"Kollajen İndüksiyonu" hakkında her şey

HABERTURK.COM / SAĞLIK SERVİSİ

Mikro botoks, kök hücre, vitamin enjeksiyonu, 24 saatlik göğüs büyütme derken estetik cerrahi alanında yeni bir trend daha ortaya çıktı; Kollajen indüksiyonu.

Sonbahar için cilt bakım önerileri

Argan Yağı: Cilt için oldukça faydalı bir yağdır.

Cilt tarafından kolay emilebildiği için krem gibi kullanabileceğiniz argan yağı, yumuşatıcı etkisiyle 3 gün düzenli kullanımdan sonra, pürüzlü ve kuru cildi yumuşak ve pürüzsüz hale getiriyor.

Cildin doğal korunma bariyerini güçlendirmede önemli olan yağ asitlerince zengindir.

Çevresel faktörler ve stresten kaynaklanan, cildi yıpratan serbest radikallere karşı etkili ve doğal korunma sağlıyor.

Hindistan Cevizi Yağı: Düşük kaliteli nemlendiriciler cildinize ekstra 'su' verir, nem değil. - -

Su buharlaşınca cildiniz daha çok kurur.

Yüksek kaliteli nemlendiricilerde de yağlı hissi veren petrol ürünleri vardır.

Etkili olabilir, fakat yıllar içinde kimyasalların etkisi görülmeye başlanacaktır.

Peki Hindistan cevizi yağı? Cildinizi bir toprak olarak düşünün, Hindistan cevizi yağı yapısı gereği kuru bölgelere doğru hareket eder. Yüzeyi kaplar ve canlandırır.

Besinler: Beslenmede cilt sağlığı için büyük bir önem teşkil eder.

Beslenme de deriyi korumak için dikkat edilmesi gereken bir faktördür.

A, C, E vitaminleri, çinko, bakır, demir, selenyum alımı yanında diyetlerinin abartılmaması ve yağ, karbonhidrat kısıtlamasının dozunda yapılması da önemli.

Uyku: Boşuna 'güzellik uykusu' denmiyor. -

Eğer cildiniz günün stresinden sonra kendine gelemezse, kırışıklıklara karşı cilt bakımınıza ne kadar harcadığınızın önemini yitirdiği amansız bir savaşa girdiniz demektir.

Hasarı düzeltmek için altı ila sekiz saat arasında bir zamana ihtiyacınız var.

Peeling: Mevsim geçişlerinde ve soğuk havalarda cilt yüzeyi kuruyup pul pul dökülmeler meydana gelebilir. -

Cilt yüzeyini kaplayan ölü deriler; solgun bir görünüme sebep olur.

Cildinizi yıpratmadan ölü derileri temizlemek için güzellik ürünleri satan mağazalardan alacağınız ipek keseleri kullanabilirsiniz.

Uygulama adından da anlaşılacağı gibi kollajen kalitesini yukarı çekerek daha aydınlık ve canlı bir cilt için yaptırılıyor.

Dünyada hızla yaygınlaşan uygulama hakkında merak edilenleri Op Dr Burak Türkyılmaz'a sorduk.

Kollajen induksiyon tedavisi nedir, neden yapılır?

İsminden de anlaşıldığı üzere cildimizin temel yapıtaşlarından biri olan kollajenleri artırmaya yönelik yapılan bir tedavi ceşitidir. Kollajenler cildimizin elastikiyetinden sorumlu ana protein lifleridir. Yaşlanma hadisesi ile bunlar hem sayı hem de kalite olarak geriler.

Cildimizde fibroblastlar tarafından üretilen kollajenin, fibroblastlar tarafından üretiminin artırılması hedeflenerek yapılan bir tedavi yöntemidir kollajen induksiyon tedavisi. Amaç elastikiyetini kaybetmiş, ışıltısını, parıltısını yitirmiş cildi yeniden yapılandırmak, yaşlanma sürecinin cilde getirdigi etkileri durdurmak ve geriye götürmek diyebiliriz.

Uygulama nasıl yapılıyor?

Uygulanacak bölge 30 dk. önceden lokal anestezik krem ile uyuşturulduktan sonra steril olarak hazırlanıyor. "Dermaroller" adı verilen özel bir sistemle cilt içerisine cildin bütünlüğü bozulmadan microkanallar açılıyor ve cildin ihtiyacına uygun olacak özel karışımlar (amino asitler, biomimetic peptidler, mineraller, büyüme faktörleri) bu kanallar vasıtasıyla cildin içerisine veriliyor. Uygulama özel rahatlatıcı bir maskeyle sonlandırılıyor.

Uygulama sonrası ciltte hafif bir pembelik gözlebilir. Süresi ise 30-45 dakikada diyebiliriz. Hastaya ev için derinin nem ihtiyacını karşılayacak krem ve serumlar ve en az SPF 30+ güneş koruyucu krem öneriyoruz.

Etkisi kaç seansta belli oluyor?

Hastanın yaşına, cilt tipine, cildin maruz kaldığı çevresel faktörlerin yol açtığı hasara göre 4 ila 6 seans arası bir tedavi sürecine ihtiyaç duyulmaktadır. Seanslar arası bir ila iki haftadır. Etkisini 1. seanstan itibaren göstermeye başlar.

Hangi bölgelere uygulabilir?

Cildin kalitesini yitirdiği, elastikiyet kaybı bulunan her bölgeye uygulanabilir. Öncelikle yüz olmak üzere, boyun, dekolte, kol, karın, bacak derisi başlıca uygulama alanları. Ayrıca akne izlerini azaltmada, geniş gözenekli cilt yapısının düzeltilmesinde, skar ve yara izlerinin tedavisinde etkin bir yöntemdir kollajen induksiyon tedavisi tercih ediliyor.

Kimler yaptırabilir, kimler yaptırmamalıdır?

35 yaş üzeri yukarıda saydığımız şikayetleri olan, hekimin uygun gördüğü herkes bu uygulamayı yaptırabilir.

Aktif aknesi olan kişilerde, aktif herpes döneminde, hamile ve emziren bayanlarda, egzema ve sedef hastalarında, siğillerin varlığında, tahriş olmuş ciltte, enfekte veya açık yara halinde olan ciltlere kollajen induksiyon tedavisi uygulaması uygun değil.

Uygulamanın yan etkisi var mı?

Hafif kızarıklık dışında bir yan etkisi yok. Hasta işlem sonrası kesinlikle sosyal programına devam edebilir. Kollajen induksiyon tedavisi cilt yüzeyinde kimyasal bir madde ile uyarma yapmadığı, derinin bariyer özelliğine herhangi bir zarar vermediği için yaz aylarında da tedaviye devam edilebiliyor.

Yüz temizliğinde sık yapılan 7 hata!

Yüzünüzü temizlemek cilt bakımı ritüelinizde sizler için belki de en basit kısımdır ancak önemsiz olarak görülen küçük detaylar uzun vadede problem oluşturabilir.

Yanlış uygulamalar tekrarlandıkça çeşitli cilt hastalıkları veya deformasyonlar kaçınılmaz olacaktır.

İlk aşamada temizleyici ürünü doğru seçmek gelir.

Eğer cilt tipinize uygun bir yüz temizleme jeli kullanmıyorsanız zamanla cildinizde nem kaybı, kızarıklık ve pul pul soyulma gibi çeşitli rahatsızlıklar meydana gelir.

Bu nedenle her zaman için aldığınız ürünün içeriğini inceleyin ve size uygun olanı tercih edin.

Temizlik konusunda hassas olabilirsiniz ama cildinizi günde maksimum 2 defa yıkayabileceğinizi unutmamanız gerekiyor.

Fazlasını yapmak cildinizin doğal nem dengesini bozarak kurumasına neden olacaktır.

Yüzü sıcak ve soğuk suyla yıkamak konusunda çeşitli söylemler vardır. Sıcak su gözenekleri açar önermesi de en yaygın olanlardan biridir.

Ancak unutmamanız gereken nokta sıcak su cildinizdeki koruyucu yağ tabakasına zarar vererek nem dengesinin bozulmasına neden olur.

Önerimiz ne sıcak ne de soğuk su ılık su cildiniz için ideal olandır.

Cildinizdeki ölü deriyi atmak adına temizleyici jeli sürdükten sonra sert bir şekilde ovarak arındırmaya çalışıyorsanız cildinizde deformasyon oluşması kaçınılmazdır.

Bu nedenle hafif bir şekilde cildinize masaj yaparak temizlemeye özen göstermelisiniz.

Yüz temizliğinde çok yıkamak kadar az yıkamak da büyük sorunlar yaratabilir.

Özellikle akşamları yüzünüzdeki makyajı çıkarmadan uyumak akne, siyah nokta ve kırışıklık gibi önemli cilt problemlerine neden olur.

Önemsiz bir detay gibi görünse de havlunuzun yumuşak dokuda olması ve cildinizi kurularken hafif bir şekilde silmeniz cilt kırışıklıklarının oluşmasını engeller.

Cilt tipinize uygun nemlendiricileri tercih etmek cildinizde oluşacak aşırı yağlanmayı önleyecektir.

Bu nedenle nemlendiricinizi almadan içeriğine bakmayı ihmal etmeyin.

Yüksek kalite kayısı, üzüm çekirdeği veya badem yağlarını tercih edin.

Yağı uygulayıp öylece bırakmayın.

Masaj yaparak yağı sürdükten sonra nemli bir havlu veya bez ile fazlasını alın ki gözenekleriniz tıkanmasın.

Işıldayan cilt için 10 altın kural!

1- Tüm cilt problemleri için dermatoloğa başvurulmalıdır.

2- Düzenli temizlenen cilt parlar, siyah nokta gelişimi önlenir ve yaşlanmanın etkileri giderilmiş olur.

3- Tonik uygulaması, bilindiğinin aksine gerekliliği çok az olan bir bakım yöntemidir.

Yüksek fiyatlı tonikler yerine; demlenmiş çaylar, gül suyu ya da soda kullanılabilir.

4- Kışın kuruyan ciltler için yeterli bir nemlendirme yapılmamışsa, çizgiler daha belirgin hale gelir.

Bunun için çok yağlı olmayan, nemlendirici ve onarıcı gece kremi kullanılmalıdır.

5- Göz etrafı bakımı için özel ürün kullanmak her zaman gerekli değildir. Eğer cilt yapısı çok hassas değilse, yüze sürülen kremler göz etrafına da uygulanabilir.

6- Uykusuzluk cilde yorgun, mat ve şiş bir görüntü verir.

Bu yüzden düzenli uyku, genç kalmak ve daha iyi görünmek için bakım kadar gereklidir.

7- Baharla gelen güneş ışınlarına maruz kalmak insanı mutlu etse bile, güneş yaşlanma sürecini hızlandıran en önemli faktördür.

Güneş koruyucuları hem içerdikleri kimyasal maddeler hem de sıcakta deriyi kaplaması ve gözenekleri tıkaması açısından risk oluşturabilir.

Bu nedenle şapka ve gözlük kullanmak, gölgede durmak, solaryuma girmemek gibi önlemler bu ürünlere olan ihtiyacı azaltır.

8- Bol sıvı tüketimi, sebze ve meyveden zengin beslenmek, ara öğünlerde tuzsuz ve kavrulmamış yemişler tüketmek, cilt sağlığına önemli katkılarda bulunur.

Özellikle tuz, un, şeker ve yağın derinin hızla yaşlanmasına neden olduğu unutulmamalıdır.

9- Yüzde mimik çizgileri, sarkma, lekelenme, damar genişlikleri oluşmuşsa, kişi halen mat bir cilde sahipse mutlaka dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır.

Yapılacak botoks, mezoterapi, mezolifting, kimyasal peeling ve lazer tedavileri mutlaka işe yarayacaktır

10- İstenmeyen tüylerden de lazerle kolaylıkla kurtulmak mümkündür. Ancak uzman ellerde uygulama yapılması çok önemlidir.

Kişi lazer için uygun kıl yapısına sahip olmadığı takdirde, hem maddi hem de manevi zarara uğramaktadır.

Bu ayırımı, kuaförler ya da güzellik salonlarında estetisyenler değil ancak dermatoloji uzmanı yapabilir.