Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Genel Sağlık Doktorlardan şoke eden itiraflar!, Farklı eyaletlerden farklı branşlardaki doktorlar, hastaların yüzüne söyleyemedikleri ancak içten içe bağırdıkları konuları Reader's Digest dergisine anlattı
        1

        "Bırak o telefonu elinden artık!"

        - Evde hasta ziyaretlerine gittiğimde insanları ellerinde telefonla uğraşırken gördüğümde sinirlerim tepeme çıkıyor. Resmen bana saygısızlık yapıldığını hissediyorum. Muayenehanede birkaç kez telefonla konuştuğu için hastayı odada bırakıp çıktığım da olmadı değil... (Philedelphia'da görev yapan bir aile doktoru)

        2

        "Onkologlar pembeden nefret ediyor"

        - Hayırlı bir iş için para toplamaya çalışmak elbette güzel bir şey, özellikle de konu kanser hastalığı ve hastaları olunca. Ancak Ekim ayı geldi mi herkese bir haller oluyor. Ekim ayı meme kanseri farkındalık ayı olabilir, ama bu ay boyunca hemen hemen tüm kadınlar kendilerinde ileri seviyede meme kanseri olduğu endişesiyle bir onkoloğa koşuyor. Bu durum, meme kanseri hastalarının da pek hoşlanmadığı bir durum..." (New Jersey'de görev yapan bir onkolog)

        3

        "Benden yalan söylememi istemeyin!"

        - Bazen şöyle telefonlar alıyorum 'Ne olur sizi aradığımı babama söylemeyin, ama göğüs ağrıları yine başladı' Böyle bir durumda ne yapmamı bekliyorsunuz ki? Oturup 'yine göğüs ağrılarınız başlamış, kuşlar söyledi' dememi falan mı? Böyle entrikalardan hiç hoşlanmıyorum... (Chicago'da görev yapan bir kardiyovasküler cerrah)

        4

        "Ertelenen randevular beni cidden endişelendiriyor"

        - Hastalarıma her zaman en iyi tedaviyi vermeye çalışıyorum ancak öyle kişiler var ki, gelmesi gereken randevuya 'o adama ne para kazandıracağım, tedaviyi uzattı da uzattı' düşüncesiyle gelmiyor. Bu beni hem üzüyor hem de endişelendiriyor. (Michigan'da görev yapan bir diş hekimi)

        5

        "Geç olsun güç olmasın..."

        - Her kontrolünü bizzat yaptığım bir hastam birden ortadan kaybolup yıllar sonra geldiğinde yüzümde imalı bir gülümsemeyle 'oo hoşgeldin yabancı, seni hangi rüzgar attı' diyesim geliyor... Biliyorum ki herkesin işi gücü var, herkes para kazanmaya, evini geçindirmeye çalışıyor. Ancak şunu unutmamak lazım, sağlıklıyken para kazanabilirsiniz, ancak bazen paranız olsa da sağlığınızı geri kazanamazsınız..." (Kaliforniya'da bir aile hekimi)

        6

        "Google araştırmalarınız beni endişelendirmiyor"

        - Bazı hastalar ellerinde hastalıklarıyla ilgili internette buldukları her bilginin çıktısını alıp kontrole geldiğinde o hastaya laf anlatmanın tam bir zaman kaybı olduğunu düşündüğüm zamanlar oluyor... (New Jersey - onkolog)

        7

        "Bizim de empatiye ihtiyacımız var"

        - Farkında olmasak da pek çok doktor depresyonla boğuşuyor. Hayatımızı hastaların hayatlarını kurtarmaya adayınca kendi hayatlarımı erteliyoruz, ve pek çoğumuz emekli olmadan bu döngünün içinde kaybolup gidiyoruz. Bu sebeple arada bir suratsız bir hekimle karşılaşırsanız biraz empati kurmanızı rica edeceğim..." (Oregon'da görev yapan bir aile hekimi)

        8

        "Bana hikayeni anlat, semptomları değil"

        - Acil servise gelen hastaların şikayetlerini 'şuramda bir ağrı var' demesi yerine 'koşu yapıyordum, birden şurama bir ağrı saplandı' şeklinde anlatmaları hem onların daha çabuk şifa bulmasını sağlar hem de bize zaman kazandırır. Ancak maalesef bu bilinç hemen hemen kimsede yok... (George Washington Üniversitesi Hastanesi'nde görev yapan bir doktor)

        9

        "Eminim öyledir!"

        - Ebeveynler öyle zeki, öyle eğitimli ki çocukları hastalandığında bizden çok daha iyi bildiklerini savunuyorlar... Bu, istisnasız böyle... Değiştirmeye çalışmaksa nafile! (Washington'da bir pediyatrist)

        10

        "Bazen sorunun ne olduğunu ben de bilemiyorum"

        - Doktorların her şeyi bilmesi gerektiği düşünülür, değil mi? Ama öyle vakalarla karşılaşıyoruz ki hangi tedavinin uygulanması gerektiğini biz bile bilmiyoruz. Bunu hastanın yüzüne söyleyip hayat boyu sürecek bir mahkeme girdabına kapılmayı göze alamayız elbette!" (Virginia'da görev yapan bir aile doktoru)

        11

        "Sıranız geç geliyorsa bir sebebi var!"

        - Hasta olmak zordur ama unutmayın ki doktor olmak da bir o kadar zor. 15 dakikada bir başka bir hasta muayene etmek, başka hastalıklar görmek, herkesle ayrı ayrı ilgilenmek gerekiyor. Yalnızca bir hastanın geç kalması, adeta bir domino etkisi yaratıp tüm güne yayılabiliyor. Yani sizi lobide bekletiyorlarsa inanın bunun geçerli bir sebebi var...(Washington'da bir pediyatrist)

        12

        "İkinci bir görüş almak bana yardımcı oluyor"

        - Bazen teşhis koymadan önce ikinci bir görüş almayı tercih ediyorum. Böylelikle yanılma payım azalıyor. Bu da güvenilirliğimi arttırıyor. (Massachusetts'te görev yapan bir baş hekim)

        13

        "Hastalarım hayatını kaybedince uzun süre etkisinde kalıyorum"

        - Eski bir doktor arkadaşım, ne zaman bir hasta hayatını kaybetse içimden bir parça yitiyor derdi. 15 yıllık bir aile doktoru olunca ister istemez aranızda bir bağ oluşuyor. Çocuklarının büyümesini görüyor, en mutlu günlerini biliyorsunuz. Ancak o gün geliyor ve biri hayatını kaybediyor. Hastalarımdan biri hayatını kaybettiğinde cenazesine muhakkak giderim, ve uzunca bir süre onun hakkında düşüncelere daldığım ve gözlerimin dolduğu olur... (Chicago'da görev yapan kardiyovasküler ana bilim dalı başkanı)

        14

        "En heyecanlı kısmı niye sona bırakıyorsunuz ki!"

        - Hastaların hangi semptomun önemli hangisinin önemsiz olduğunu bilmediği durumlar maalesef boşa zaman kaybı... Bazen 15 dakikamı hiçbir anlam taşımayan şikayetler dinleyerek geçiriyorum, tam vedalaşacak ve iyisiniz bir şeyiniz yok diyecekken 'ah söylemeyi unuttum, bir de tam şu sol yanımda bir ağrı var' demiyorlar mı! (Virginia'da görev yapan bir aile hekimi)

        15

        "Acı çektiğinizi görmekten nefret ediyorum"

        - Hastalarıma canları acıdığında ya da ara vermemi istediklerinde bana muhakkak söylemelerini daima belirtiyorum. Zira koltuğumda acıdan kıvranan bir hasta olması elbette benim de hiç hoşuma gitmiyor. (Michigan'da görev yapan bir diş hekimi)

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ