Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli, vitamin ve mineral kullanımında dikkat edilmesi gereken noktaları açıkladı

Vücudumuzda eksikliği tespit edilen vitamin ve mineralleri tamamlayıcı (destek) ürünler ile almak, çözüm olabiliyor. Ancak tamamlayıcı ürünlerin seçiminde, çok önemli faktörler ön plana çıkıyor. Konuyla ilgili bilgi veren Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli, toplumdaki vitamin ve mineral eksikliğine dikkat çekerek, bu ürünleri kullanırken hangi noktalara dikkat etmek gerektiği hakkında önemli uyarılarda bulunuyor:

İnsanoğlu her geçen gün sağlıklı beslenmeden uzaklaşıyor. Stres, hava kirliliği, hareketsizlik, doğallıktan uzak üretilen besinler, hızlı ve keyifsiz yenen yiyecekler, bu girdabın içine bizi daha fazla çekiyor. Vitamin mineral yetersizlikleri ülkemizde önemli bir sorun oluşturuyor.

Yetersiz beslenme; besinlerin satın alınması, hazırlanması, pişirilmesi sırasında oluşan kayıplar, vücuttaki bir emilim bozukluğu, enfeksiyonlar, ilaç, alkol ve sigara kullanımı, doğum kontrol haplarının kullanımı gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabiliyor.

Öğün atlamak ise dengesiz beslenmeye yol açıyor. Günlük hayatta, önemini bildiğimiz halde en çok erteleyebileceğimiz şeyin beslenme olduğunu düşünüyoruz. Oysa ki, bir öğünü atlayarak zaman kazandığımızı düşünsek de dengeli beslenmeyi sağlamak için öğün, ara öğün ve bu öğünlerde doğru tercihler yapmayı unutmamız gerekiyor.

Yetersiz ve dengesiz beslenmenin bir sonucu olarak sağlıksız beslenme ortaya çıkıyor. Vücutta hissedilen ve klinik olarak da eksikliği tespit edilen vitamin ve mineralleri tamamlayıcı (destek) ürünlerini kullanmak çözüm olabiliyor. Ancak, tamamlayıcı ürünlerin seçiminde dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar var:

DOĞRU SEÇİM

Destek ürünlerin hazırlanışında bilgi kaynağı çok önemli. Bu nedenle, alacağımız ürünün hangi kaynaktan hazırlandığına dikkat etmemiz gerekiyor. Ayrıca, seçtiğimiz ürünün tek bir kapsamda olmaması, probleminizi çözecek iki ürünün bir arada kullanılmış olma özelliği de çok önemli. Tek bir ürün almak yerine kısıtlı zamanda, doğru seçimlerle vücudumuzdaki problemleri tespit ederek kompleks ürünleri almak daha çok fayda sağlayacaktır.

Örneğin; D vitamini, tek kaynağı güneş olan ve besinlerden çok zor alınan bir vitamindir. Osteoporoz ya da menopoz dönemi içindeki kişiler, D vitaminiyle kalsiyumun bir arada kullanıldığı ürünleri tercih edebilirler.

Yine, günlük hayatta çok sık karşılaşılan durumlardan biri olan bağışıklık sistemi problemleri için çinko ve C vitamini gibi mineral ve vitaminin birlikte kullanıldığı ürünler tercih edilebilir. Tek başına çinko almak da elbette çok faydalıdır ancak ciddi bağışıklık sistemi problemlerinde (örneğin, aileden gelen ciddi bir kanser örneği varsa) koruyucu olarak çinkonun, selenyumun bir arada kullanıldığı, C vitaminin bir arada kullanıldığı ürünlerin kullanılması faydalı olacaktır.

FARKINDALIK

Tamamlayıcı ürünleri kullanırken dikkat edilmesi gereken diğer önemli unsur; bu ürünlerin dozlarının, günlük alınması tavsiye edilen dozlarla doğu orantılı olarak kullanılmasıdır. Kulaktan kulağa, başkalarının tavsiyelerini kendi hayatımıza uygulamak yanlış bir tercihtir. Ancak üretilen ürünün günlük alınması gereken dozuyla ilgili ambalajındaki uyarının okunması ve o günlük dozun doğru ayarlanması da çok önemli.

Ürünün dozunu yanlış alma, ürün ne kadar iyi olursa olsun ya da hijyenik açıdan üretimine ne kadar özen gösterilirse gösterilsin, sonuçlarına yanlış olarak katlanmanız ve "Bu ürün yüzünden böyle oldu" demenize neden olur. Bu noktada devreye farkındalık kavramı giriyor.

Farkındalığın en önemli ilk adımı; ne probleminiz olduğunu, o problemin klinik olarak bulgusu ve klinik bulgunun karşılığında ne kadar süreyle ve ne sıklıkla hangi dozda kullanmanız gerektiğini bir bilirkişiden öğrenmenizdir.

KULLANIM SÜRESİ

Vitaminin içeriği ve süresi sağlığımız için önemli konulardan biridir. Örneğin, C vitamini suda eriyen bir vitamin olduğu için belli kullanım sonrasında vücuttan atılır. C vitamini ihtiyacı klinik olarak tespit edilmiş bir kişi, yüksek dozda C vitamini alırsa ve bu kişinin su içme alışkanlığı yoksa, böbrek taşı oluşturma riskine sahiptir.

Ne kadar sürede kullanacağınız, klinik bulgudaki düzelmeyle de çok paralel olacaktır. Burada yapılabilecek en doğru şey sizin bilincinizi geliştirerek ürünün kullanımını hayatınıza geçirmenizdir. Bunun dışında sadece destek ürünleri kullanıp günlük beslenmenizin rutinin düzeltme yolunda bir iyileştirme yapmıyorsanız zaten bu ürünlerin size vereceği destek de sınırlıdır.

B1, B6, folik asit gibi vitaminlerin kullanımları esnasında da mutlaka hastalıklarınızla ve kullandığınız diğer ilaçlarla nasıl etkileştiğine de dikkat etmeniz gerekir. Örneğin; tiroit hastalarının B6 vitamininin alımına çok dikkat etmeleri gerekmektedir.

Farkındalık, doğru seçim, hayatımıza doğru şekilde geçirme ve kullanım süresi esnasında kendi hayatımızdaki değişikliği fark etme ve ürünü çok iyi tanıma gibi özellikleri göz ardı etmeden yaptığımız iyileştirme, hayatımızda bizi çok doğru noktalara götürecektir. Yetersiz, dengesiz ve sağlıksız bir beslenme hayatımızda hiçbir şekilde olmayacaktır.

VİTAMİNLER KİLO ALDIRMAZ

Vitaminler asla kilo aldırmaz. Bir ürünün kilo aldırması için kalori değerine sahip olması gerekir. Vücudumuzda sadece 3 temel unsur kalori sağlar: Karbonhidrat, protein ve yağ. Yağın 1 gramında 9, karbonhidrat ve proteinin 1 gramında 4 kalori vardır. Yediğiniz besinin içeriğinde bunlardan ne kadar varsa, kaloriyi o oluşturur. Vitamin kalori taşımaz ve kilo aldırmaz.

Yanlış kullanımda iştah açıcı özelliğe sahiptir. Örneğin B vitaminin akşam almak iyidir iştah açmaması açısından, C vitamini ise enerji sağladığı için sabah almak iyidir. “Vitamin kullandığım için kilo alıyorum” düşüncesi doğru değildir.