Türkiye'nin en büyük kilise çanı, Nusaybin'de

Mardin'in Nusaybin ilçesindeki Bagok Dağı'nın yamaçlarında bulunan ve Süryani Cemaati için 'İkinci Kudüs' konumunda olan Mor Evgin Manastırı'na yerleştirilen 1 ton 298 kilo ağırlığındaki çanın, Türkiye'deki en büyük kilise çanı olduğu belirtildi.

DHA'nın haberine göre Mor Evgin Manastırı'nda görevli Başrahip Raban Yuyakim Unfal, 1959 yılında, Almanya'da bronzdan yapılan ve 2017 yılının mart ayında kiliseye bağışlanan çanla birlikte ülkenin huzur ve güvenliği için dua etmeye devam edeceklerini belirterek, "Cemaatimiz, Kudüs'e gitmeden önce buradan bereket alıp, yollarına devam ediyorlardı. Tabi burası, daha önceden yolu olmayan ve hiçbir görevlinin olmadığı bir yerdi. Bu manastırda, binlerce rahip yetişmiştir" dedi.

Türkiye'nin en büyük kilise çanı Nusaybin'de

Nusaybin ilçesi Girmeli beldesine bağlı, 900 metre rakımlı, MS 363 yılında inşa edilen ve 4 yıl önce yeniden ibadete açılan 1700 yıllık Mor Evgin Süryani Manastırı'na Almanya'dan gönderilen 1 ton 298 kilo ağırlığındaki çan yerleştirildi. Manastıra yerleştirilen çanın, ağırlığı ve büyüklüğü bakımından Filistin, Ürdün, Suriye, Irak ile Türkiye'de bulunan Süryani Cemaati'ne bağlı kilise ve manastırlardaki çanların en büyüğü olma özelliğini taşıdığı belirtildi. Bin 700 yıl önce 340´tan fazla rahibin görev yaptığı, rahiplerin ve azizlerin yetiştiği Süryani Cemaati'nin en önemli manastırı olan Mor Evgin, Süryani Cemaati için 'İkinci Kudüs' olarak kabul ediliyor.

Yarım asra yakın kapalı kalmasının ardından 4 yıl önce ibadete açılan Mor Evgin Manastırı'nda görevli Başrahip Raban Unfal, kiliseye takılan 1 ton 280 kiloluk çanla birlikte ülkenin huzur ve güvenliği için dua etmeye devam edeceklerini söyledi. Mor Evgin Manastırı hakkında bilgi veren Unfal, "Çok büyük rahiplerin, azizlerin ve din adamların yetiştiği, Süryani Cemaati'mizin çok önemli bir mabedidir. Cemaatimiz için hac yolu üzerinde bulunan, Kudüs'e hacca giden Süryaniler'in uğrak yeriydi. Bizler için 'İkinci Kudüs' olarak bilinir. Cemaatimiz, Kudüs'e gitmeden önce buradan bereket alıp, yollarına devam ediyorlardı. Tabi burası, daha önceden yolu olmayan ve hiçbir görevlinin olmadığı bir yerdi. Rahiplik yaşamı, burada başlamıştır. Bu manastırda, binlerce rahip yetişmiştir" dedi. Mor Evgin Manastırı'nın Süryaniler için çok önemli ve değerli bir manastır olduğunu belirten Başrahip Unfal, manastırın yalnızca Süryaniler'in değil; memleketin de zenginliği olduğunu kaydetti.

Mor Evgin Manastırı'nda eğitim görmek üzere Almanya'dan gelen Davut Sakral ise manastıra takılan çanın 1959 yılında, Almanya'da, bronzdan yapıldığını söyledi. Çanın, ağırlığı bakımından Türkiye'deki manastırlar ve Süryani Cemaati'ne ait dini tapınaklardaki en büyük çan olduğunu anlatan Sakral, "1 ton 280 kilo ağırlığında olan bu çan, Süryani Cemaati'mizden Aziz Anter ve çocuklarının gayretli çabaları ve masraflarını üstlenmeleri sayesinde, 2017 yılında Almanya'daki Aziz Ludgerus Kilisesi tarafından yaptırdığı kilise çanını atalarının anısına bağışladı. İsa Mesih, sonsuza dek ruhlarını dinlendirsin" diye konuştu.

MOR EVGİN (AUGİN) MANASTIRI'NIN TARİHİ

Mor Evgin Manastırı, Nusaybin'e 25 kilometre uzaklıktaki Bagok (Tuz İzla) Dağı'nda bulunuyor. Mısır'dan gelen Mor Evgin ve 70 müjdecisi tarafından M.S. 363 yılından önce yapılan ve günümüze kadar gelen manastırın rahip sayısı, sonraki yıllarda 350'ye ulaşmıştır. Yapılan 300 su testisiyle İpek Yolu kenarına gelen rahipler, yoldan geçenlerin su ihtiyacını karşılıyordu. Mor Evgin Manastırı'ndan çıkan rahipler, 3'erli ve 5'erli gruplar halinde Hindistan'a kadar gitmişlerdir. Mor Evgin'in öğrencilerinden Mor Yuhanun Dakfone, Zaz (İzbırak) köyünün gölünde tam olarak 3 bin 333 kişiyi vaftiz etmiştir. Manastır, Tur Abdin'deki manastırların 'anası' sayılırken, yapmış olduğu hizmetlerden dolayı Mor Evgin'e ise 'İkinci Mesih' unvanı verilmiştir. Mor Evgin Manastırı, yaklaşık olarak 900 metre deniz yüksekliğindedir.