Galatasaray'ın şampiyonluk öyküsü / 3. bölüm

...Abdurrahim Albayrak ile Ali Dürüst ile yaptığı son görüşmede, daha önce bir stoper istemesine rağmen, “Canınızı sıkmayın. Alamıyorsak, bu takımla da şampiyonluğa oynarız” diyerek fedakarlık yapmıştı...

Aslında Hamzaoğlu’nun kafasındaki tek isim Akhisar’dan eski öğrencisi Uğur Demirok’tu. Ancak eski kulübüne saygısızlık yapmamak ve oyuncunun kafasını karıştırmamak için devre arasına kadar beklemenin faturasını, Uğur’u Trabzon’a kaptırarak ödedi.

Uğur Demirok, 5 Ocak’ta eski hocasını nikah şahidi olması için düğününe çağırmıştı. Hamza hoca orada Uğur’a müjdeyi vererek, “Seni transfer etmek istiyoruz” dedi. Ancak çok geç kalmıştı...

Uğur, özür dileyerek, “Hocam sizinle tekrar çalışmayı çok isterim biliyorsunuz. Keşke daha önce söyleseydiniz, çünkü Trabzon’a söz verdim. Düğünden sonra da imza atmaya gidiyorum” dedi.

Oyuncusunun verdiği söze sadık kalmasıyla gurur duyan ancak onu kaçırdığı için de çok üzülen Hamzaoğlu, Uğur’u tebrik etmekle yetindi. Böylece devre arası transferi de tamamen kapanmış oldu.

BOŞA HEVESLENME JUVE

G.Saray’ın devre arasındaki en büyük sıkıntısı Wesley Sneijder’dı... Ünal Aysal’ın sözleşme uzatma sözünün yerine getirilmesi için sık sık yeni yöneticileri arayan menajeri Guido Albers, Juventus’un randevu istediğini ve yetkili bir avukatla İstanbul’a geleceklerini söyledi...

Albers, avukatı ile İstanbul’a geldiğinde sadece HABERTÜRK’ün görüntülemeyi başardığı gizli görüşme önce Arena Stadı’nda sonra da Etiler’deki bir İtalyan restoranında devam etti. Albers, Juve’nin 10 milyon Euro gibi bir rakamı gözden çıkarılabileceğini söylüyordu.

Albayrak ve Dürüst kararlıydı, “Satmayı düşünmüyoruz. Çok istiyorlarsa kontratındaki 20 Milyon Euro’yu getirsinler’ dediler. Bu esnada başkan Duygun Yarsuvat aradı ve “O menajere söyleyin. Sneijder’dan memnunuz. 20 Milyon Euro’yu getirseler de istemeyiz” diyordu...

SORUN ALANYA’DA ÇÖZÜLDÜ

Sneijder meselesini çözmeye kararlı olan Albayrak ve Dürüst, Alanya kampında yıldız oyuncuyla bir görüşme yaptı. İkili, “Seni asla satmayı düşünmüyoruz. Bu takımın yıldızısın. Herkes seni çok seviyor. Biliyoruz, verilmiş bazı sözler var...

...Biraz sabırlı olabilirsen, seçim sonrası mutlaka mukavele yapılacaktır. Sen sadece şampiyonluğa odaklan ve gerisini düşünme” diyerek garanti verdiler. Sneijder bu görüşmede tamamen ikna edilirken, ikinci yarıdaki futboluyla da bunu kanıtladı.

- MAÇLARA GİTME ÖLÜRSÜN - ASIL GİTMEZSEM ÖLÜRÜM

G.Saray’ın Alanya’daki devre arası kampı, Burak ve Semih’in sakatlıkları nedeniyle kabusa dönüşmüştü. İstanbul’a dönüş yolculuğu sırasında Abdurrahim Albayrak da rahatsızlanmış, tedavisi için uçak Alanya pistinde bir süre bekletilmişti.

İstanbul’a döner dönmez müşahede altına alınan Albayrak’a doktoru çok açık konuştu: “Artık maçlara gitme, yoksa ölürsün...” Albayrak’ın cevabı ise şu oldu; “Asıl maçlara gitmezsem o zaman ölürüm doktor!..”

ARENA’DA DİŞLERİ DÖKTÜREN GECE!

Bazı maçlar vardır ki, önce devre arasında soyunma odasında kazanılır... Hamza Hamzaoğlu ile birlikte bu sezon sıkça yaşandı aslında bu manzaralar... Hele ilk yarıda Arena’da oynanan bir Mersin maçı vardı ki, stresten ağzındaki tüm protez dişleri dökülen Abdurrahim Albayrak hastanelik olmuştu...

Nasıl olmasın ki? Nefes kesen maçta G.Saray, iki kez yenik duruma düşmüş, pes etmemişti... Umut’un attığı golle rakibini 3-2 yenmeyi başarmışlardı. Ama bana göre bu maç aslında, 2-1 yenik durumda girdikleri devre arasında, yani soyunma odasında yaşananlarla kazanılmıştı...

‘HAKEMLE OYNAMAYIN’

Hamza hoca soyunma odasına yenik durumda giren oyuncularına şöyle bir baktı ve “Biz bu maçı kazanacağız arkadaşlar. Hakemle oynamayı bırakın ve işinize konsantre olun” dedi.

Yaptığı motive edici konuşmayla oyuncularını ikinci devre için sahaya gönderen Hamza hoca haklıydı. G.Saray kazanacaktı... O müthiş maçta akıllarda kalan iki oyuncu ise galibiyet golünün asistini yapan Sabri ve kayarak iki kritik pozisyonu kesen Hakan Balta olmuştu...

‘SANA OYNAMA DEMEDİM Mİ BURAK?..’

Alanya kampında sakatlanan Burak Yılmaz, sezonun ikinci yarısındaki Rize maçında mutlaka oynamak istiyordu. Adelesindeki yırtığa, doktorların uyarısına rağmen sadece 8 günlük tedavi ile son idmana çıktı ve ‘İyiyim’ dedi. Hamza hoca da küstürmemek için 18 kişilik maç kadrosuna aldı. Buraya kadar kabul edilebilir bir durumdu. Ancak sonrası büyük hata oldu...

78’de 2-0 öndeyken, Burak’ı oyuna alan Hamza hoca, hayatının en büyük pişmanlıklarından birini yaşayacaktı. 3 dakika sonra ilk deparında yere yığılan golcü oyuncu gözyaşları içinde sahayı terk etmeye hazırlanırken, yanına gelen yakın arkadaşı Selçuk İnan şöyle bağırıyordu; ‘Sana oynama demedim mi Burak?’.

‘EL FRENİ ÇEKİLİ UNUTULMUŞ!’

Hamza hoca o günlerde kendisine sorulan ‘G.Saray’ı nasıl bu kadar kısa bir sürede bu duruma getirdiniz?’ sorusuna şu yanıtı veriyordu... “Araba aynı araba... Otobana çıkmış gidecek ama el freni çekili unutulmuş. Biz ona müdahale ettik. Çocuklar üzerlerindeki yükten, baskıdan kurtuldular”...

İLK DERBİDE BEŞİKTAŞ ZAFERİ

Hamzaoğlu üst üste elde ettiği galibiyetlerle kısa sürede G.Saray’ı zirveye taşımayı başarmıştı. Başkent’te oynanan G.Birliği beraberliği sonrası ilk puan kaybı yaşanırken, Hamzaoğlu maçtan sonra yaptığı, “Değişiklikte geç kaldım. Hatalıyım” itirafı ile ezberleri bozmuştu.

Oyuncularıyla müthiş bir frekans yakalayan Hamzaoğlu’nun ilk ciddi sınavı, ilk yarının son maçı olan Beşiktaş derbisiydi. Herkes genç hocanın bu maçtan nasıl bir sonuç alacağını merak ediyordu. G.Saray ezeli rakibini Olimpiyat Stadı’nda 2-0’lık skorla devirerek puanları eşitlemeyi başardı.