene sonra istemek zorunda değilim. Çok daha başarılı da olabilirim ara vermiş de. Hayat sürprizlerle dolu.

        Bir röportajınızda maço olduğunuzu okudum.

        Maço kelimesi aslında bir yakıştırma çünkü hal ve tavır olarak maskülenim. Evlendikten sonra bunun kırıldığını söyleyebilirim ama ömrüm boyunca bu yönüm kendimi korumamı sağladı.

        ‘Çok okurum ve izlerim’

        Kendi kişiliğinizden apayrı bir karakteri canlandırırken neler hissediyorsunuz? Yeni bir projeye başlayacağınız zaman karakterle ilgili yaptığınız özel bir çalışmanız oluyor mu?

        Canlandıracağım karakterlerde mutlaka kendimle alakalı bir koridor bulurum. Ya karakter özellikleri ya da ortak yaşanmışlık olarak. Çok okurum, çok izlerim. Hiç ortak noktamın olmadığı karakterleri de canlandırdım. Buna verebileceğim en büyük örnek ‘Benim İçin Üzülme’ dizisindeki Bahar’dır. Bahar’ın üstüne çok düşündüm, çok tartıştım ve karakteri yorumladım. Yorumum izleyici ve yönetmenim tarafından beğenildi, onaylandı. Bazen oynadığımız karakterle çarpıştığımız oluyor. Mesela ‘Nuri’ dizisinde Reyna karakterini oynarken kendimle o kadar aykırı tepkiler veren bir roldeydim ki egomla çatıştığım zamanlar oldu. Öykü’nün egosunu susturup Reyna’ya teslim oluyordum. Hâlâ hatırlanan bir karakterdir. Bu konuda bana en çok yardımcı olanlar da yönetmenlerimdir.

        İleride tiyatro sahnesinde yer alacak mısınız?

        Bir yandan dizi bir yandan da ev hayatım sebebiyle şu dönem mümkün gözükmüyor. Tiyatro ciddi bir zaman gerektiriyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ