Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Diyetisyenlerin kendilerine özgü zayıflama formüllerine itibar edilmeli mi?

        Şükran ÖZÇAKMAK / GAZETE HABERTÜRK

        Dolandırıcıların kurbanı olan Prof. Dr. Canan Karatay'ın 'Hipnotize oldum' sözü üzerine, "O Hipnoz değil hipoglisemi" diyerek Karatay diyetini eleştiren Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu'nun açıklamasından sonra Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, "Kendini doktor sanan diyetisyenler' sözüyle yeni bir tartışma başlattı.

        Diyetisyenler Derneği, daha önce bir televizyonda yine diyetisyenlik mesleğini küşümseyen ifadeler kullanan Karatay hakkında 1 TL sembolik değerle tazminat davası açtıklarını, Osman Müftüoğlu hakkında da dava açmaya hazırlandıklarını kaydetti. Dernek yetkilileri, bilimsel olmayan açıklamaların engellenmesi için Sağlık Bakanlığı'na çağrıda bulundu.

        'Müftüoğlu neden diyetisyen çalıştırıyor'

        Prof. Dr. Ayşe Baysal: Türkiye'nin ilk beslenme profesörü benim. Hacettepe'de 1993 yılında diyetisyen bölümünü kurdum. 1997'de emekli olup 2007'ye kadar özel bir üniversitede öğrenci yetiştirmeye devam ettim. Yüzlerce diyet uzmanı ve akademisyen yetiştirdim. Bilimsel çalışmaları yakından izliyor, kongrelere katılıyorum. 84 yaşındayım.

        Her öğünde bir dilim ekmek yerim, her sabah bir yumurta tüketirim ama vücut kitle indeksim 22. Yani normalin bile altında. 'Ekmek yemeyin' demek büyük bir hata. Ayrıca Sayın Müftüoğlu yanında diyetisyen çalıştırıyor. Madem ki bilimselliği yok o diyetisyenlere nasl güveniyor. 'Ekmek yemeyin, ekmek yerine bir parça trupun üzerine tereyağ sürün' diyen bir diyetisyen olur mu? İnsanları zayıflatacağız diye kalp damar hastalığından öldürecekler.

        'Kongrelere gelmiyor televizyonda konuşuyorlar'

        Diyabet ve Metabolizma uzmanı Prof. Dr. Nafiz Bağrıaçık

        Canan Karatay, Cerrahpaşa'da öğrencimdi. Fakat hiçbir zaman diyabetle, beslenmeyle ilgili bir şeyi yoktu. Sonradan beslenme işine girdi. Biz tıp mensupları bilhassa beslenme ve metobolizma uzmanları olarak kongreler düzenler, kongrelere katılır, bilimsel olan bilgileri paylaşır ve tartışırız.

        Osman Müftüoğlu ve Canan Karatay, davet edildiği halde hiçbir bilimsel kongreye katılmıyor ama televizyonda konuşuyorlar. Bizim seksiyon, hiçbir şekilde onların önerdiği diyeti bilimsel olarak kabul etmiyoruz. Bir insan tereyağını serbest ye, yanına sucuk yumurta koy der mi! Hastalarımız bunları dinliyor, kolesterol ilacını bırakıyor. 4 ay sonra geliyorlar kolestrolu 400-500'e çıkmış. 'Yağlar kolestrol yükseltemez' diyor. Böyle beslenme olur mu? Ayrıca diyetisyenler bizim en önemli partnerimiz. Diyetisyen bir bilimsel daldır.

        'Herkeste hipoglisemi yapmaz'

        Glisemik İndeks Kitabının yazarı endokrin uzmanı Prof. Dr. Metin Özata:

        Yüzde 30 protein, yüzde 40-50 civarında karbonhidrat alınması lazım. Proteinle beslenme, Dr. Etkins'in önerisi. Aslında zayıflamak için en fazla 10-15 gün öneriliyor ancak sürekli proteinle beslenilmesi, kalp damar sorununa yol açar, sağlıklı değil. Damar sertliğini arttırır.

        Eğer şeker düşüklüğünüz yoksa, sabah kahvaltısında bir tatlı kaşığı bal, pekmez yenmese de olur, bir sakınca oluşturmaz. Herkeste hipoglisemi yapmaz. Ama devamlı öyle beslenmek de uygun değil. Tüm bu konuların tartışması medya aracılığıyla yapılmaz aslında Sağlık Bakanlığı'nın bu konuya bir dur demesi lazım.

        'Protein diyetinin yaratıcısı 60'ında öldü'

        Diyetisyen Dr. Ender Saraç:

        Canan Hoca, beyazları yasaklıyor ve esas şişmanlatanlar olarak kabul ediyor ki kesinlikle katılıyorum. Beyaz prinç, beyaz un, beyaz prinç, beyaz makarna daha çok şişmanlatır, hızlı karbonhidratlardır. Yeterince protein almak doğru, aşırısı yanlış.

        Özellikle Türk toplumu karbonhidrat ağırlıklı beslenen bir toplum. Proteini daha bol almalı. Karbonhidratlarda da yavaş karbonhidrat tüketilmeli. Aşırı proteini uzun süre yüklerseniz vücudun asit alkalin düzeyini bozarsınız. Ve böbrekleri yorarsınız.

        Yüksek kolesterol, gut hastalığı, tansiyon gibi hastalıklara yol açar. Sürekli ve aşırı yüksek proteinle beslenenler, evet incelip sıkılaşabilirler ama uzun sürede bedeli ağır olur. Uzun sürede kanser, damar sertliği riskini arttırabilir, yaşlanmayı hızlandırır. Protein diyetinin esas yaratıcısı Dr. Eknis, daha 60 lı yaşlarda öldü. Bu diyet bu nedenle çok tartışıldı.

        'Sağlığın patronu doktordur'

        Endokrinoloji ve Metabolizma uzmanı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu:

        Doktorlar sağlık konusunda birinci sorumludurlar. Sağlığın patronu, lideri doktorlardır. Bu takımda tabi ki diyetisyenlerin de, psikologların da, diş hekimlerinin de olması lazım. Sağlık, bir takım işidir. Ama bu takımın lideri olan doktorların, sağlığın en önemli belirleyicisi olan beslenme konusunda bilgili olmaları ve bilgilerini hastaları ve sağlam kişelerle sağlığı koruma adına paşlaşmaları lazım.

        Ben hayatımda diyetisyenliğe soyunmadım. 5 diyetisyenle çalışıyorum. Diyetisyenliği onlar yapıyor, bana yardımcı oluyorlar. Ama beslenme sağlık ilişkisi sözkonusu olduğunda kararı ben veriyorum. Dünyanın her yerine bu böyle. Canan hocanın şeker ve beyaz ekmeğe karşı açtığı savaş son derece yerinde.

        Çünkü şeker, doğal bir gıda değil insan sağlığına zarar verir. Bal doğal bir maddedir, bir yemek kaşığı kadarı zarar vermez ancak kaşık kaşık bal yememek lazım. Proteinin fazlası insan sağlığına zarar verir.

        'Önüne gelen konuşmasın'

        Türkiye Diyetisyenler Derneği Başkanı Dr. Ayhan Dağ:

        "Biz Canan Hoca'nın yüksek protein, yüksek yağlı diyetlerini eleştiriyor, insan sağlığı açısından zararlı olduğunu söylüyoruz. Biz de beyaz ekmek, beyaz şeker önermiyoruz ama sabah kahvaltısında bir tatlı kaşığı balı yasaklamıyoruz. Basit karbonhidratları, yüzde 10 oranında öneriyoruz.

        Canan Hoca, en son bir televizyon kanalında diyetisyenlerlin bu işi bilmediğini belirten ve küçük düşüren sözlerine dair dava açtık. Mahkeme RTÜK'ten program görüntüsünü istedi, dava devam ediyor. 6225 sayılı yasanın 13. maddesi, diyetisyen olmadığı halde diyetisyen unvanını takınanlar ve bu meslek grubunun uhdesinde olan işleri yapanlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası veriyor.

        Her önüne gelenin televizyonlara çıkarak beslenme konusunda konuşması ve vatandaşı yanlış beslenmeye yönlendirmesini doğru bulmuyoruz. Bakanlık bu konuya el koymalı. Biz bu işin peşini bırakmayacağız.

        'Mutlaka takım çalışması yapılmalı'

        İç Hastalıkları ve Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Taner Damcı:

        Protein gerekli ama insanların büyük oranda gıdasını karbonhidratlardan alması gerekir. Fazla protin alınması sakıncalı çünkü fazla protein yağ demektir. Bu da sakıncalar doğurur. Fazla yağın kansere yol açtığına kadar varan bilimsel çalışmalar var. Bu nedenle karbonhidratı kısıtlanmış diyete karşıyım.

        Tek taraflı beslenmemek, çeşitli ama kararında her şey yenebilir. Şişmanlık bir hastalıksa ve sıklıkla diğer hastalıklara eşlik ediyorsa mutlaka beslenme uzmanlarıyla takım çalışması gerekiyor. Bu nedenle de herkesin yeri bellidir. Her gün medyada farlı öneriler tartışılıyor. Öneriler bilimsellik kazandıktan sonra medyada paylaşılmalı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ