ESİN ÖVET/HABERTÜRK MAGAZİN
DİLE kolay 41 sene İstanbul gece hayatının en önemli mekânıydı Şamdan. Kapısına kilit vurulunca 40 yılına tanıklık etmiş müdavimleri ayaklandı.
Sosyal medyada kampanyalar başladı. Benim de telefonuma bir sürü mesaj geldi. Hepsi “Seda Sayan’ı protesto” amaçlıydı. Ancak yaşanan sıkıntı bir günlük değildi ki, aylardır sürüyordu, hatta yıllardır.
Beş senedir kira kuru sabitlenmişti. Ama müdavimlerin aklı yeni başına geldi. Artık olan oldu, kapısına kilit vuruldu. Mülk sahibi Seda Sayan, kirasını alamadığı gerekçesiyle tahliye kararı çıkarttı.
Ama öyle bir aylık, iki aylık gecikme kirası değil bu, yıllardır süren bir mevzu. Hal böyle olunca “İnsafsız Seda Sayan” demeye başladı çok kişi.
Ama ne yazık ki hiçbiri samimi gelmiyor bana. Çığırtkanlık yapanlar, “Bu durum benim başıma gelse, yani yıllar önce bir sürü paraya aldığım bir yerden kira alamasam, ne yapardım acaba?” diye bir düşünseler, eminim kendileri de aynısını hatta daha fazlasını yaparlar.
Çünkü aylardır bir yardım, bir el uzatma yok. Hatta Şamdan uzun süredir eski popülerliğinde bile değildi. Hiç kimse gitmiyordu.
Şimdi Sezen Aksu, “Gel benim eve Şamdan aç. Para pul istemez” demiş. Ah Sezen Aksu, keşke bunu bir ay önce ya da bir sene önce sessiz sedasız söyleseydin, yapsaydın, uygulasaydın.
O zaman, “Helal olsun Sezen Aksu, kralsın, süpersin, Minik Serçe değil devsin” derdim, ama şu an diyemiyorum. Çünkü iyi bir niyet göremedim bu açıklamanda. Olmadı yani.
