Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Vücutlarındaki Pillerle hayata tutunuyorlar

        Ceyda ERENOĞLU/GAZETE HABERTÜRK

        Sağlıkta birbirinden farklı hastalıklarda kullanılmaya başlanan piller; hayattan kopma noktasına gelip başkalarına bağımlı yaşamak zorunda kalan hastaları eski sağlıklı günlerine kavuşturuyor. İdrar kaçırma sorunu yüzünden intihar etmeyi düşünen, kalp yetmezliği sorunuyla haftalarca yoğun bakımda kalan, epilepsi nöbetleri nedeniyle içtiği ilaçların sayısını bile unutan hastalar pil takılması sonrası hayata yeniden bağlanıyor. Kimi salsa dansı yapıyor, kimi hareketli yaşamıyla ailesini bile şaşırtıyor. Haberimizde uygulama alanları ve sıklığı ile şifa piline dönüşen bu cihazlarla yaşanan hasta tecrübelerini paylaşacağız. İşte hareket bozukluğu ve Parkinson’da zamanı geriye saran beyin pilinden, birçok kronik ağrılı hastanın tedavisini sağlayan ağrı piline, kalp pilinden idrar kaçırmanın önüne geçen ve mesaneye uygulanan pile kadar hastaları hayata bağlayan piller ve uzmanlardan görüşler.

        KALP PİLİ TAKILDIKTAN SONRA SALSA DANSI YAPMAYA BAŞLADI

        İstanbul’da yaşayan 61 yaşındaki Mithat Hasan Münevveroğlu, 12 yıl önce kalp krizi geçirdi. Kriz sırasında kalbinin bir kısmı hasar gördü ve çalışamaz hale geldi. Yaklaşık 12 yılını doktor kontrolünde ve sağlık sorunlarıyla geçirdi. Zamanla nefes darlığı ve çarpıntı şikâyetleri arttı, ayaklarında ve akciğerinde su toplanmaya baş- ladı, ciddi ritim bozuklukları ortaya çıktı. Doktoru, Mithat Bey’in kalbinin büyümüş olduğunu ve zayıf çalıştığını tespit ederek ilaç tedavisinin yanında kalp yetmezliği ve ritim bozukluğu için mutlaka “kalp pili” takılmasını önerdi. Bunun üzerine 2014 yılında hastaya kalp pili takıldı. 12 yıl boyunca yemek yiyemeyen, hızla kilo kaybeden, yoğun bakımlarda defalarca ölümden dönen Mithat Münevveroğlu bu uygulamadan sonra sağlığına kavuştu. Şimdi hayata dört elle sarılan Münevveroğlu, eşiyle birlikte dans kursuna gidip salsa yapıyor ve ailesi bile hızına yetiş- mekte zorlanıyor.

        Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan:

        KALBİN İÇİNDEKİ DEDEKTİF: KALP PİLİ

        “Kalp pili” gerekli durumlarda kalbe elektrik uyarısı verebilen; pil, jeneratör ve kablolardan oluşan, son derece akıllı ve teknoloji harikası elektronik bir cihaz. Bu pil, kalpten gelen elektrik sinyallerini kablolar sayesinde algılar ve gerekli durumlarda bu kablolar aracılığıyla kalbi uyarır. Kalp pili takılırken, göğüs ön yüzünde köprücük kemiğinin hemen altındaki bölgeye 3-5 cm kesi yapılır. Bu, genellikle lokal anesteziyle yapılan ve yaklaşık 45-60 dakika süren bir işlemdir. Kalp pilleri genel olarak 3 gruba ayrılır. 1) Nabız düştüğü zaman kalbi uyaran piller (pacemaker), 2) Kalp çok hızlı çalıştığı veya durduğu zaman kalbe şok uygulayan piller (ICD), 3) Zayıf çalışan kalpleri desteklemek amacıyla takılan kalp yetmezliği pilleri (biventriküler). Bazı pillerde ise pacemaker, ICD ve biventriküler özellikleri aynı anda bulunmaktadır. Bu pillere biventrikü- ler ICD adı verilir. Bunlar hem nabız düş- mesini önler, hem şok uygular hem de kalp yetmezliğine fayda sağlar.

        TAM 16 KEZ AMELİYAT EDİLDİ AĞRILARI AĞRI PİLİYLE DİNDİ

        Samsun’da yaşayan 65 yaşındaki Ekrem Aslan, 1983 - 1999 yılları arasında toplam 16 kez bel operasyonu geçirdi. Daha fazla operasyon uygulanmaması kararı verildikten sonra 2000 -2003 yılları arasında morfin de dahil olmak üzere çeşitli ağrı kesici ilaçlar, fizik tedavi uygulamaları, ağrı tedavi girişimleri, hatta radyoterapi uygulaması bile ağrılarını geriletemedi. Sonunda İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Algoloji Bölümü’ne sevk edildi. Burada durumu heyetçe (beyin cerrahisi, ortopedi, fizik tedavi ve psikiyatri) değerlendirildi ve Ekrem Aslan’ın omurilik piline uygun olduğuna karar verilmesi üzerine 2003 yılında geçici elektrot ve pil takıldı. Hasta üç hafta izlenip ağrı- larında anlamlı derecede azalma saptanınca kalıcı pil yerleştirildi. Omurilik pilinden sonra güçlü ağrı kesici bile kullanmasına gerek kalmadığını söyleyen Ekrem Aslan, “Pilden önce ağrı- larımdan yürüyemez haldeyken şimdi bisiklete bile binebiliyorum” diyor.

        Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Özyalçın:

        OMURİLİK PİLİYLE AĞRIYI DURDURUYORUZ

        Omuriliğe ağrı kontrolü için bir elektrot ve pil yerleştirilmesi işleminde amacımız; ağrı ileten lifler üzerine yerleştirilecek bir elektrot ve pil aracılığı ile ağrının iletiminin durdurulmasıdır. Bu, birçok kronik ağrılı hastanın tedavisinde “yüz güldüren sonuç” anlamına gelir. Bazı hastalarda ağrı, bir sinir sistemi hastalığı ve artık kronikleşmiş bir problem haline gelmiş- tir. Bu kişiler çok sayıda tedavi görmelerine (ameliyat, ilaç ve geleneksel tedavi uygulamalar) rağmen ağrıları giderilemez ve bu da günlük yaşam kalitelerini ciddi anlamda engeller. Amacımız; bu hastaların ağrı iletimini engellemek ve günlük yaşam kalitelerini artırmaktır. Bu ameliyatlarda teknolojik cihazlar kullanılır. Elektrotlar, ağrı iletiminde kilit rol oynayan omurilik zarının üzerine yerleştirilir. Sonrasında dışarı- dan kullanılan geçici pillerle hasta 3 - 4 hafta kontrol edilir. Kontrollerde hastanın bu tedaviden yararlanıp yararlanmadığı tespit edilir. Eğer hastanın ağrılarında önemli ölçüde azalma varsa o elektrot hastanın vücuduna yerleştirilecek kalıcı bir pille ömür boyu kullanılacak hale getirilir. Bu yöntemin uygulanacağı hastaların, diğer tedavi yöntemlerinin hepsini

        denemiş olmaları, herhangi bir ameliyat endikasyonlarının ve psikolojik olarak ileri bir sorunlarının olmaması gerekir.

        EPİLEPSİ PİLİYLE HEM KRİZLERDEN HEM DE İLAÇLARDAN KURTULDU

        Konya’da yaşayan 47 yaşındaki Fatma Argın Doğan’a, 2 yaşında geçirdiği havale sonrası “epilepsi” tanısı konuldu. Uzun yıllar epilepsi nöbetleri nedeniyle zor günler geçiren Doğan, atakları kullandığı ilaçlarla önlemeye çalışıyordu. Yılda bir kez geçirilen ataklar zamanla, daha sık görülmeye başlandı. Nöbetlerin giderek artmasıyla birlikte kullanılan ilaçların dozları da arttı. Yapılan kontroller sonucunda; artık hastalığın ilaçlara dirençli olduğu tespit edildi ve pil tedavisi önerildi. 2012 yılında yapılan pil tedavisi sonrası hasta hayata yeniden bağlandı. Kullandığı ilaç sayısı ve krizleri azalan Doğan, 16 yaşındaki kızı ile birlikte tatil planları yapıyor, mutfakta daha rahat zaman geçirip, birbirinden güzel yemekler pişiriyor.

        Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ersin Erdoğan:

        İLAÇLA KONTROL EDİLEMEYEN EPİLEPSİYE PİLLİ TEDAVİ

        Merkezi sinir sistemini olumsuz etkileyen ve nörolojik bir hastalık olan epilepsi, beyin hücrelerinde oluşan aşırı ve ani elektrik yayılması sonucu ortaya çıkıyor. Hastalık nedeniyle sıklıkla şuur kaybı, kol ya da bacaklarda kasılma ile ortaya çıkan “nöbet” dönemleri ilaçla azaltılıyor. Ancak hastalığın ilerlemesi ile hastaların yüzde 30’unda ilaca karşı direnç oluşuyor. Hastanın nöbetlerinin oluşmasına beyindeki odaklar neden olmuyor ise “vagal sinir stimülatörü” adı verilen teknikle pil tedavisi uygulanıyor. Hastalığın tamamen ortadan kalkmasını sağlamasa da nöbetlerin sayısını azaltan pil tedavisi ile hastaların yaşam kaliteleri yükseltiliyor. Nöbetinin geleceğini anlayan hasta koluna taktığı saat şeklindeki mıknatıs sayesinde nöbetlerinin gelişini büyük oranda durdurabiliyor. Pil, 5 dakikada bir 30 saniye uyarı veriyor, ömrü ise 5 - 8 yıl arasında değişiyor.

        İDRAR KAÇIRDIĞI İÇİN İNTİHARIN EŞİĞİNDEYDİ

        37 yaşındaki kadın hasta M.T. neredeyse her 5 dakikada bir tuvalete gitmesine rağmen idrarını kaçırıyordu. Bu sorunu yüzünden eşinden ayrıldı ve doktor doktor dolaş- maya başladı. Yıllarca hiç- bir tedaviden yarar görmedi. Ciddi psikiyatrik bozukluk yaşı- yordu ve intihar eğilimindeydi. Tüm tedavilere dirençli kabul edilerek kendisine 4. basamak tedavi olan “sakral nöromodülasyon” tedavisi önerildi. İlk olarak psikiyatrik sorunlarıyla ilgili tedavi gördü. Ruh sağlı- ğına kavuştuktan sonra lokal anestezi ile sakral sinir uyarımı için mesane pili uygulandı. Aynı gün taburcu edildi ve son iki yılda ilaç ihtiyacı en az seviyeye indi.

        Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rahmi Onur:

        İDRAR SORUNLARINA MESANE PİLİYLE ÇÖZÜM

        Sık idrara gitme, ani gelen idrar hissi ile kaçırma veya idrar boşaltımı ile ilgili problemler birçok kişinin yaşamını olumsuz etkiler. İlaç tedavisinden fayda görmeyen hastalarda devreye ‘mesane pili’ tedavisi girer. Ürolojide de artık kalp pili gibi vücuda takılan bir pil kullanılıyor. “Sakral sinir stimülasyonu” denilen bu yöntem ile sırtta sakrum kemiğine yerleştirdiğimiz elektrotlar, bir pil yardımı ile mesanenin kasılmasını sağlayan sinirleri uyararak, hastaların bu konudaki sorunlarının giderilmesini sağlıyor. Mesane pili bu anlamda hastaların yaşam kalitelerini ciddi oranda yükseltiyor.

        PARKİNSON’U PİLLE YENDİ İLK İŞ GİTARINA DÖNDÜ

        70 yaşındaki 20 yıllık Parkinson hastası Rıfat Pala, 2008 yılında geçirdiği beyin pili ameliyatı sonrası 15 yaşından beri çaldığı ancak hastalık nedeniyle uzak kaldığı gitarına geri döndü. Rıfat Pala, 20 yıl önce vücudunun sağ tarafında oluşan titreme, hareketlerindeki yavaş- lama ve tutukluk nedeniyle günlük yaşantısını desteksiz devam ettirmekte zorlanıyordu. İlk yıllarda ilaç tedavisi ile hastalığın yan etkileri ortadan kalksa da ilerleyen yıllarda ilaçların dozları yetmemeye başladı. Aşırı ilaç aldığı zamanlarda ise şiddetli istem dışı hareketleri oluyordu. “Gitar çalmak en büyük hobimdi. Ancak hastalık nedeniyle sürekli ellerim titriyor, aşırı ilaç aldığımda da hareketlerimi kontrol edemiyordum. Bu nedenle gitar çalmak bir yana gitarı sabit şekilde elimde bile tutamıyordum” diyen Pala, geçirdiği beyin pili ameliyatı sayesinde 8 yıldır sağlıklı bir yaşam sürüyor. Hasta olduğu günlerde bıraktığı gitarını artık elinden hiç düşürmeyen Pala çıktığı yurtdışı seyahatleri ile emekliliğin keyfini sürüyor.

        Medipol Üniversitesi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Zırh:

        HASTALIĞIN SAATİ GERİYE SARILIYOR

        Titreme, hareketlerde yavaşlık ve yürüme güç- lüğü gibi hareket bozukluklarına neden olan Parkinson hastalığı, beyinde “dopamin” maddesinin eksilmesi ile ortaya çıkar. İlaçtan yeterli yarar görmeyen hastalarda, beyin pili tedavisi gündeme gelir. Parkinson ve distoni gibi diğer hareket bozukluğu hastalıklarında cerrahi bir tedavi yöntemi olan beyin pili tedavisi ile hastalığa bağlı olu- şan olumsuz etkiler ortadan kalkar. Hastalığın saatini geriye alan beyin pili tedavisinde, hastalıktan sorumlu olan hücrelere yerleştirilen elektrotlar, cilt altından geçirilen uzatma bağlantılarıyla pile bağlanır. Ameliyat sonrası olumlu etkiler hemen görülür. Yapılan pil ayarları ile hastalar birkaç hafta içerisinde iyileşip normal yaşamlarına dönebilir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ