Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Genel Sağlık Göz Sağlığı Tedavi edilmeyen göz tansiyonu kör edebiliyor

        Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Halil Bayer, tedavi edilmeyen göz tansiyonunun görme kaybına neden olduğunu söyledi.

        Göz tansiyonunun (Glokom) çok sinsi bir hastalık olduğunu belirten Op. Dr. Halil Bayer, "Göz tansiyonunu tespit etmek hakikaten zor çünkü belirgin bir şikayeti olmuyor. Ağrı, sızı olmadığı için hastalar farkına varmıyor. Muayeneye gelen hastalarımızın muayenesine başlamadan önce mutlaka göz tansiyonunu ölçüyoruz. Eğer yüksekse takibini ona göre planlıyoruz" ifadelerini kullandı.

        Göze şeklini veren sıvının basıncının artması sonucu göz tansiyonunun meydana geldiğini belirten Bayer, "Normal şartlarda gözde 14-21 arası değerler normal kabul ediliyor, üstündeki değerleri yüksek kabul ediyoruz. Tedavi edilmezse yavaş yavaş görme kaybına oluşuyor. Göz tansiyonu yükseldiğinde gözün arkasında bulunan sinirler işlevini kaybediyor ve hastanın görme alanı daralıyor. Tedavi edilmediği takdirde görme alanı daralıyor. Zamanla hasta etrafına borudan bakıyor gibi oluyor" diye konuştu.

        Göz tansiyonunun aileden geçtiğini söyleyen Bayer, "Glokom kalıtsaldır. Eğer ailede göz tansiyonu varsa hastada da göz tansiyonu çıkma riski artmaktadır. Hastaların muayeneye gittiklerinde mutlaka, 'Ailemde göz tansiyonu var' diye belirtmesi gerekir" dedi.

        "Ölçüldüğünde yüksek olan her tansiyona yüksek tansiyon teşhisi koymuyoruz. Göz tansiyonunun yüksek olmasının yanı sıra başka bulguların da olması lazım" diyen Bayer, glokomun tedavisini ise şöyle açıkladı:

        "Tedaviye en başta ilaçla başlıyoruz fakat hasta ilacı kestiği anda tansiyon yüksekliği tekrar başlıyor. Hasta ömür boyu bu ilaçları kullanmak zorundadır. Göz tansiyonunun öneminden bahsetmezsek hastaya ömür boyu ilaç kullanmak zor geliyor. Herhangi bir belirtisi olmadığı için hastalar bir dönem kullandıktan sonra sıkılıp bırakıyor. Başlangıçta görme kaybı olmayan hastalarda ilacı bıraktığı günden itibaren görme kayıpları başlıyor. Tabii ilacı kullanmalarını tavsiye edip bırakmıyoruz. Hastayı belirli periyotlarda çağırıp hastalığın seyrine bakıyoruz. İlaç kullanıldığı halde yükselen tansiyonla da karşılaşabiliyoruz. Aynı zamanda hastada ilaçlara karşı duyarlılık ve alerji gelişebiliyor. İlaçtan başka tedavisi de var. Lazer ve cerrahi tedavi de yaptığımız diğer tedavi şekillerinden. Eğer yüksek dozda ilaç tedavisi sonuç vermezse cerrahi müdahaleye başlıyoruz fakat bu durumda da birtakım komplikasyonların gelişmesi mümkün. Tavsiyem şu ki, hastalar erkenden tanısını yaptırsınlar. İlerleyen dönemde hem tedavi zorlaşır hem de görme kaybı kaçınılmaz olur."

        İHA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ