Türkiye en az alkol tüketiminde Avrupa birincisi

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından Türkiye için hazırlanan raporda, Türkiye’nin alkol tüketiminde Avrupa’daki en düşük orana sahip olduğu; tütün ve alkol kontrolüne ilişkin yapılan yasal düzenlemelerle bu oranın daha da azaltılmasına çalışıldığı belirtildi. DSÖ tarafından Türkiye için hazırlanan “Bulaşıcı Olmayan Hastalıklarda Daha İyi Sonuçlar: Sağlık Sistemi İçin Zorluklar ve Fırsatlar” başlıklı rapor yayımlandı.

Bağımlı mısınız?

1-Alkol kullanmayı kesmeniz gerektiğini hissettiğiniz/düşündüğünüz oldu mu? - a-Evet - b-Hayır

2-Alkol kullanımınız nedeniyle yakınlarınız tarafından eleştirildiğiniz bir sıkıntı yaşadınız mı? - a-Evet - b-Hayır

3-Alkol içtiğiniz için suçluluk hissettiğiniz oldu mu? - a-Evet - b-Hayır

4-Sabah kalktığınızda, " Akşamdan kalmanın" etkilerini ortadan kaldırmak için alkol içme gereksinimi hissettiğiniz oldu mu? - a-Evet - b-Hayır

DEĞERLENDİRME:Bu 4 sorudan ikisine, "Evet" yanıtı verildiğinde, yüzde 95 alkol bağımlılığı sınırları içindesiniz demektir.

Sadece tek bir soruya, "Evet" yanıtı verilmesi bile, durumun bir uzman tarafından değerlendirilip sorunun ciddi boyutta olduğunu gösterebilir.

Genel olarak bağımlılık bir süreç hastalığı olduğu için sürecin mutlaka bir sonu olduğu ve sorunu zaman geçirmed

NOT: Yukarıdaki bulguların her biri madde kullanımının dolaylı bir belirtisi olabilir. Yakınlık durumuna göre doğrudan konuşmaya çalışmak sürecin ilk aşamasıdır. Genelde yakınların yaptığı hata, ilk konuşmada - bağımlılığın kabul edilmesini beklemektir. Oysa bağımlılık hastalığının tedavisini de içine alan önemli aşama; öğrenme ve kabul etmektir. Sürece kılavuzluk edecek bir uzmanla görüşmek ve olanak varsa bir tedavi - programına dahil olmak süreçteki zorlukların aşılmasına yardımcı olacaktır. Bu süreçte en çok gereksinim duyulan şey umuttur.

Son yıllarda alkol tüketiminin artmasına rağmen, küresel ortalama ile karşılaştırıldığında halen düşük olduğu belirtilen raporda, alkolün sebep olduğu hastalıkların; obezite, tütün gibi engellenebilir risk faktörlerinin sebep olduğu hastalıklar ile karşılaştırıldığında Türkiye’deki tüm hastalık yükünün küçük bir kısmını oluşturduğu ifade edildi.

Raporda, alkol tüketiminde Türkiye’nin kişi başı yılda 1.5 litre ile Avrupa’daki en düşük orana sahip olduğu vurgulanarak, ülke nüfusunun yüzde 83’ünün hiç alkol kullanmadığının altı çizildi.

Karaciğerinizi ne kadar tanıyorsunuz?

İlk önce olarak bitkisel takviyelerden bahsetmek gerek. Milk thistle, filantus niruni bitkisi, hindiba ve enginar hapları, soya, lesitin özleri gibi maddeler karaciğer sağlığına yardımcı özellikler içerir.

Ayrıca aloe vera ve doğal B vitamini de karaciğere yardımcıdır.

İkinci olarak da bitkisel çaylar önemlidir.

Her gün, yarım çay kaşığı zerdeçal, 1 tatlı kaşığı rezene tohumu, küçük bir tutam kurtpençesi, irice bir tutam hindiba ve 6-8 adet dut kurusundan hazırlanan çaydan 2-3 fincan içerek karaciğerinizi destekleyebilirsiniz

Üçüncü destek de baharatlardır.

Arı poleni, toz zerdeçal, taze nane ve nöbet şekeri karaciğer için yararlıdır.

Sabah, akşam bir tatlı kaşığı balla bir çay kaşığı toz zerdeçalı karıştırıp macun haline getirip yutmak toksinlerin atılmasına yardımcı olur.

KARACİĞERİ OLUMSUZ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Yüksek kalorili ve yağlı yiyecekleri sık sık tüketmek. - Kahve içmek. -

Alkol, sigara kullanmak. - Yoğun trafik.

Sık ilaç kullanmak. - Düzensiz beslenmeye bağlı kilo alıp vermek.

Hareketsizlik. -

Dikkat... Dikkat!

Kötü beslenmeyle doğru orantılı gelişen kabızlık, karaciğerin toksinleri atmasını engelleyen önemli bir rahatsızlığa neden olur.

Sağlıklı bir beslenme için, hormonlu gıdaları fazla tüketmemek, kızartma ve aşırı yağlı yiyeceklerden uzak durmak, kaynar yiyeceklerden kaçınmak, öfkeliyken yemek yememek,

Acılı baharatları fazla tüketmemek, çok hızlı yemek yememek, lokmaları iyice çiğnemeden yutmamak, yemek sırasında aşırı miktarda çok soğuk veya çok sıcak sıvı almamak gerekir.

Sağlıklı bir karaciğer için müsli, buğday ezmesi, kayısı kompostosu dut ve dut kurusu, bal, arı sütü, soya fasulyesi, zeytinyağı,

Yeşil lifli yapraklı sebzeler, enginar, bakla, sebze çorbası, limonata, üzüm hoşafı tüketebilirsiniz...

YARARLI AMİNOASİTLER: L-Lysine, L-Proline, L-Asparagine) ve bir enzim olan (Choline Bitartrate).

SAĞLIKSIZ KARACİĞERİN NEDEN OLDUĞU RAHATSIZLIKLAR

* Kronik yorgunluk - * Sabah uykudan zor uyanma

* Yemek sonrası halsizlik - * Depresyon

* Sebepsiz sinir - * Mide bulantısı -

* İshal - * İştah azlığı - * Hazım güçlüğü

* Vücudun belli bölgelerinde özellikle göbekte yağ birikmesi - * Kabızlık

* Kas ağrıları - * Baş ağrısı -

* Unutkanlık - * Konsantrasyon eksikliği -

* Sık sık hastalanma - * Ciltte kuruma

* Kaşıntı

KARACİĞER DÜŞMANI DUYGULAR: - - Öfke, kin, nefret, kıskançlık, aşırı korku...

DETOKS ÇAYI

MALZEMELER: - 1 büyük bardak alkali su - 1 adet enginar yaprağı

1 tutam hindibağ - 3-4 granül (fazlası toksiktir) lavanta - 1 tutam devedikeni

HAZIRLANIŞI: - Bütün malzemeyi 1-2 dakika kaynatın. 4-5 dakika demleyin. Ilınınca içine 1 tatlı kaşığı bal ve bir dilim taze limon ekleyerek için.

40 GÜNLÜK ENGİNAR KÜRÜ

MALZEMELER: - 7-8 litre su - 6-7 adet enginar (hem göbeği hemde çanak yaprakları) - 1 büyük bağ taze hindibağ

1 çorba kaşığı lavanta - 6 çorba kaşığı toz zerdeçal - 2 limonun suyu

HAZIRLANIŞI: - Tüm malzemeyi 10 dakika kadar kaynatın. Ilınınca süzüp serin bir yerde saklayın. - İçerken yarım bardak karışımın üzerine yarım bardak da su ekleyin. 1 tatlı kaşığı bal koyup 40 gün sabah-akşam bir bardak için.