Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Sağlıklı Beslenme 3 organ yağlanıyor 5 hastalık oluşuyor, vücut yağlanması, vücut yağlanmasının nedenleri, beslenme ve diyet hataları

        Ceyda ERENOĞLU / HT Gazete

        Düzensiz ve dengesiz beslenmek, fast-food tarzı yiyecekler tüketmek ve spor yapmamak kilo almaya ve bazı hayati organların yağlanmasına neden oluyor. Karaciğer, böbrek, kalp gibi organların çevresinin yağlanması; ensülin direnci, hipertansiyon, şeker hastalığı ile kalp-damar hastalıklarına yol açabiliyor.

        BEL ÇEVRESİNE DİKKAT!

        Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Neslihan Kurtulmuş, “Vücuttaki yağ durumu hakkında bilgi edinmek için kullanılabilecek birçok yöntem olmakla birlikte pratikte en sık kullanılanlar; bel çevresi ölçümü, bel-kalça oranı, kol derisi kıvrımı kalınlığının ölçülmesi, vücut kitle endeksi değerinin kullanıldığı formüllerle ölçüm ve ‘biolelectric impedance analysis’ tekniğine dayanan tartı aletleriyle ölçümdür” diyor. Bu konuda gereklilik halinde ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi ile magnetik rezonans görüntüleme (MR) tekniklerinden de yararlanılabiliyor.

        Vücuttaki yağlanmanın önemi, bölgesine ve miktarına göre değişiyor. Bu nedenle yağlanmayı tanımlarken çeşitli sınıflamalar yapılıyor. Bu sınıflama ve derecelendirmelerin hastanın yağlanma nedeniyle taşıdığı risklerin değerlendirilmesini kolaylaştırdığı belirtiliyor.

        Doç. Dr. Kurtulmuş, “Yağlanmanın tehlike haline geldiğini gösteren birçok tıbbi veri olmakla beraber, en basit gösterge bel çevresidir. Bel çevresi kadınlarda 80, erkeklerde 94 cm’yi geçtiğinde tehlike çanları çalıyor demektir. Unutulmaması gereken vücut yağının artmaya başladığı sürecin başlangıçtan itibaren önemli olduğudur. Bu durumda başta kalp ve damarlar başta olmak üzere karaciğer ve diğer organların çevresinde yağ birikimi başlıyor” diye konuşuyor.

        RİSK OLUŞTURUYOR

        Bu durum başta kalp-damar hastalıkları, diyabet ve hipertansiyon olmak üzere kanser ve farklı hastalıklara da yol açabiliyor. Vücut yağları, yağ hücrelerinde toplanıyor ve bu hücrelerin vücudun her bölgesinde bulunduğu belirtiliyor. Cilt altı ve kaslarda biriken yağlar genellikle riskli yağ dokusu olarak kabul edilmezken, karın içi bölge ile organlar çevresinde birikenler hastalıklar açısından risk oluşturuyor. Karaciğer, böbrek, kalp gibi organların çevresinin yağlanması; ensülin direnci, hipertansiyon, şeker hastalığı ile kalp ve damar hastalıklarına yol açıyor.

        KİRLİ HAVA BİLE VÜCUDU YAĞLANDIRIYOR

        Vücuttaki yağlanmanın en sık rastlanan nedeni fazla kalori alıp bunu yakamamak olarak bilinse de, aslında durumun daha da karmaşık olduğuna dikkat çekiliyor. Çünkü vücuttaki yağ dokusu artışını belirleyen birçok farklı faktör bulunuyor. Başta genetik olmak üzere farkında olarak ya da olmayarak vücuda giren çevresel faktörler (gıdalar, kozmetikler, her alanda kullanılan plastik yapılı malzemeler, vb) ile havadaki kimyasal kirlilik gibi birçok faktör yağ dokusu artışını değişik mekanizmalarla etkiliyor.

        ERGENLİKTEKİ DİKKAT YETİŞKİNLİKTE SAĞLIK GETİRİYOR

        Doç. Dr. Kurtulmuş “Yağ hücreleri bebeklikten ergenliğin sonuna kadar vücuda giren kalorinin artışına göre depolamak için sayılarını artırır. Erişkin yaştan sonra genelde sayı artmaz. Mevcut hücrelerin kapasitelerinde artış olur. Yağlanmanın önüne geçmek için küçük yaşta önlem almak önemlidir” diyor.

        Ülkemizde 20-25 yıl önce bu kadar çok obez çocuğa ve erişkine rastlanmadığına dikkat çeken Kurtulmuş, bunun nedenini o dönemde hayatımızda fast food olmayışına bağlıyor. Kurtulmuş, yağlanmanın genetik olarak aktarılabilir bir özellik haline geldiğini bilmenin ve gelecek nesilleri korumak adına bugünden önlem almanın herkesin görevi olması gerektiğine dikkat çekiyor.

        TEK TİP DİYET VE BİTKİSEL TEDAVİLERDEN UZAK DURUN

        Vücuttaki yağlanmadan korunmak için yapılan yanlışların başını beslenme hataları çekiyor. İnternette yağ oranını azalttığı iddia edilen çok sayıda diyet listesi ile bitkisel tedavi yöntemine erişilebiliyor ve ciddi sorunlarla karşılaşılabiliyor.

        Bir diğer sorunun estetik kaygı ile sağlığa yönelik kaygı algısındaki fark olduğu belirtiliyor. Uzmanların tıbben yağ dokusu fazlalığı olmadığını ve hastalık riski taşımadığını düşündüğü kişiler, yağ fazlalıkları olduğu düşüncesiyle sağlık merkezine başvurup gereksiz yere ameliyat olabiliyor.

        BAZI HASTALARA İLAÇ GEREKEBİLİR

        YAĞLANMA sorununun çözülmesi için öncelikle düzeltilebilir faktörlere dikkat edilmesi gerekiyor. Bunların başında düzenli ve sağlıklı beslenme ile hareket geliyor. Sorun önlemlere rağmen sürüyorsa doktora başvurulduğunda ek olarak ilaç tedavisi, kesin gereklilik halinde ise bazı cerrahi müdahaleler uygulanıyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ