Kadınlar neden kalp hastalığını fark etmiyor?

Ceylan SEVER / GAZETE HABERTÜRK

Fransa'nın başkenti Paris’teki Kardiyovasküler Araştırmalar Merkezi’nde yapılan araştırmaya göre, kadınların kalp hastalıklarının belirtilerini anlama olasılığı erkeklere oranla çok daha düşük. Başka deyişle kalp hastalığı belirtilerini erkeklere oranla daha zor anlıyorlar. Uzmanlara göre bunun nedeni risk altında olduklarını fark etmemeleri. Meme kanseri konusunda daha bilinçli olan, en azından elle kontrol yapan kadınlar kolesterol, tansiyon gibi kalp hastalığının işareti olabilecek göstergeleri önemsemiyor. Araştırmaya göre kadınların kalp krizi sonrasında gördükleri tedavinin ardından ölme riski de erkeklere oranla daha yüksek. Uzmanlar bunun nedenlerinden birini de erkeklere oranla daha geç yaşta kalp krizi geçirmelerine bağlıyor.

Kardiyolog Dr. Ahmet SAĞBAŞ:

‘ERKEKLERDE AMELİYAT DAHA İYİ NETİCE VERİYOR’

Kalp rahatsızlığı kadınların aklına, erkeklere nazaran daha geç gelebiliyor. Erkeklerde kalp hastalığının daha yaygın olduğu kanaati var. ama aslında kadınlarda menopoz sonrası kalp riski erkeklere oranla daha yüksek. Fakat erkeklerde kadınların menopoz dönemine göre kalp hastalığı daha fazla. Bu sebeple kadınlar kendilerinde olan kalp ağrısının meme veya kalp dışı sebepler olabileceğini düşünüyor. Kadınların doktora müracaat etme oranı erkeklere göre daha az olabiliyor. Erken teşhis ve damar çapları kalp krizinde çok önemli. Erkeklerin ortalama damar çapları kadınlara göre daha büyük olduğu için stent veya by-pass ameliyatları daha iyi netice veriyor. Özellikle menopoz sonrası kadınların kalp hastalığı riskinin hızla arttığının bilinmesi ve kalp konusunda çok daha uyanık olmaları lazım. Düzenli olarak kontrol yaptırmaları gerekir.

Kardiyolog Prof. Dr. Barış İlERİGELEN :

‘DAMAR YAPILARI ERKEKLERE GÖRE FARKLI’

Hekim olarak kalp hastalıklarını erken dönemde tanımak için hastaların şikâyetlerine bakıyoruz. Erkeklerde klasik göğüs ağrısı olurken kadınlarda işaretler daha belirsiz oluyor. ayrıca kadınlar, erkeklere oranla daha az risk altında oldukları için belirtilerin üzerine düşmüyor. Erkeklerde göğüs ağrısı olduğunda kalp riski olasılığı anjiyoda ortaya çıkıyor. Kadınlarda yapılan anjiyo taramasında ise erkekteki gibi kolay ortaya çıkmıyor. Tedavide de kadınlar erkeklere göre daha şanssız oluyor. Tanı koymak ve tedavi yaklaşımı açısından da kadınlarda zorluk var. Çünkü kadınlarda seyrek görülüyor ve karakteristik şikâyetler olmuyor. Kadın kalbi ve damar yapısı erkeğe göre daha farklı özelliklere sahip. ilaçlara verilen cevabın farklı olması da muhtemel şıklar arasında. Hekimler erkek hastalarla daha çok karşı karşıya kalıyor. Kadınlarda başarılı olamama sebebimiz kadın hastalarla daha az karşılaşmamız olabilir.

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan OLCAY:

‘BİR NUMARALI ÖLÜM SEBEBİ KALP’

KadınlardaKi kalp-damar hastalıkları erkeklere oranla daha muğlak şikâyetlerle seyredebiliyor. Kadınların tedavisinde farklı yaklaşım gerekebilmekte. Kadınlar da doktorlar da kalp-damar hastalıklarının kadınlarda da bir numaralı ölüm nedeni olduğunu unutup kalp hastalığının sadece erkekleri ilgilendirdiğini düşünebiliyor. Bu konuda araştırmaları desteklemek ve farkındalık yaratmak için son dönemlerde düzenlenen kardiyoloji kongrelerinde “kadınlarda kalp hastalığı” başlıklı oturumlar yapılmakta. Kadın ve erkeklerdeki ana farklılıklar, kadınların damar yapısının daha ince olması, hormonal farklılıklar ve belirtilerin kadınlarda daha muğlak seyretmesi. Erken menopoza giren, sigara içen, şeker ve tansiyon riski olan kadınların şikâyetleri kalp hastalığına bağlı olabilir.

Kardiyoloji Uzmanı Emre TOPAL:

‘İKİ CİNS ARASINDA ANLAMLI FARK YOK’

Östrojenin (kadınlık hormonu) kan yağları dengesi ve damar fonksiyonları üzerine olumlu etkisi var. Kadınlar menopoz sonrası erkeklerle benzer riskleri taşımaya başlıyor. Tedavi sonrası ölüm oranlarının daha yüksek olduğu yönünde bilgim yok. Erken başvuru ve acil anjiyo ile damarlara tedavi uygulama şansı yüksek olduğu için kalp hastalığı konusunda kadın ve erkek arasında anlamlı bir oran farkı olduğunu düşünmüyorum.