"Taklitlerim orjinallerinden iyi"

ECE SARUHAN

GAZETE HABERTURK - HT MAGAZİN

Türkiye, İsmail Baki Tuncer’in adını Yavuz Seçkin’in ‘Yavuz’un Minibüsü ’ adlı radyo programıyla duydu. Radyodan televizyona transfer oldu. Kendisi bir süredir Fox TV’de yayınlanan, Alper Mestçi’nin yönettiği ‘İsmail Baki TV’ adlı programla gündemde. Bu programda hem birbirinden ünlü isimlerin taklitlerini yapıyor hem de kendi yarattığı karakterlerle seyirci karşısına çıkıyor. ‘Rencide Porsuk’ ve ‘Sabit Kanca ’ bu karakterler arasında en popülerleri. Tarzı benim komedi anlayışıma hitap etmese de, HT Magazin’in büyük kısmı, özellikle de erkekleri ona bayılıyor. Başka yerlerden de duyunca, “Bu adam kim?” diye merak ettim ve röportaja gittim. İşte, “İnsanları güldürebilmek çok kıymetli. Bazen, ‘Aşk acı mı, tüm sıkıntımı sayenizde unuttum’ diyen mesajlar alıyor çok mutlu oluyorum” diyen İsmail Baki Tuncer’le konuştuklarım...

‘BENİ YAVUZ SEÇKİN YETİŞTİRMEDİ'

Nasıl keşfettiniz içinizdeki komiği ve taklit yeteneğini?

Çok küçükken Kemal Sunal'ın kahkahasını taklit ederek başladım. Sonra mahalledeki eşin, dostun, akrabaların taklitleri geldi. Bütün bunları çok utanarak yapardım. Çıkış noktam çok özgün bir yer yani. Yaşım 17-18'e geldiğinde annem şimdi ki yönetmenim Alper Mestçi'nin ilk yönetmeni olduğu ‘İner Misin Çıkar Mısın?' adlı yarışmaya katılmam için ikna etti. Utangaç olduğum için önce "Boşver" dedim anneme ama o kadar desteklendim ki sonunda katıldım. O yarışmada birinci oldum. Arkasından bu tür başka yarışmalara da katıldım ve hepsinde birinci oldum. Asıl mesleğim grafikti, onun yanında kadrolu yarışmacılık da mesleğim oldu resmen. Bu yarışmalardan sonra TRT'deki ‘Tele Pazar' adlı programda skeçler yapmaya başladım. Yapımcı Hıncal Uluç'tu, bana "Her hafta skeç yap, çok başarılı" dedi. 2 sene bu programda canlı skeçler yaptım. Sonra da askerde başlayan radyo hayatımın devamı geldi. 10-12 sene yaptım, geçen sene bıraktım radyoyu.

Yavuz Seçkin'in radyo programında skeçler yapıyordunuz öyle değil mi? Kariyerinizdeki kırılma noktasında Yavuz Seçkin'in payı var mı?

Herkes beni onun yetiştirdiğini sanıyor ama bu doğru değil. Benim hayatımın dönüm noktası TV 8'de Alper Mestçi'nin yönettiği ‘Komedya'dır. Alper Mestçi bir şekilde bendeki ışığı görmüş ve "Bunu parlatmamız gerekiyor" demiş. Ben orada yan bir karakterdim ama Alper bendeki cevheri görmüş. ,

Taklit yeteneği olan, ekranda taklit yapan pek çok isim var. Sizi diğerlerinden ayıran nedir?

Ben birebir taklit yapmıyorum. Taklit ettiğim kişiyi başka bir karaktere dönüştürüyorum. Adnan Hoca mesela birebir Adnan Hoca değil ya da Rasim Ozan Kütahyalı. İnsanlardan "Yaptığın taklitler orijinallerinden daha iyi" diye yorumlar alıyorum. "Nihat Doğan'dan daha Nihat Doğan" diyorlar mesela. Bu, karakterin üzerine koyduğum şeylerden kaynaklanıyor. Mesela benim taklidim normalde Rasim Ozan'ın yapamadığı şeyleri yapabiliyor. Ondan beklenmeyen bir şey yaptırıyorum karaktere. Mesela Rasim Ozan ayla tartışıyor, aya belde fırlatıyor. Bir karakteri biraz karikatürize ettiğin zaman daha komik oluyor ama çok da abartmamak lazım.

‘KENDİ TARZIMDA ZİRVEYE OYNUYORUM'

Siz en çok kime gülüyorsunuz?

En çok Cem Yılmaz'a! Şahan'a da gülüyorum.

Tanınırlığınız ne durumda? Kendinize bu kadar güvenirken neden medyada çok haberiniz çıkmıyor dersiniz?

Artık yolda insanlar yanıma geliyor. Daha yolun çok başındayım. Şahan 3 sene sonra patladı mesela, ben daha 6'ncı programdayım. Buna göre çok iyi. Geçen ay sosyal medyada en çok konuşulan dördüncü programdık. Dizilerle yarışırken bu çok büyük başarı bence. Biz biraz daha İngiliz kafasıyla mizah yapıyoruz ve yavaş yavaş insanlar da buna alışmaya başladı. "Bağımlısı oldum" diye yorumlar geliyor. Google Trends'e bir girin; şu anda Google'da en çok aranan birinci komedyen Cem Yılmaz, ikinci de benim!

Cem Yılmaz'ın tahtına oturma iddianız var mı?

Onu geçmek gibi bir çabam yok ama kendi tarzımda zirveye oynarım. Normalde mütevazı bir insanım ama bu konuda olamayacağım kendi tarzımda en iyilerden biriyim. Zaten insanlar da görüyor bunu.

‘Nihat Doğan'ı taklit etmiyorum çünkü o benden daha komik'

Taklidini yaptığınız insanlardan negatif bir geri dönüş aldınız mı hiç?

Sadece Nihat Doğan'dan. Bir zamanlar beni çok severdi sonra bir anda anlamsız bir dönüş yaptı. Egolarını aşmış insanların taklitlerinin yapılmasıyla hiçbir sorunları yok. Mesela en son Halil Sezai geldi. Ben onu taklit yaparken yanımda gitar çaldı. "Halil Sezai en güzel gülen adammış, sayende gördük" diye yorumlar aldım. Haluk Levent, Atilla Taş, Ragga Oktay kendi taklitlerine çok güldüklerini söylediler. Taklit edilmek kötü bir şey değildir; ‘Sabit Kanca'nın da taklitleri çıktı mesela youtube'da. Taklit ettiğim kişileri benim yaptığım şekilde taklit edenler de çıkmaya başladı. Kendiyle barışık olan insanlar çok mutlu oluyorlar taklitlerini yaptığımda. Mesela Adnan Hoca kendi programında yer veriyor benim taklitlerime. Benim yaptığım şekilde kendi taklidini yapıp "Ne kurnaz adam, ne güzel yakalamış" diyor. Programa da konuk gelecek şimdi, kendi katılma istiyor. Çelik onu taklit etmemi istiyor. Gündeme de geliyorlar bir şekilde, onlara da faydası var. Nihat Doğan'ın tepkisine de kendisine de çok gülüyorum. Artık onun taklidini yapmıyorum çünkü kendisinin üzerine çıkamıyorum. O benden hatta herkesten daha komik! Emin ol onun takipçilerinin yüzde 90'ı onu Twiiter'dan filan gülmek için, "Acaba ne patlatacak yine?" diye takip ediyor. "Taklitlerim benim sayemde meşhur" oldu diyor. Sanki ben bir tek onun taklidini yapıyorum. Ben yüzlerce taklit yapıyorum o sadece bir kum tanesi!

‘Şahan'la yarışa girmeme gerek yok!'

Kendi yarattığınız karakterlerden özellikle ‘Sabit Kanca' çok sevildi. ‘Recep İvedik' gibi o da bol bol küfrediyor. Çok açık söyleyeyim ben biliyorum ama hiç gülmüyorum kendisine... Ve halkın böyle karakterlerle kurduğu gönül bağına da anlam veremiyorum. Neden bu kadar sevildi Sabit Kanca?

Bence sadece küfre gülmüyorlar, Sabit Kanca gibi bir tipin küfretmesine gülüyorlar. Her şeyi bilen bir adam ama onda suç yok aslında. O her şeyi bildiği için medya öyle sorular soruyor, medya küfrettiriyor onu. Yerel tipleri seviyor seyirci, entelektüel, şehirli tiplere seyirci daha az gülüyor. Siz sevmiyormuşsunuz ama Sabit Kanca'yı kızlar da çok seviyor. Ciddi sayıda kadın hayranı var. Dediğiniz gibi Şahan'ın, Şafak Sezer'in filan da böyle tipleri var. Cem Yılmaz ‘AROG'da küfrettiğinde gülüyor, etmediğinde gülmüyor mesela insanlar. Küfür çok hayatın içinde bir şey. Laf olsun diye söylendiğinde sorun yok ama kavga sırasında edilen küfür başka bir şey. Bunu ayırmak lazım.

Filmini çekecek misiniz Sabit Kanca'nın?

Evet, anlaşmalar yapıldı ama çekimlerin ne zaman başlayacağı televizyon programının gidişatına bağlı. Eğer 1.5-2 ay ara verirsek hemen filmi çekeceğiz. 15 bölüm anlaşmamız var, eğer 15 bölüm sonra kanal devam etmek isterse biz bir ara vereceğiz. Vakit bulursam stand-up da yapacağım.

Film Recep İvedik'in tahtını sallar mı sizce?

Öyle bir iddiayla çıkmadık yola. O başka bir şey, bu başka bir şey! Öyle bir yarışa girmeye gerek yok!

Kadınlardan Gupse Özay'a gülüyorum'

Güldüğünüz bir kadın komedyen var mı?

Gupse Özay. Maalesef komedi erkek tekelinde, kadın komedyen çok az. Ama seyirci olarak belirleyici olan kadınlar. Demek ki kadınlar erkeklere daha çok gülüyor. Bir de bizde en çok sevilen karakterler laf sokan karakterler.

Siyasiler sizi güldürmüyor mu, hiç siyasi taklidi yapmıyorsunuz...

Hayır. Eskiden daha renkliydi siyaset dünyası, artık eskisi kadar malzeme çıkmıyor oradan. Dükkan kesat yani!