Arda gitmekle doğru mu yaptı?

GAZETE HABERTÜRK/ POLEMİK

GÜLİN YILDIRIMKAYA

gulinyildirimkaya@haberturk.com

Arda Turan’ın Atletico Madrid’e gitmesi tartışılıyor…

TÜRK futbolu 3 Temmuz’dan beri futbolu değil; şike operasyonunu konuştu. Futbol haberlerinin yerini hukuki terimler, yorumcuların yerini polis adliye muhabirleri aldı. Bu hengame içinde geçen hafta bir transfer haberi; sadece futbolu yeniden ön plana çıkardı. Galatasaray’ın kaptanı, Türk Milli Takımı’nın yıldızı Arda Turan; 12 milyon Euro karşılığı İspanya’nın Atletico Madrid takımına transfer oldu. Arda’nın Galatasaray’dan teklif edilen ücretten daha az bir meblağa Madrid’le anlaşması tartışmaları da beraberinde getirdi. Kimi otoriteler genç oyuncunun doğru bir karar verdiğini, kimileri ise Galatasaray’da kalmasının kendisi açısından çok daha iyi olacağını söyledi. Arda’ya yeni takımında başarılar dilerken, bugünkü polemik sayfamızı, kariyerinin bu kararından nasıl etkileneceğine dair farklı görüşlere ayırdık... İşte spor camiasının önde gelen isimlerinin değerlendirmeleri...

‘Arda da Ünal da yanlış yaptı Arda’nın değeri çok daha fazlaydı’

Sabah Gazetesi Yazarı Hıncal ULUÇ: 11-08-2011 tarihli yazısından

SONUNDA Arda “Bırakıyorum” dedi.. Galatasaray’ın mali durumunu bir türlü rayına oturtamayan ve Terim’in istediği transferleri yapamayan Ünal Aysal’a da 12 milyon Euro cazip gelince, iş bitti. Ünal da, Arda da yanlış yaptılar.. Ünal yanlış yaptı.. Galatasaray Arda’yı çok ucuza kaptırdı. 12 milyon Euro, top atan tüccarın unutulmuş malının fiyatıdır. Uzun süredir doğru dürüst sahaya bile çıkmayan Arda’nın.. Terim’in elindeki Arda çok ama çok daha farklı olacaktı.. Galatasaray sabırlı olabilseydi, Arda’yı hatta gelecek sene, bunun iki, üç misli bedelle satabilirdi. Bana sorarsanız, bugünün piyasasında Arda’nın değeri 50 milyon Euro’dur. Arda yanlış yaptı.. Arda hücum futbolunun oyuncusudur. Atletico Madrid, savunma ağırlıklı top oynayan bir takımdır. Avrupa’yı geçin İspanya’da esamisi okunmaz.. Gol yememek için oynayan bir takımda Arda futbol değerlerini nasıl ortaya koyabilir?. Zamanında aynı hatayı Metin Oktay yapmış, hocası Remondini’ye kanıp Palermo’ya gitmişti. Palermo ilerde tek kişi bırakıp, 10 kişi ile savunma yapan bir takımdı. Metin o futbolun içinde ne yapabilirdi ki?. Can Bartu doğru seçimler yaptığı, futboluna uygun takımlarda oynadığı için Floransa ve Roma’da efsane oldu. İtalyanlar hâlâ onu “Bartu Lazio” diye anarlar.. Nuri Şahin, Real Madrid’e giderken, onu defalarca katlayacak Arda’nın ikinci sınıf Atletico’ya “Evet” demesini anlamam mümkün değil.. Anlamam önemli de değil.. Her insan kendi hayatını yaşar ve bir defa yaşar. Arda’nın kararına saygı duymalı ve ona “Başarılar” dilemeliyim.. Yolun açık olsun Arda!..

‘Arda Türkiye’den kopmuştu gitmesi herkes için iyi oldu’

HABERTÜRK Spor Müdürü Halil ÖZER:

ARDA gitmekle doğru bir karar verdi. Çünkü beyin olarak Türkiye’den ve Galatasaray’dan koptuğu her halinden belliydi. Duruşundan, yüz ifadesinden, her şeyinden açıkça anlaşılıyordu. O yüzden yönetimin bu konuda doğru karar verdiğini düşünüyorum. Ayrıca seneye olsa, daha fazla paraya satma garantisi de yoktu. Ama Arda’nın bu duruma gelmesinde Galatasaray’ın rolü çok büyük. En kötü günlerinde yeterli şekilde sahip çıkılmadı, destek değil köstek olundu. Özellikle seyirci, Arda’nın sadece iyi günlerinde yanında olduğunu gösterdi. Sürekli polemikler içinde olmasına izin verildi. Sonunda bu duruma geldi ve camiaya güvenini kaybetti. Gitmesi herkes için iyi oldu. Arda’nın hatası ise, sezon başında bu isteğini Fatih Terim’e tam olarak açmaması. Hocası yeni takım projelerini hep onunla yaptı, Terim’in planlarında hep Arda vardı ve sonra birden Arda gitti. En azından, gitmek istediğini sezon başında söyleseydi Terim de ona göre önlemini alır, Arda’nın yerini doldururdu. Çünkü bugün Arda tarzı kaliteli oyuncuları bulmak zor, hele birçok ülkede ligler başlamış durumdayken. Arda, Terim’in bütün planlarını bozdu, Terim’in üzülmeye hakkı var bu nedenle. Ama onun dışında, yani seyirci dahil tüm Galatasaray camiasının üzülmeye hakkı yok. Çünkü Arda’yı bu duruma onlar attı. Kaptanlık vermek, sahip çıkmak değildir.

Yeni Şafak Gazetesi Spor Yazarı Osman TANBURACI:

‘Arda bu haliyle başarılı olamaz üç maç sonra takım yüzü göremez’

ARDA'nın önünde örnekler var. Tugay, Alpay, Nihat. Bunlar gittikleri yere intibak eden, oranın dilini öğrenenler. Başarı grafiğini tırmandıranlar. Arda özlemini içine gömecek ve Türkiye defterini kapatacak. İşin psikolojik yönü bu. Bir de futbol yönü var. Futbola yeni başlamış gibi İspanyol futbolunu benimseyecek. Bunun için de Nihat ve Mehmet Topal'ın deneyimlerinden istifade edecek. İspanyolca öğrenmeye devam edecek. İngilizcesini geliştirecek. Lisan bilmeyenin Avrupa'da başarılı olması mümkün değil. Buna da örnek Rüştü Reçber'dir. Avrupa'da başarılı olmak istiyorsa futbol stilini değiştirecek. Hız kazanacak. Topla fazla oynamayacak, topla değil topsuz koşular yapmayı öğrenecek. Şakşakçılığa gerek yok; GS'deki Arda, Atletico'da başarılı olamaz. Ağır hareket eden, ekseni etrafında dönen Arda net söylüyorum; üç maç sonra takım yüzü göremez. Futbol artık hız ve hızlı düşünce oyunu oldu. Arda'nın hızlı düşüncesi mükemmel. Oyun zekâsı sıra dışı. Ancak fizik olarak hızlanacak. Bu lafımı da kulağına küpe yapacak. Galatasaray Arda'nın yerine yenisini bulur, nice Ardalarla vedalaştı, yine şanına şan kattı. Arda İspanya'da daha da gelişir, dönüşünde Galatasaray'a daha faydalı olur. Hiçbir futbolcu vazgeçilmez değildir. Gidenin peşinden ağıt yakılmaz. Bunu da en çok Fatih Terim bilir.

‘Yıldızı bol olan takımda parlamak zordur’

Fotomaç Yazarı Aziz ÜSTEL:

ARDA'nın transferi Galatasaray için çok hayırlı oldu, 14 milyon Euro alacak bu transferden. Çok iyi para. Ayrıca sözleşmeye konulan bir madde gereği; başka bir kulübe gitmek isterse ilk hak Galatasaray'ın olacak. Arda artık Galatasaray'da başarılı olamazdı. Bir insan 'Gitmek istiyorum' deyince, tutsanız bile verim alamazsınız. Galatasaray, Arda'yı bir yıl daha göndermeseydi önümüzdeki yıl böyle bir fiyata hayatta satamazdı. Arda'yı medya, spor sayfalarından yaka paça magazin sayfalarına taşıdı. 23-24 yaşında olduğunu, futbolun dışında bir özel yaşantısı olabileceğini kafamızdan sildik, sakatlandığı, kötü oynadığı zaman sevgilisine hücum ettiler. Ağza alınmayacak laflar edildi. Kızcağızın her türlü fotoğraflarını bastılar boy boy! Bunlar tabii her erkeği rahatsız eder. Hele Arda gibi muhafazakâr bir çevrede yetişmiş bir delikanlıyı çok daha fazla eder. İnsanları sevdiğimiz zaman onları o kadar bağrımıza basıyoruz ki sevgiden öldürüyoruz. Dilerim İspanya'da çok başarılı olur. Arda'nın yerini dolduracak futbolcular var. Arda açısından en büyük kötülük, Adnan Polat'ın onu kaptan yapmasıydı. Sırtına çok büyük bir yük bindirdi, bu onu yıprattı. Atletico Madrid'i seçmesi başlangıç için bir avantaj. Yıldızı bol olan bir takımda parlamak zordur. Orada Arda'ya yönelik büyük beklentiler var, işi zor ama düzenini kurduktan sonra başarılı olacağına inanıyorum.

‘Arda İspanya’nın en iyi kulüplerinden birine gitti’

HABERTÜRK Spor Yazarı Ercan TANER:

GİDİŞİNİN zamanlaması konusunda doğru ya da yanlış diyerek yorum yapmak istemiyorum. Ama Atletico Madrid, İspanya’nın en iyi kulüplerinden biri bence. Madrid’e birçok kere gitmiş, Real MadridAtletico Madrid rekabetini şehrin içinde yaşamış biri olarak, Arda’nın Atletico Madrid forması giymesi bir futbolcu açısından son derece önemli. Bizzat yerinde yaşadığım Real MadridAtletico Madrid mücadeleleri Arda ile daha keyifli olacak.