Burak Yılmaz: Türkiye'den teklif vardı ama dönmeyeceğim

İşte Galatasaray'ın eski golcüsünün gündem olacak açıklamaları:

"Galatasaray'da 3.5 seneye her şeyi sığdırığımı düşünüyorum. Çok sevindim, üzüldüm, ağladım ve bu süreye başarılar sığdırdım.

Asıl vedayı Osmanlıspor maçında yaptım. Taraftarların Sivas maçında bana tepksi olmuştu. Ondan önceki 1 ay zaten sakatlıklarla boğuşuyordum. Bir an önce dönmek için uğraşıyordum. Ufak bir sıkıntı sanıyorlar. Sivasspor maçında Sneijder'e pas atmıştım, Sneijder topu ayağından kaçırmıştı ve bana tepki olmuştu. Ben de karşılık vermiştim tutamayıp kendimi. Vermemem gerekiyordu. Sonra gol attım. 4. yıldızı gösterdim, nasıl kazandığmızı hatırlatmak istedim. Ondan sonra tepkiler vardı.

GALATASARAY'DAN AYRILMA ZAMANI GELDİ DEMİŞTİM
Hem İtalya'dan hem İngiltere'den teklifler vardı. Biri West Ham, biri de İtalya'dan da. Sivas maçında ayrılmaya karar verdimi. Menajerime Galatasaray'dan ayrılma zamanı geldi demiştim. Osmanlıspor açındaki sevinç tamamen spontane gelişti. İçimden gelen bir şeydi. O Galatasaray'dan ayrılmamın simgesiydi. Sadece taraftarlara bağlamamak lazım ayrılışı. Galatasaray yönetimini eleştirmemek lazım ama bir futbolcunun ayrılması sadece tek taraflı olmaz. Satmayı uygun gördüler. Galatasaray'dan yola çıkmıştım. Yararımın olduğunu düşünüyorum takımıma. 8 milyon euro ile katkı sağladım.

Bana bonservisimi açıklayan başkanım ve yönetim kurulumuz. West Ham'ın teklfi o kadar yüksek değildi. Sezon başında yüksekti ama Hamza hocamız vermeyeceğini söyledi. Giderken de para kazandırığım için mutluyum. İz bıraktığımı düşünüyorum, çok mutuyum. Herkesle halen görüşüyorum.

KAL DİYEN OLMADI
Annem babam kal dedi bana. Galatasaray'dan kal diyen olmadı. Ben kimseyi dinlemem bir karar verdiğim zaman. Çok zor karar veririm, kararsızımdır. Karar verince geri dönüşü olmaz. Bana o koşullarda kal diyen birisinin olacağını düşünmüyorum. Levent Nazifoğlu geçen maça gittiğimde çok sıcak davrandı.

Transfer sürecinde ya İngiltere ya İtalya'ya gidiyordum. Çin ligine gitmek istemiyodum ama benimle yüz yüze konuşmak istediler. Bana hayır diyemeyeceğim bir teklif yaptılar, düşünmeme bile fırsat vermediler. Gösterdikleri sevgi ve saygı, aileme gösterdikleri sevgi ve saygı beni çok mutlu etti.

Mustafa Denizli'nin bana verdiği güven ve bana kendimi iyi hissettirmesi her hocada yaşamadığım bir durumdu. Benim odama geldi kamptayken. Tedrigindim sakatlık nedeniyle. 'Tedirgin görüyorum seni, iyi değilsin' dedi. Hocam bana 'O sandalyeyi al otur ceza sahasına çünkü her maçta sen oynayacaksın ne zaman istersen çıkarsın' dedi.

4. yıldızdan sonraki 4 ay hocamla çalıştığım dönem kendimi en iyi hissettiğim dönemlerdi. Konya maçında oynamadım. Hocaya veda ederken zorlanmıştım. Şenol Güneş, Mustafa Denizli ve Fatih Terim gibi Türkiye'nin en büyük 3 hocasıyla çalışmak nasip oldu. O üçünün bendeki etkisi hiç tartışılmaz.

Gitme vaktimin geldiği Konya maçında locada ağladım. Tutamadım kendimi. İçime ateş düştü. Güzel bir anıydı. Ben çok duygusal bir insanım vedalar bana göre değil. Kendimi ayrıcalıklı görmüyorum. Böyle bir yapım yoktur. Daha güzel daha iyi bir veda olabilirdi. Kulübüme kırgın değilim. İsimler gelir gider. Hizmet ettik ve bitti. Asla kırgın değilim.

SENİ İSTEMİYORUM DEDİ
Galatasaray'dan da ayrılmak istemiyordum. Büyük konuşmak istemiyorum ama Türkiye'ye kesinlikle dönmeyeceğim. Türkiye'den teklif vardı ama dönmeyeceğim. Şenol hocamla yemek yedim evet ama onunla ilk kez görüşmüyorum ki. Onun benim kariyerimdeki etkisi tartışılmaz. Ben ona her zaman danışırım. Hocam bana transfer teklifi yapmadı. Seni istemiyorum dedi, işin şakası tabi bu.

Onunla dertleşmek çok önemli, kafa olarak seni resetleyen bir insan. Ona Türkiye'ye dönmek istemediğimi söyledim. 1 sene sora dönmek için gitmedim. Zaman zaman kırıldım, kızdım ama Türkiye'ye dönersem aynı şeyleri yaşayacağımı biliyorum.

14 maçta 11 gol attım orada. Sakatlık olmazsa iyi bir sezon geçirmek istiyorum. Orada takım arkadaşlarım beni kral diye çağırıyor. Yilmaz diyorlar bir de. Tercümanım var orada. Sıkıntımız yok. Bize Arda gibi gelen yok tabii ki ama Arda'nın yaşama tarzı o.

Çin Ligi seviye olarak Türkiye Ligi'ne yaklaşabilir. 1-2 sene sonra üst sıralara çıkabilir. Biz içeride her maçımızı 65 bin kişiye oynuyoruz. O gün seyirci gelmediyse 50 bin kişiye oynuyoruz. Çin'de iyi ve yetenekli oyuncular var.

Beni Çin'den transfer edecek bir takım görmüyorum. Beni Türkiye'den izlemeye gelen bir teknik direktör olmadı. Bizim hocalarımızın hepsi biliniyor orada. Onların bizi takip ettiğini yüzde yüz biliyorum. Çince öğrenmeyi dşünmüyorum. Onlar bile kendilerini zor anlıyor, bir sürü lehçe var.

Çin'de iyi ve yetenekli oyuncular var. Ben Türkiye'den Çin'den transfer edecek bir takım görmüyorum. Beni Türkiye'den izlemeye gelen bir teknik direktör olmadı. Bizim hocalarımızın hepsi biliniyor orada. Onların bizi takip ettiğini yüzde yüz biliyorum. Çin'de bizim oyuncularımızla ilgili, hocalarımızla ilgili sorular soruyorlar, ben de gereken cevapları veriyorum. Çince öğrenmeyi düşünmüyorum. Onlar bile kendilerini zor anlıyor, bir sürü lehçe var.

Bizim Fatih hocamızla hiçbir zaman iletişimsizliğimiz olmadı. Bize bağırır, çağırır ama biz ona hiçbir zaman karşı gelmedik. Hollanda'yı saf dışı bırakıp direkt gittik. O platformda Türk bayrağının dalgalanması çok önemliydi. Kesinlikle o turnuva bizim için iyi değildi. Hoca da belki bizi hazır görmedi. Fatih hoca biz senelerce tanıyor bunu dile getirmiştir. Yüzde yüz haklıdır.

Ben bir arkadaşımın açığını gördüğüm zaman onu örtbas etmeye çalışırım. Onu uyarmaya çalışırım. Bizi basın önünde o kadar eleştirmenin yeri ve zamanı doğru değildi. Bizi yerden yere vurmak doğru değildi, o maçlar sırasında. Hocaya da yansıyordu bu. O dönemde futbolcuların çok üzrine gidildi, harap oldular. Şampiyon sonrasında da hocamız çok eleştirildi. Biz severken de döverken de ortayı bulamıyoruz. Hatayı görüp o zaman örtbas edebilirlerdi. Kimsenin önünde eğilecek hata yapmadık.

DETAYLAR BİRAZDAN...

SADECE GALATASARAY'A DÖNERİM
Eğer bir gün Çin'den dönersem Galatasaray da isterse sadece Galatasaray'a dönerim.

Trabzon'dan ayrıldığım zaman tepkiler almıştım oraya maça gittiğimde. Trabzon'a stat açılışına gitmek istiyorum davet geldi ama biraz çekiniyorum. Beni Akyazı Stadı'nın açılışında görmek istemeleri beni çok mutlu etti. İnşallah ben de Pazar günü orada olmak istiyorum.

PENALTI DEĞİL FRİKİK
3-3 biten Beşiktaş maçında Escude ile olan o pozisyon kesinlikle faul. Bana faul yapmasa Escude düşer mi? Bu pozisyonda kendimi yere atmıyorum. Yüzde yüz faul; içerideyse Burada pozisyon dışarıdaymış. Penaltı değil frikik. Escude bana dokunmasa düşer mi? 87-88. dakikada 3-3 olunca tepki gösterdiler. Bundan sonra abartı oldu. Kendimi atmış olduğum zamanlar olmştur. Olmuyor değil. Son zamanlarda böyle şey olmadı.

Bu pozisyondan sonra yapıştı üzerime. Bence video hakem uygulaması olmamalı. Futbolun güzelliği burada çünkü. Ne yorumculara ihtiyaç var, ne başka şeye ihtiyaç var o zaman bu teknoloji ile. Kendimi atmayla hata yapmışımdır. İnsanlar bu Escude pozisyonunun ardından üzerime gelmiştir.

Ersan Gülüm ile görüşüyorum. Galatasaray çok eleştiriliyor ama liderle 3 fark var arasında. Beşiktaş şampiyonluğun favorisi. Fenerbahçe Beşiktaş'ı yenseydi farklı olabilirdi ama bir de Antalyaspor'a yenilince şansı azaldı. Şampiyoluk yarışı Beşiktaş ve Galatasaray arasında geçer. Beşiktaş'ın favori olduğunu düşünüyorum.

Söylediğimiz şarkı (Sarı çizmeli Mehmet Ağa) Arda ve Selçukla bir araya gelince her zaman söylediğimiz bir şarkı. Bir mesaj değil, asla. Barış Manço'yu çok dinleriz. Fatih hoca bir sürpriz daha yapmaz diye düşünüyorum. Sürpriz beni çağırması ise, beklerim tabii ki"