Öznur Serçeler: Türk kadınlarında kıskançlık diz boyu

Hayati Tehlike’ adlı filmde Linda adında Rus bir karakteri canlandıran Öznur Serçeler, “Biz kadınların en büyük problemi içimizdeki usta-çırak ilişkilerini yürütemememiz” diyor ve ekliyor: “Türk kadınlarında kıskançlık diz boyu.”

Yönetmen koltuğunda Serdar Işık’ın oturduğu, başrollerini Toygan Avanoğlu, Öznur Serçeler ve Burç Kümbetlioğlu’nun paylaştığı ‘Hayati Tehlike’ filmi vizyona girdi. Filmde Linda karakterini canlandıran Öznur Serçeler’le bir araya geldik. Serçeler, kendisi için en büyük hayati tehlikenin sevdiklerini ve hayat amacını kaybetmek olduğunu söylüyor. Moda Sahnesi’nin ‘Bütün Çılgınlar Sever Beni’ adlı tiyatro oyununda da rol alan Serçeler’le hem filmi hem de hakkında merak edilenleri konuştuk...

‘KİMYALARIMIZ TUTTU’

‘Hayati Tehlike’ filmi seyirciye ne vaat ediyor?

Bol bol kahkaha. Değerli sinemaseverlerin katıla katıla izleyeceklerini tahmin ettiğim filmimiz çok eğlenceli oldu. Hoş sohbeti olan, oyuncuların birbirleriyle kimyaların tuttuğu bir setimiz vardı.

Filminizin konusundan biraz bahseder misiniz?

Hayati adındaki sıradan bir fırıncının bir gün ekmek fırınında olduğu esnada mafyaya bulaşmasıyla olaylar dizisi başlıyor. Haraç vermeyi reddeden Hayati’nin mafyanın içerisine nasıl bir köstebek olarak yerleştirildiğine tanıklık edecek izleyiciler. Sonrasındaysa mafyanın başındaki Rus baronun kızı Linda’ya âşık oluyor yani bana. Olaylar pek çok karakterin Linda’yı kullanarak barona ulaşmayı çalışmasıyla çok değişik bir hal alıyor.

Linda karakteri nasıl biri?

Linda Türkiye âşığı, Vitel adlı Rus mafya baronunun kızı. Türkiye’de yaşayıp Türkçe konuşuyor. Linda’nın Türk erkeklerine karşı bir düşkünlüğü var. Bu düşkünlüğü fark eden Türk erkekleri babasına ulaşmak için Linda’yı maşa olarak kullanıyorlar.

Sima olarak Rus kadınlarını andırıyorsunuz. Bir Rus kadınını oynamak nasıl bir duyguydu?

Çocukluğumdan beri en büyük hayallerimden biriydi. Rus kadınlarının aşırı süslü olmaları, yüzlerindeki ciddiyetle beraber gelen güzellik ve okul yıllarımda çok fazla Rus hocayla iletişim kurmam bu karakteri benimsememde etkili oldu. Ama Rus aksanlı Türkçe konuşmak beni biraz zorladı, İvana’dan (Sert) halliceydim.

"MAKYAJA MERAKLI DEĞİLİM"

Rus kadınlarıyla Türk kadınlarını kıyasladığınızda neler söylersiniz?

Türk kadınları Rus kadınları kadar bakımlı değil. Bizim kadınlarımızın dış güzelliklerinden çok iç güzellikleri ön planda, içleri daha zengin. Türk kadınlarının hayat gailesi var. Rus kadınları gibi değiliz.

Peki siz bakımınıza düşkün müsünüz?

Her hafta kuaföre gidip yüzüne maskeler yaptıran kadınlardan değilim. Makyaja da merakım yok. Salaş olmak her daim tercihimdir.

Eşlerini kıskanan Türk kadınları, Rus kadınlarından çok fazla haz etmez...

Haksız sayılmazlar. Bir kadın hem dışı hem de içiyle bir bütün olmalı. Kadınlar kendilerinde ne eksikse karşısındakinde onu kıskanıyor. Türk kadınları Rus kadınlarını kıskanmayıp kendilerine daha çok bakmalı, özen göstermeli. Türk kadınları Rus kadınlarını geçer.

"ORGANİZE OLUNAMIYOR"

Türk kadınlarının en büyük problemi nedir sizce?

Biz kadınların en büyük problemi içimizdeki usta-çırak ilişkilerini yürütemememiz. Erkeklerde öyle mi? “Gel koçum sana abilik yapayım” diyen biri illa çıkıyor. Kadınlardaysa kıskançlık diz boyu. Kadın kendinden küçük hemcinslerine olumsuz davranırken erkekte bu çok görülmez. Kadınlar sürekli birbirini yeme durumunda olduğu için de organize olamıyor. Mesela sinemada da hep erkek komedileri var. Niye? Çünkü kadınlar iyi örgütlenemiyor ve kendilerini küçümsüyor.

"İNSANI AŞK AYAKTA TUTAR"

Özel hayat diyelim. Hayatınızda biri var mı?

Oyuncu Seda Güven’in kardeşi Yiğit Güven’le 1.5 yıldır güzel bir beraberliğim var. Kibar ve nazik olmasıyla gönlümü fethetmeyi başarmıştı.

Allah tamamına erdirsin. Peki romantik biri misiniz? Aşkı nasıl tanımlarsınız?

Amin! Romantik olmaz mıyım? Aşırı hem de. Aşkıysa kendi penceremden 2 kişinin birbirini yeşertmesi olarak tanımlayabilirim. Suyu çok kaçırırsan aşkı kurutursun. “Sevdiğine ulaşırsan o aşk olmaz” sözüne katılmıyorum. İnsanı aşkın bünyeye verdiği adrenalin ayakta tutar.

Arif HÜR / HABERTURK MAGAZİN