2 kişinin işlediği suç için bütün köy cezalandırılır mı?

Ahmet YUKUŞ/DİYARBAKIR (AHT)

Diyarbakır’ın Lice ve Hazro ilçelerine 2010 yılında İl Jandarma Komutanlığı’nın 500 kişilik ekiple yaptığı baskında 6 ton toz, 2 ton 600 kilo kubar esrar ele geçirildi. Uyuşturucu ekiminin yapıldığı geçici köy korucularının yaşadığı köylere hizmette öncelik sırasından çıkarılıp yol ve kanalizasyon yapılmadığı öne sürüldü.

Lice’nin bin 700 nüfuslu Oyuklu Köyü’nde de 2009 yılında planlanan kanalizasyon şebekesi askıya alındı, 2011’de stabilize yapılması öngörülen toprak yol da yapılmadı. “Devlet böyle cezalandırır mı?” sorusu gündeme geldi.

Oyuklu Köyü Muhtarı İbrahim SAVAÇ:

'Affedilip devlet hizmeti almalıyız'

Köyün sorunlarını halletmek için birçok girişimde bulundum, ancak “Esrar cezası aldınız” yanıtıyla karşılaştım. 3 yıldır köyde kenevir ekimi yapılmıyor. Köyümüzde 2 kişi esrar işi yaptığı için kanalizasyon projesi iptal edildi. Toprak yolun stabilize yapılması için dönemin Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak’a başvurdum, bana “Muhtar, korucuların gözleri önünde esrar ekip gençleri zehirleyene hizmet yapmayacağız” yanıtını verdi. Aradan 2 yıl geçtikten sonra Vali Toprak’ın kapısını çalarak “Sayın valim artık esrar ekimi yapılmıyor. 2 kişi için bin 700 nüfusu cezalandırmayın artık” dedim. Kendisi bunun üzerine yol yapacağı sözünü verdi.

Ancak sanırım yolumuz kendisiyle birlikte İzmir’e gitti. Köyümüzde kanalizasyon olmadığı için kokudan sokakta yürüyemiyoruz. 15 kilometrelik yol olmadığı için şehir merkezine gidip gelemiyoruz. Köyün önde gelenleri olarak artık uyuşturucu ekimine biz savaş açtık. Biz de insanız, ceza verilmiş ise artık affedilip gerekli devlet hizmetini almak istiyoruz.

Diyarbakır Yeşilay Cemiyeti Şube Başkanı Ahmet AY:

'Uyuşturucuyla mücadele edilmeli'

Uyuşturucuya yönelik sonuna kadar mücadele edilmedir. Birtakım yasal tedbirleri devlet mutlaka almalı. Ancak suçluların dışında toplu ceza verilmesini doğru bulmamız mümkün değil.

Diyarbakır Çınar İlçesi Geçici Köy Korucuları Derneği Başkanı Hacı İÇLİ:

‘Çözüm sürecinde bu sıkıntı ortadan kaldırıldı’

Devlet tarafında yer alan korucular uyuşturucu ekilmesine göz yumuyorsa bu çok yanlış. Çünkü böyle bir durumda “Devlet uyuşturucuya göz yumuyor” dedikoduları çıkmaya başlıyor. Bir köyde 10 kişi suç işlemiş ise bunlar tespit edilip cezalandırılmalıdır. Diğer taraftan büyük çoğunluk cezalandırılmamalı. Geçmişte kırsal kesime güvenlik riski nedeniyle hizmet gitmiyordu. Ancak çözüm sürecinde bu sıkıntının ortadan kaldırıldığını biliyoruz.

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir ELÇİ:

‘Ortaçağ mantığı hukuk dışı’

Uyuşturucu, insanlara zarar verdiği için hukukumuzda suçtur. Ancak hukukta kolektif sorumluluk diye bir kavram yoktur. Fiilden failler bulunur, delilleriyle yargı önüne çıkarılır. Biri suç işledi diye bütün köy halkını kamu hizmetiyle cezalandırmak son derece hukuk dışıdır.

Bu Ortaçağ mantığı, hukuk devleti ile bağdaşmamaktadır. Yapılması gereken, kenevir ekimine karşı gerekli önlemlerin alınıp diğer köylere olduğu gibi bu köye de sosyal alandaki hizmetleri ulaştırmak olmalıydı.

İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Raci BİLİCİ:

‘Keyfi adaleti kabul etmeyiz’

Köylülerin bir bütün olarak temel hak ve özgürlükler ile devletin sosyal ve ekonomik haklarından mahrum bırakılması son derece yanlıştır. Bu, insan haklarıyla bağdaşmıyor. Verilmiş toplu cezayı kabul edemeyeceğimiz bir durumdur.

Kamu görevlilerinin keyfi adalet mantığını kabul edemeyiz. Umarım yeni vali soruna el atar, hak edilen hizmet bir an önce ulaşır. Köylüler hukuk yardımı istediğinde yanlarında olmaya hazırız.

Diyarbakır kanaat önderlerinden Abdülvasi YAZ:

‘Masum insanları cezalandırmak caiz değil’

Esrar suçu işleyen sadece kendisi cezalandırılmalı. Masum kadın, çocuk ve yaşlı köylüleri hizmet ile cezalandırmak son derece yanlıştır. Dinde de böyle bir ceza vermek caiz değil. Toplumun geneline ceza çektirmenin doğru tarafı yoktur.

Lice Kaymakamı Özer ÖZBEK:

‘Ceza söz konusu değil’

Ceza söz konusu değil. Oyuklu Köyü’nün 15 kilometrelik stabilize yolu, 2013 yılının yatırım programına alındı.