Armağan Çağlayan: ‘O Bana Çok Benzer’in starı kurbanlar’

Kaç bölüm çekildi? Çekimler ne kadar zaman da yapılıyor?

5 bölüm çekildi. Devam edip etmeyeceği reytinglerine bağlı olacak. Bir bölümün çekimi yedi gün sürüyor. Bu da Türk televizyonculuğunun cezalarından bir tanesi. Bu programın orijinali 32 dakika. Bizde 90 dakika. Bir dizinin çekim süresinde biz de bir bölüm çekiyoruz.

Devam ederse programın bilinmesi insanların inanmasını zorlaştırmaz mı?

Çekimler 5-6 saat sürüyordu. Devam edersek çekim süresi uzar. Programı seyretmemiş kişileri bulmaya çalışırız. İşimiz biraz daha zorlaşır.

Çalışmalara ne zaman başladınız?

İlk çekimi kiminle yaptınız? Nisan ayında ilk çekimimizi yaptık. İlk Kuşum Aydın’ın çekimini yaptık. İkinci çekimi de Oya Abla’yla (Aydoğan) yapmıştık. İlkini Aydın’la yaptık çünkü ilk çekimde acemilik olursa ayıp olmayacak biriyle yapmak istedik. Aydın benim yakın arkadaşım çöpe atsak da sorun olmazdı. Ama şahane bir çekim oldu. Bir de o çok ikna olmuş. Bizim söylediğimiz dışında o kadar inanmış ki terzi olduğuna, bambaşka biri oldu.

Şaka yapanın hayal gücü de önemi o zaman...

Kesinlikle. Şimdi kulağında bir kulaklık var. Rejiden gelen talimatları dinlerken karşındaki insanla konuşabilmen gerek. Karşındaki insanla göz teması kurup iletişim kurarken de kameralara hâkim olmalısın. Kurbanın arkasını dönmesin. Bu şakayı yapmak dünyanın en zor şeyi. Sadece kulaklığa bağlı kalırsanız eksik kalıyor. Sizin de bir şeyler katmanız gerekiyor.

‘İNSANLAR SANDIĞIMIZ KADAR KÖTÜ DEĞİLMİŞ’

‘O Bana Çok Benzer’ insanlara ne vaat ediyor?

Bu programa sadece komedi programı diye bakmamak lazım. Sadece bir şaka değil ‘O Bana Çok Benzer’ aynı zamanda bir sosyal deney. İnsanları sadece güldürmeyecek aynı zamanda farklı dünyaların kapısını da açacağız. Mesela Oya Abla bir fırında ekmek sattı. Ekmeğin ucundan koparıp yiyor. Kalanını da müşteriye veriyor. Türkiye’de insanlar buna pek fazla itiraz etmiyor. ‘Helal olsun’ diyor. Bunu bana yapsalar kıyameti koparırdım. Bizim çevremizdeki bir sürü insan da bu tepkiyi verirdi. Hani hep diyoruz ya ‘İnsanlar kötüleşti’. Sadece bizim çevremizin kötü leştiğini gördüm. Deniz (Akkaya) suyu içip veriyor adam alıp gidiyor. İnsanlar bizim sandığımız kadar kötü değillermiş. Bunu programı çekerken fark ettim. Seyreden insanlar da bunu görecektir. Ve bir ünlünün bu işin içine girmesi de bir sosyal deney. Ünlü isimler orada nasıl algılandığını fark ediyor. Altı yedi saatlik çekimden kendisine bir alt metin çıkaran kişiler bu programdan çok faydalanıyordur.

Çalıştığınız isimlerin çekimlerdeki tepkileri neler oldu?

Tuğba Ekinci’ye hepimiz önyargılıyızdır. Acayip olgun bir kadınmış. Şaka sırasında bir kadın neler söyledi Tuğba Hanım’la ilgili. Hiçbir şekilde tepki vermedi. Kadın küçümsedi hatta aşağıladı, Tuğba Hanım rolüne devam etti.

Siz yapmayı düşündünüz mü?

Ben de yaptım. Üçüncü bölümde benim şakam da yayınlanacak. O gün bir sorun oldu. Kimseyi bulamadık kamera parası boşa gitmesin diye ben yaptım.

İnsanlar ‘O Bana Çok Benzer’i neden seyretmeli?

Bence dizi seyretmekten çok daha eğlenceli bir şey. Televizyoncu olarak bakış açım, insanlar dizilerden sıkıldılar. Dizi sektörü senariste ve oyuncuya yatırım yapmadı. Acayip bir sıkışmışlık var. Dönüp dolaşıp aynı insanları seyrediyorsun. Türkiye’de mayısta dizi bitiyor oyuncular, temmuzda yeni diziye başlıyorlar.

‘Burada ciddi bir özgüven var’

Ünlü isimleri ikna etmek zor mu?

‘O Bana Çok Benzer’de şaka yapmak bence prestij katar. Halkın içine giriyorsun. Onlarla bire bir ilişki kurup seninle ilgili düşüncelerini dinliyorsun. Gerçekleri görüyorsun ve kendini en yalın şekilde ifade ediyorsun. Deniz Akkaya ve Tuğba Ekinci’yi seyredince insanların onlarla ilgili fikirleri değişecek. Serdar Ortaç kendisine hakaret etti. ‘Ben ondan nefret ediyorum. Cüce, kaşları kalın, sesi incecik’ dedi. Burda ciddi bir özgüven var.

‘Oya Abla’yı seyrederken ağladık’

Gurur Bey’den izin alarak Oya Aydoğan’ın da görüntülerini yayınlayacaksınız. Tepkiler nasıl olur?

Çok düşündüm ‘Acaba yayınlamasak mı? Tepki mi alırız?’ diye. Oya Abla Anneler Günü’nde hastaneye kaldırılmıştı. Biz onu bir ay önce çekmiştik. Bir de komedi programı olması düşündürüyor tepki çekebiliriz. Sonra oğluna sormaya karar verdik. Gurur’u şirkete çağırdım. Oya Abla vefat edeli üç hafta olmuştu. İkimiz yan yana oturduk. Oya Abla’nın asistanı Erkan da vardı. Üçümüz seyrettik ama çok zor bir seyir oldu. Oya Abla’nın görüntülerini seyrederken üçümüz de ağladık. Hepimiz de seyrederken çok zorlandık. Ama Gurur ‘Tabii ki yayınlayabilirsiniz bunda bir sıkıntı yok’ dedi. Onun izniyle biz de yayınlıyoruz.

‘Sahrap Hanım’a özel bölüm’

Bu isimleri şaka yapmaya nasıl ikna ettiniz?

Orada biraz özel ilişkilerimi de kullandım. Çoğu benim görüştüğüm arkadaşım olan insanlar olduğu için çok zorlanmadık. Serdar Ortaç’a ABD’deki bir bölümü seyrettirdik. İnsanlar orijinalinden seyredip karar verdiler.

Bütün isimler şaka yapabildi mi? Yoksa zorlandığınız oldu mu?

Sahrap Soysal’ın montajı çok başka oldu. Sahrap Hanım’a yapamamak üzerine özel bir bölüm hazırladık. Şaka yaparken birdenbire rejideki kişiyle konuşmaya başlıyor. Şakalıyor sonra acıyıp sonunu getiremeden ‘Şaka bu’ diyor. Çok tatlı çok keyifli bir çekim oldu.