Acil servislerin yoğunluğu doktora görev bıraktırıyor!

TÜRKİYE’de acil servislerde görev yapan doktor ve hastalar çok sayıda sorun yaşıyor. Bakırköy bölgesinin en yoğun hastanelerinden olan Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Zafer Çukurova, sorunların başlangıcının hastaneye müracaat şeklinden kaynaklandığını söylüyor ve acile müracaat eden hastaların ambulans çağırma alışkanlığının olmadığına dikkat çekiyor. Bu durumun ambulans hizmetlerinin iyi planlanamamasından kaynaklandığını belirten Çukurova, ambulansla gelen hastaların oranının yüzde 2 gibi olduğunu, hayati riski yüksek hastaların büyük bir kısmının ise acil servise kendi imkânlarıyla geldiğini belirtiyor. 112 çoğu kez ihtiyacı olmayan hastalar tarafından kullanılıyor. Bu durumda ambulansa gerçekten ihtiyaç duyan hastalar bir ön değerlendirme prosedürü olmadığı için atlanabiliyor.

ACİLİN YÜKÜ 12 KAMU HASTANESİNDE

İstanbul’daki acil yükünün yüzde 85 - 87’sinin 12 kamu hastanesi tarafından karşılandığını söyleyen Zafer Çukurova, bu hastanelerde görev yapan acil hekimi sayısının çok az olduğunu belirtiyor. Aile hekimliğine geçildiğinden beri acil tecrübesi olan birçok pratisyen hekimin sistemden çıktığına dikkat çeken Çukurova, kasım ayından bu yana acil yüklerinde yüzde 26’lık bir artış olduğunu söylüyor. Çukurova, 2010 Mayıs’ında 10 acil asistanının hastanelerinde göreve başladığını, 4’ünün “Bu kadar yoğun tempoda çalışamayız” diyerek, ikisinin ise başladıktan 1 hafta sonra devam edemeyeceklerini söyleyerek ayrıldıklarını belirtiyor ve acil tecrübesi olan hekimlerin bile yoğunluğa dayanamadıkları için işlerini bıraktıklarına dikkat çekiyor.

‘SEDYE ALMAKTAN BIKTIM’

Hastanelerinin acil servisini 2 yılda 2 kez büyüttüklerini ve acili büyütmenin çözüm olmadığını gördüklerini öyleyen Çukurova, “Aciller ne kadar büyürse o kadar hasta gelecek” diyerek, bu soruna kalıcı bir çözüm bulunması gerektiğini söylüyor. Acilde, kalça kırığı bulunan 18 yaşlı hastanın aynı anda sedye üzerinde ameliyat olmayı beklediği manzaralara bile tanıklık ettiğini belirten Çukurova, “Bu hastaların hepsi yoğun bakım gerektiren yaşlı, ölüm riski yüksek ve çevre hastanelerden yönlendirilmiş hastalar olmasına rağmen müdahalede çaresiz kalabiliyoruz” diyor. Başhekim Çukurova; artık sedye almaktan bıktığını, koridorlara veya bahçeye sedye dizmenin bile talebi karşılamaya yetmeyeceğini belirtiyor. “Apandisiti olan hastaları yatıramadığımız için sandalyelerde oturtuyoruz” diyen Çukurova, hastanenin gerçek acil kapasitesinin şu anki talebin ancak yüzde 30’una cevap verdiğine dikkat çekiyor.

Acile başvuranların % 90’ı acil değil

BAŞHEKİM Zafer Çukurova, acile başvuran hastaların yüzde 90’ının gerçek acil hastası olmadığını söylüyor ve bu hastaların acil serviste yığılmalara neden olduğunu belirtiyor. Bu durumun çalışma saatleriyle olan ilgisine dikkat çekilerek, “Mesai dışı polikliniği ” gibi çözümlerle, hastaların hekime ulaşmasının sağlanması öneriliyor.

CEYDA ERENOĞLU- GAZETE HABERTURK