Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Serkan Uçar içini döktü: Bir anlık sinirle söyledim
        1

        HT MAGAZİN / Esin ÖVET

        “İkinci Emrah olayı mı?”, “İkinci istenmeyen çocuk mu?” “Yazık bu çocuklara” diyerek aradım Serkan Uçar’ı.

        2

        Hatta “O çocuğa yazık değil mi? İnsan kendi evladını nasıl istemez? İnsan kendi evladına nasıl sırtını döner? E neden yaptınız o zaman o çocuğu?” diye kızarak aradım Serkan Uçar’ı.

        3

        O da bana “Evet bir sinirle söyledim avukatına o cümleyi. Ama insan çocuğunu istemez mi? Ben o noktaya gelene kadar neler yaşadım, neler yaşıyorum. 22 aydır çocuğumla bir kez bile uyumadım.

        4

        Anneme, ‘Serkan olmasa sperm bankasına gidecektim’ demiş biri var, ben neler yaşıyorum” dedi. Sonra da “Tamam ben bir hata yaptım. Ama iyi ki, şükür oğlum olmuş, onu çok seviyorum ama bak onu ayda bir kez görene kadar neler yaşıyorum. O sinirle her şeyi söylemem mümkün. Söylemedim demiyorum ama gergin günler yaşıyorum” dedi.

        5

        HERKES İÇİN MESAJLARLA DOLU BİR AÇIKLAMA

        Ben ya da bizler Serkan Uçar’ı, Ece Erken’le tanıdık, istenmeyen gelin durumu vardı. Ece Erken’e kızsam da, güvenmesem de, inanmasam da her zaman kadının yanında olan biri olarak Ece’yi korudum.

        6

        Sonra boşanma oldu, çocuk oldu, Serkan Uçar’ın aşkları, çapkınlıkları, kavgaları derken hakkında ne düşüneceğimi artık bilemiyorum.

        7

        Ama her zaman karşılaştığım hatta oturup sohbet ettiğimde “Aslında iyi birisin, neden bunlar oluyor?” bile demediğim Serkan’ı ilk kez aradım ve “Hadi anlat şu mevzuyu. Derdin ne? Neden çocuğunu istemiyorsun?” dedim.

        8

        İşte Serkan’ın anlattıkları. Aslında herkes için yani anneler, babalar, zorla evlendirilen adamlar, kadınlar, zorla “Çocuğum olsun, son şansım” diyen kadınlar, herkes için mesajlarla dolu bir açıklama Serkan’ınki. Okuyun ve siz de bazı şeyleri yaparken bir kez daha düşünün derim.

        9

        ‘PARASIZ KALINCA KAPININ ÖNÜNE KONDUM’

        Şu mevzuyu anlatır mısın Serkan? “Eymen’e kendi soyadını ver” dedin mi?

        Evlendiğimde 25 yaşımdaydım. Herkesin başına gelebileceği gibi ben de bir gençlik hatası yaptım. Aslında ailemin hatasıydı. Çünkü bana “40 yaşında kadınla, geçmişi ortada” diye baskı yaptılar.

        10

        Ben de onu korumak zorunda hissettim. Özellikle de abime inat kimseye haber vermeden İzmir’de evlendim ve sonucunda etrafımdaki herkesi kaybettim. Baskı altında bana yaptırılan düğünüme annemi ve babamı zorla getirttim.

        11

        Tüm bu süreçte aile şirketimizle alakam kesildi ve tüm ortaklıklarım elimden alındı. Hırs yaptım, kendime yeni bir hayat, yeni bir iş kurdum, kendi ayaklarımın üzerinde durmaya çalıştım ama bir yandan mutsuz bir evlilik, bir yandan da aile baskısı derken başarısız oldum ve parasız da kalınca kapının önüne kondum.

        12

        Tüm bu kargaşa dönemimize bir de hamilelik eklendiğinde kendimi babalığa hazır hissetmiyordum ama son şansı olduğu, bir daha hamile kalamayacağı konusunda ısrar edince saygı gösterdim.

        13

        İyi ki de doğdu canım dediğim, ayda bir kere için bin bir sorun çıkartılarak görebildiğim bir oğlum var ama şükür. Bu tarz haberlerle gündeme gelmek bir baba olarak en çok beni rahatsız ediyor.

        14

        Sessiz kaldığım için sanmayın ki her şey dışarıdan size yansıtıldığı gibi. Sinirle söylemiş olabilirim ve ben hayatta olduğum sürece çocuğumun soyadı değişmeyecek, değişmesi mümkün olmayacak.

        15

        ‘YAŞADIKLARIMDAN YORULDUM’

        Taman ama “Senin hiç suçun yok” da diyemeyiz...

        Demiyorum zaten Esin. Hatalı yönlerim var.

        16

        Neden oğlunla 22 aydır yatmadın, uyumadın?

        Ben onu ayda 1 kere görene kadar bile neler yaşıyorum. Yatmama asla izin verilmedi ki.

        17

        10 aydır neden görmüyorsun oğlunu?

        Olur mu öyle şey? Daha son görüş gününde gördüm, birlikteydik.

        18

        Neden mahkemeye vermedin, uğraşmadın peki?

        Yoruldum, yaşadıklarımdan yoruldum.