Ankaragücü şampiyon oldu... Diriliş destanı!

GAZETE HABERTÜRK / Ali ÖCAL

Ankaragücü’nün ‘100’ncü Yılında Şampiyonluk’ parolasıyla çıkılan yolculuğun hüsranla sonuçlanmasının ardından, önce Spor Toto Süper Lig’e veda etmesi, bir sezon sonra da PTT 1’nci Lig’den düşmesi camiada çok büyük sıkıntılar yaşanmasına neden olmuştu. Spor Toto 2’nci Lig’de 3 sezonda verilen mücadele Ankaragücü’ne aradığı mutluluğu ve huzuru bir türlü getirmemişti.

En son 2015-2016 sezonu 46 puanla 9’uncu sırada büyük bir hayal kırıklığı ile tamamlanmıştı. Bu kötü sonuçlar Ankaragücü’ne gönül bağı olanları büyük endişeye sevk ediyordu. 2016-2017 sezonu öncesi Ankaragücü’nde derin bir sessizlik hakimdi. Bir taraftan da Başkan Mehmet Yiğiner ve arkadaşları hummalı bir çalışma içindeydi. Haziran ayının ortası geldiğinde yeni sezonun ilk sinyalleri gelmeye başladı.

TAKIM İSMET TAŞDEMİR’E EMANET EDİLDİ

Başkan Mehmet Yiğiner, 2016-2017 Sezonu’nda takımı geçmişte Ankaragücü forması giymiş bir isme teslim ettiklerini açıklıyordu. Ankaragücü’nün yeni teknik direktörü İsmet Taşdemir olmuştu. Taşdemir, 2000-2001 ve 2001-2002 sezonlarında Ersun Yanal’ın çalıştırdığı ve Ankaragücü’nün en başarılı olduğu dönemlerde forma giymişti. Genç teknik adam imza töreninde, “Bildiğim, tanıdığım, futbol oynadığım bir camiada görev yapmak benim için büyük onurdur. Bizden neler beklendiğini çok iyi biliyoruz” diyerek çok kısa bir konuşma yapıp, şampiyonluğa oynayacaklarının ip ucunu vermişti. İsmet Taşdemir’le birlikte yardımcı antrenörler Cem Yanık, Hakan Dolutaş, Göksel Gençer (Kaleci Antrenörü), Niyazi Güney (Skaut), İrem Özdemir’in de (Analiz) mesaileri başladı. Bu arada da transfer çalışmaları devam ediyordu. Geçen yıldan elde Onur Atasayar, Mehmet Taşçı, Orhan Evci, Adem Sağlam, Ömer Bozan, Harun Aydın, Enes Kubat, Muhammed Gönülaçar, Mustafa Öztürk gibi oyuncular kalmıştı.

TRANSFERDE HAREKETLİ GÜNLER YAŞANDI

Beştepe'de yoğun bir transfer çalışması yaşandı. Başkan Yiğiner, transfer yasağını kaldıracaklarını taahhüt ederek yeni transferlere başladı. İmza atan isimler arasında Gençlerbirliği ve Fenerbahçe’de forma giyen Mersin İdman Yurdu’ndan alınan Serkan Balcı’nın olması büyük heyecan yarattı. Sarı-lacivertli takıma yeni katılan isimler arasında Sezgin Coşkun, Onur Bayramoğlu (Eskişehirspor), Emrah Tuncel (Şanlıurfa), Alihan Kubas, Hurşit Taşcı (İstanbulspor), Ferhat Çulcuoğlu, Emre Şahin (Buca), Erhan Şentürk, Cenk Kaplan (Kocaeli), Emre Koyuncu (Tarsus İdman Yurdu), Murat Yılmaz (Altınordu), Ahmet Yazar (Dardanel), Muharrem Cengiz Ozan (Bandırma), Orhan Gülle (Sivasspor), Metin Aydın (Etimesgut Belediyespor) gibi oyuncular vardı.

SEZON HAZIRLIKLARI İÇİN ADRES ERZURUM

Sezon hazırlıkları için Erzurum Palandöken seçildi. Burada güç depolayan İsmet Taşdemir ve öğrencileri ikinci etap çalışması için Kızılcahamam’ın yolunu tuttu. Taşdemir, mücadele edecekleri ligin zorluklarından bahsedip, yine satır aralarında, “Biz şampiyon olmaya mecburuz” diyerek takımından memnuniyet sinyalleri veriyordu.

GEÇEN SEZONUN AĞIR FATURASI VE AFYON'UN UĞURU

Yeni sezon öncesi hiçkimsenin aklına 24 Nisan 2016 tarihinde Amed Sportif ile oynanan maçta yaşananlar gelmiyordu. Ankaragücü’ne 3 maç seyircisiz, 2 maç da tarafsız sahada oynamak üzere 5 maç ceza verilmişti. Camiada öyle mutluluk rüzgarları esiyordu ki, kimse bu cezaları dert etmiyordu. Ankaragücü sezonun ilk maçını cezası nedeniyle Afyon’da oynadı. Aydın 1923’ü Harun Aydın ve Enes Kubat’ın golü ile 2-0 yenerek, sezona 3 puanla ‘merhaba’ dedi.

İlk deplasman galibiyeti ligin 2’nci haftasında Kırıklarelispor‘u Ömer Bozan’ın 2 golü ile 2-1 mağlup edilerek elde edildi. Tarafsız saha cezası için Afyon, Ankaragücü’ne uğurlu gelmişti. Ligin üçüncü maçında Karşıyaka, Afyonkarahisar Stadı’nda oynanan maçta Ankaragücü taraftarlarının büyük desteği ve Murat Yılmaz’ın golü ile 1-0 mağlup edildi. 3 maçta 3 galibiyet alan Ankaragücü’nde mutluluk rüzgarları esmeye başladı. Ertesi hafta çıkılan İnegöl deplasmanında Ömürcan’ın golüne engel olunamayınca sezonun ilk yenilgisi yaşandı.

KAYBEDİLEN PUANLAR 'NELER OLUYOR' DEDİRTTİ!

Liderlik lik morali ile 19 Mayıs Stadı’nda ikinci seyircisiz oynama cezası olan maçta Niğde Belediyespor’u Erhan Şentürk golü ile 1-0 mağlup edilerek yola devam ediliyordu. Bu maçın ardından Sarıyer deplasmanından 3-2’lik galibiyetle seri devam etti. Bu arada liderlik koltuğu bu hafta sonunda Gümüşhanespor’a geçti. Eyüpspor’u Muharrem Ozan ve Erhan Şentürk’ün golleri ile 2-0 yenen Ankaragücü, 5 maçlık cezasını tamamlayarak 11’inci haftada ilk kez 1461 Trabzonspor maçında taraftarıyla buluştu. Stadı tıklım tıklım dolduran taraftarlarını Ankaragüçlü futbolcular, rakiplerini 6-2 gibi sezonun en farklı mağlubiyetini tattırarak ödüllendirdi.

Gümüşhanespor’dan liderlik koltuğu geri alındı. Bu sevinç fazla sürmedi. Menemen Belediyespor’a deplasmanda 4-3 mağlup olan İsmet Taşdemir ve öğrencileri liderlik koltuğunu bir kez daha Gümüşhanespor’a kaptırıyorlardı.

Başkent Derbisi’nde BUGSAŞ Spor, Muharrem Ozan’ın golü ile 1-0 mağlup edilip moral bulundu. Gümüşhanespor ile girilen amansız yarışta, bir Ankaragücü, bir Karadeniz ekibi zirveye çıktı. Başkent ekibi, ilk yarıyı ise Hatayspor beraberliği ile averajla ikinci sırada tamamladı.

DÖNÜM NOKTASI GÜMÜŞHANE

Ankaragücü’nün şampiyonluğundaki en önemli dönüm noktası Gümüşhanespor maçıydı. Çıkan olayların damga vurduğu maçta Ankaragücü rakibine yenilse de havaalanında binlerce taraftarı karşılayıp bağrına bastı.

Ankaragücü, 22’nci hafta deplasmanda Gümüşhanespor’la oynayacağı maçı kazanıp, hemrövanşı alıp, hem de şampiyonluk yolundaki tek rakibi ile arasındaki puan farkını açmak istiyordu. Ama evdeki hesap çarşıya uymamış, maçın önüne geçen birçok olay mücadeleye damga vurmuştu. Gümüşhane Valisi, Belediye Başkanı ve Milletvekilerinin, maçın hakemini etkileyecek tavırları maça gölge düşürmüştü. Ankaragücü sahadan 2-1 mağlup ayrılıp, liderliği Gümüşhane’de bırakıyordu. Maç sonunda çok büyük olaylar yaşandı. Bu maçın ardından binlerce Ankaragücü taraftarının hava alanına akın edip, futbolcuları bağrına basması ile büyük bir kenetlenme oldu. Bu maçın ardındanyapılan açıklamalarda, kentin tüm dinamikleri Ankaragücü’nün yanında olduklarını belirtti. Teknik direktör İsmet Taşdemir, yaşananlar karşısında, “Gümüşhanespor maçı sonrası yaşadığımız dayanışma ve birliktelik bizi şampiyon yapacak” dedi. Bumaçın ardından oynanan Tokatspor maçında 19 Mayıs Stadı’nda birçok kişi nerede ise kalpten gidecekti. Ferhat Duman’ın 34’ncü dakikada penaltıdan attığı golle konuk ekip 1-0 öne geçti. Ankaragücü bu gole 89’ncu dakikada Erhan Şentürk’ün penaltı golü ile cevap verip, sahadan 1-1 berabere ayrılıp 2 puan bırakıyordu. Bu maçtan sonra Ankaragücü, Niğde Belediyespor’u deplasmanda 1-0, Sarıyer’i evinde 2-0, Eyüpspor’uda deplasmanda 3-0 mağlup edip, lider Gümüşhanespor’a “Daha bu iş bitmedi” mesajı gönderiyordu.

27. HAFTADA TEKRAR LİDER

Ankaragücü, ligin 27’nci haftasında Etimesgut Belediyespor’u Erhan Şentürk’ün golü ile 1-0 yenerek liderlik koltuğunu bir daha bırakmamak üzere geri alıyordu. 1461 Trabzonspor maçından galibiyetle dönülmesi, BUĞSAŞ Spor’la oynanan ve istenmeyenolayların yaşandığı maçın 1-1 sonuçlanması Gümüşhanespor’un şampiyonluk iştahını bir kez daha kabarttı. Şampiyonluğu 31’nci hafta oynanan Tuzlaspor maçı belirledi.

Bu maçta 80’inci dakika 0-0 beraberlikle geçildi. 83’nci dakikada Tuncay’la konuk takım 1-0 öne geçtiğinde 19 Mayıs Stadı’nda müthiş bir sessizlik oldu. Bu gole 87’nci dakikada Enes Kubat’la cevap verilince tribünlerden takıma büyük bir destek geldi. 90’ıncı dakika Kenan Özer’in golü, “Bu takımın şampiyonluğunu hiçbir güç önleyemez“ dedirtiyordu. Ankaragücü, Kastamonu deplasmanına şampiyonluğunu ilan etmek için giderken, binlerce futbolsever de bu şehre akın ediyordu. Ziya Doğanve öğrencileri bir kez daha Ankaragücü’ne çelme takıp, sahadan 1-0 galip ayrılarak, şampiyonluk turu atmalarına izin vermiyorlardı.

25 BİN TARAFTAR KAYSERİ'YE AKIN ETTİ

Ankaragücü şampiyonluk turunu Kayseri’ye bırakmıştı. Ligin 33’ncü hafta maçı içintüm Ankara seferber olmuştu. Sabahın ilk ışıkları ile yola koyulan yaklaşık 25 bin taraftar, Kadir Has Stadı tarihinin en renkli görüntülerine imza attı. Erciyesspor’u 4-1 yenen Ankaragücü, nihayet şampiyonluğunu ilan etti.

ANKARA VALİSİ ERCAN TOPACA: GURUR YAŞATTILAR

Ankara'yaşampiyonluk gururu yaşatan Ankaragücü’nün yönetici ve sporcularını kutlayan Vali Topaca, “Evrensel kültürün bir parçası olarak farklı insanları birleştiren, dünya barışına katkı sağlayan çok önemli etkinlikler bütünü olan spor,ülkelerin prestijini yükselten, ülkeleri ve şehirleri en iyi tanıtan faaliyetlerden biri haline gelmiştir. Her yaştan insanın ilgisini çeken en önemli spor faaliyetlerinden birisi de hiç kuşkusuz futboldur. Bu anlamda ilimizin en köklü futbol takımlarından biri olan Ankaragücü Spor Kulübü de Ankaralı hemşehrilerimizin sevgi ve teveccühünü kazanmış bir kulüptür. Son olarak Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup’ta şampiyonluğunu ilan eden ve TFF 1. Lig’e yükselerek Ankaralılara bu gururuyaşatan Ankaragücü Spor Kulübünün değerli yöneticilerini ve sporcularını tebrikediyor ve başarılarının devamını diliyorum” ifadelerini kullandı.

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI GÖKÇEK: HERKES FEDAKARLIK YAPMALI

1. Lig’e çıkan Ankaragücü’nü kutlayarak, başarılar dileyen Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, “Ankaragücü için herkesin fedakarlık yapması lazım” diye konuştu.

Dilvin KAYGUSUZ

Dünyada şampiyon olmayan tek başkentin Ankara olduğunu hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, "Biz şampiyonluğa susadığımız için yıllarca hep bu hayalle yattım, kalktım. Şimdi, elbirliğiyle Ankaragücü'nü daha iyi bir noktaya götürmek istiyoruz. Ancak böyle bir işin devamlı olabilmesi için ekonomik olarak altyapının iyi olması ve uyumlu bir kadro tarafından yönetilmesi kesinlikle şarttır" diye konuştu.

Kendisinin Ankaragücü için her türlü fedakarlığa hazır olduğunu ve herkesin fedakarlık yapması gerektiğini ifade eden Gökçek, "Ancak şartlarım var. Mehmet Yiğiner değerli bir arkadaşımızdır, şampiyonluk için büyük bir çaba sarf etti. Kendisine teşekkürlerimi sunuyorum. Ancak kaldırılacak yük ağır bir yüktür vebu yükü yeni yönetimle devam ettirmek lazım. Ben bu konuda Mehmet Yiğiner'in Ankaragücü'ne her türlü fedakarlığı yapacağına inanıyorum"ifadelerini kullandı.

100 MİLYON TL GELİR

Ankaragücü yönetimi ile görüşeceklerini ifade eden Melih Gökçek, Mehmet Yiğiner’lebirlikte kulübün onursal başkanı olmayı, yeni bir yönetim oluşturmayı ve daha önceyaşanan sıkıntıların yaşanmaması için üye sayısını kendisinin belirlemek istediğini ifade etti. Gökçek, “Ankaragücü’nün yıllık geliri birinci sene içerisinde 50 milyon TL’ye, ikinci sene içerisinde 100 milyon TL’ye çıkarılacak. Taraftar gruplarına semt parklarında Ankaragücü taraftar lokalleri yapılacak. Tesisler yeniden ele alınacak ve modern hale getirilecek. Buna ek olarak yeni bir altyapı tesisi inşa edilecek” diye konuştu.

YENİMAHALLE BELEDİYE BAŞKANI FETHİ YAŞAR: 107 YILLIK ÇINAR KISITLI İMKANLARDA DESTAN YAZDI

Başkent Ankara’nın simge takımı Ankaragücü’ne 1. Lig’de başarılar dileyen Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, “107 yıllık çınar, kısıtlı imkanlarla destan yazdı” dedi.

Ankara’nın Türkiye’nin ikinci büyük ekonomisine sahip olduğunu ifade eden Başkan Yaşar, “Ankaragücü, Gençlerbirliği, bunlar Ankara’nın simge takımları ama Ankaragücü adında da Ankara’yı yaşatıyor. 107 yıllık çınar, geçtiğimiz sezon kısıtlı imkanlara tarihi bir başarıya imza attı. Buradan anlaşılıyor ki, her şey para ve imkan değil, inanç ve azim ile üstesinden gelinemeyecek sorun yok. Bu nedenle de bu güzide kulübümüzün başarısı çok daha kıymetli ve anlamlı” diye konuştu. Yaşar, şöyledevam etti:

“ORTAK HEDEF SÜPER LİG”

“Şampiyonluğa inanmış ve bu uğurda mücadele eden teknik heyet, futbolcular vetakım yönetimine her şartta destek veren gönülden bağlı bir seyirci var. Ankara’dayaşayan herkes hangi takımı tutarsa tutsun Ankaragüçlü’dür. Bu başarı, bu aidiyet duygusunu körükleyecektir diye düşünüyorum. Artık tüm Ankaralılar olarak ortak bir hedefimiz var, o da Ankaragücü’nün hep birlikte Süper Lig’e çıkmasını sağlamak. Bu sezon gördük ki, bir kent kenetlendiği zaman başarı kaçınılmaz oluyor. Bu dayanışmanın önümüzdeki yıl artarak süreceğine inanıyorum.”

KEÇİÖREN BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA AK: DÖRT BÜYÜKLER DENİNCE AKLA ANKARAGÜCÜ GELMELİ

Ankara'nın en önemli markası olan Ankaragücü'nün korunması, bu markaya sahip çıkılması gerektiğini belirten Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, "Ankaragücü'nün hak ettiği yerde olması lazım. Ankaragücü'nün, iyi bir yönetim ve güçlü bir finans yapısıyla yaşatılması lazım" diye konuştu.Mustafa Ak, "Ankaragücü sağlam taraftarı ve yönetimiyle, 1'inci Lig'de başarılı bir sezon geçirip, Süper Lig'e çıkacaktır" diyerek, takıma olan inancını gösterdi.

"YENİ TAKIMLARA İHTİYAÇ YOK"

Ankaragücü'nün Ankara sporu için önemli bir değer olduğunu ifade eden Başkan Ak,şöyle devam etti: "Yeni markalara, yeni takımlara ihtiyacımız yok. Ankaragücü kentte bir Ankaralılık bilinci oluştudu. Ankaragücü öyle bir yere gelmeli ki, 4 büyükler dediğimiz zaman Trabzonspor değil Ankaragücü akla gelmeli. Ya da 5 büyükler olsun ama 5'inci Trabzonspor olsun. Bu marka, Ankara'ya çok yakışır."

ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANI ALPER TAŞDELEN: HALKTAN GÜÇ ALARAK ŞAMPİYONLUĞA ULAŞTI

Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, Başkent’in en köklü kulüplerinden Ankaragücü’nün halktan güç alarak hakkıyla şampiyon olduğunu söyledi.

Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, Başkent’in en köklü kulüplerinden Ankaragücü’nün şampiyonluğuna çok sevindiğini belirterek, “Ankaragücü halkıntakımı olarak, halktan güç alarak şampiyon oldu” dedi. Ankara’nın Ankaragücüşampiyonluğu için kenetlendiğini ifade eden Başkan Taşdelen, “Birçok maçına gittim,elimizden gelen her türlü yardımı yapmaya, katkı sunmaya çalıştık. Bundan sonra da katkılarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Ankaragücü’nün halkın takımı olarak şampiyon olduğunun altını çizen Taşdelen, şöyle devam etti: “Ankaragücü’nün, bundan sonraki süreçte halkın desteği ile daha büyük başarılara imza atacağına inanıyorum. Bu sene Ankaragücü 1. Lig’e çıktı. Bu çok önemli bir başarı. Ancak Ankaragücü’nün tarihi düşünüldüğünde bu yetmez. Bizim arzu ettiğimiz, 1. Lig’de bir sene kalıp ait olduğu Süper Lig’e çıkmasıdır. Ankara’nın yüz akı Ankaragücü’nün bu mücadelesinde daima yanında olacağız. Ankara Türkiye’nin Başkent’i, Ankaragücü ise Ankara’nın gururu, onurudur. Ankaragücü’nün, layık olduğubaşarılara imza atacağına yürekten inanıyorum.”

BAŞKAN YİĞİNER: BU BAŞARI TÜM ANKARA'NIN

Akaragücü’ne kimse başkanlık yapmak istemezken sahip çıkan, “Bizim yerimiz Süper Lig, ait olduğumuz yere döneceğiz” diyen Başkan Mehmet Yiğiner, şampiyonlukyolculuğunu anlattı. Yiğiner, “Bu zaferin mimarı tüm Ankara’dır. El ele verdik, birlikte başardık” dedi.

Ankaragücü’nün şampiyonluğunda kuşkusuz en büyük pay, Başkan Mehmet Yiğiner’e ait.Şampiyon çıkaramayan ‘Başkent’ ayıbından Ankara’yı kurtarmak için çıkılan yolculuğun facia ile sonuçlanmasından sonra oluşan hiçbir yönetim Mehmet Yiğiner ve arkadaşlarının gösterdiği metaneti ve sabrı göstermedi.

Hiç kimsenin Ankaragücü’ne başkan olmak istemediği dönemde, 2013 yılında sahneyeMehmet Yiğiner çıktı ve ‘Ben varım’ dedi ama büyük zorluklar çekti. Kulüp, 100 milyonluk borçla kucaklarına bırakılmıştı. Zaman zaman taraftarlarla gerilimyaşadı. Hatta kısa bir süre istifa edip, görevi Metin Akyüz’e bıraktı. Ama gönlü Ankaragücü’nü yarı yolda bırakmaya dayanmadı ve döndü. 2016-2017 sezonunda yaşanan zafer sonrası en çok sevinmeyi hak edenlerin başında olan Yiğiner’in duygularına tercüman olduk:

“CAMİ AVLUSUNA TERK EDİLMİŞ BİR BEBEKTİ’

“Göreve geldiğimizde durum çok vahimdi. Ekip, milyonlarca borçla ağır yara almıştı. Ankaragücü’nün yüzüncü yılında şampiyonluk hayalinin faturası ağır olmuştu. 100 milyonluk borçla sanki cami avlusuna terk edilmiş bir çocuk gibiydi. Asla olmamasıgereken bir ligde mücadele etme durumu ile karşı karşıya bırakılmıştı. Arkadaşlarımla 3 yılı aşkın süredir büyük bir mücadele verdik. Borçlar ve FIFA dosyaları ile uğraşırken neler yaşadığımızı bir Allah biliyor bir de biz biliyoruz. Çok şükür tüm zorlukları aştık.”

DİRİLİŞ SLOGANI

“Bizim için bu sezon çok önemliydi. Camianın sabrı artık tükenmek üzereydi. 2016-17sezonunu çok iyi planlamak zorundaydık. Hata yapma lüksümüz yoktu. Bu ligden bir anönce kurtulmamız gerekiyordu. Şükürler olsun, bunu başardık. Bu şampiyonlukta birçok insanın emek ve alın teri var. Başta teknik direktörümüz olmak üzere tüm futbolcularımızı kutluyorum. Tabi bu şampiyonlukta en büyük pay takımlarını hiçbir zaman yalnız bırakmayan taraftarlarımıza ait. Bizim taraftarlarımız takımına gönülden, yürekten bağlı. Bu yola çıkarken ‘Diriliş’ sloganını kendimize rehber seçtik. Taraftarlarımız çok çile çekti, bu süreçte armaları için marşlar yazdılar.”

KISKANDIRAN GÜZELLİK

“Şampiyonluğun her aşaması, her anı, her maçı çok önemlidir. Ama bu zaferdeGümüşhanespor maçında yaşadıklarımız ve sonrası çok önemli. Gümüşhane’de uğradığımızhaksızlık sonrası kent, tek yürek olup kenetlendi. Belediye başkanlarımız, milletvekilerimiz destek verdi. Son 4 maçta tribünleri dolduran seyirci sayısı,Fenerbahçe’yi, Galatasaray’ı kıskandırdı. Binlerce kişi stat dışında kaldı. Çokbüyük bir sinerji yakaladık. Kayseri Erciyes deplasmanı da bizim için çok özel bir maç oldu. 20 bin kişi bir şehirden bir başka şehire takımlarını desteklemek için akın etti. Böyle bir şey daha önce gördünüz mü? Taraftarımız bize çok yoğun, güzel duygular yaşattı.”

ŞAMPİYONA YAKIŞIR KUTLAMA

Ankaragücü’nün şampiyonluk kutlamaları, tıpkı şampiyonluk yolculuğu gibi muhteşem anlara şahit oldu. Kent tarihinin en büyük kutlamalarından birinin yaşandığı Başkent’te taraftar çıtayı yükseğe koydu: “Güzel günler çok yakın. Sarı- lacivert kutlamalar alışkanlık yapacak.”

Sarı-lacivertler kutlamalara ligin bitmesine bir hafta kala, şampiyonluğun ilanedildiği Kayseri’de başladı. Ankaragücü’ne gönül veren 20 bini aşkın futbolsever,Kayseri’ye akın etti. Gidiş ve dönüş yolunda renkli görüntüler yaşandı. Ligin son haftasında Hatayspor ile oynanacak maç öncesinde, bir hafta boyunca şampiyonlukkutlamaları için hazırlıklar yapıldı. Ankara 19 Mayıs Stadı, sarı- lacivert renklerle süslendi.

YEŞİL SAHANIN SEYMENLERİ

Maçın bitiş düdüğü ile tüm taraftarlar tribünlerden atlayıp sahaya girince, kupa töreni yaklaşık 1 saatlik gecikme ile başlayabildi. Başkan Mehmet Yiğiner, yöneticiler, futbolcular ve teknik heyet Ankara Kulübü seymenleri eşliğindeşampiyonluğu, Ankara oyun havaları ile kutladı. Ankara 19 Mayıs Stadı’ndan saat 20.00’de ayrılan şampiyonluk otobüsüne yol boyunca taraftarlar büyük sevgi gösterisinde bulundu. Kızılay’da otobüsün önünü kesen Ankaragücü tarafları,otobüsü uzun süre bırakmadı.

TANDOĞAN'DA MÜTHİŞ COŞKU

Tandoğan Meydanı'nda binlerce taraftar Başkan Mehmet Yiğiner'e, futbolcularve Teknik Direktör İsmet Taşdemir'e çok büyük sevgi gösterisinde bulundu. Tandoğan Meydanı'nda kurulan kutlama alanında saatler öncesinden toplanan Ankaralılar, büyük bir coşkuyla takım otobüsünün gelmesini bekledi. Takımın gelmesiyle TandoğanMeydanı, bayram yerine döndü. Yönetim, teknik heyet ve sporcuların sahneye çıkmasıyla birlikte alanda büyük bir coşku yaşandı. Yiğiner'in konuşmasını tamamlamasının ardından, kupa törenine geçildi. Yiğiner'in kupayı havaya kaldırmasının ardından, yanan meşaleler ve patlayankonfetilerle, Tandoğan Meydanı karnaval alanına döndü. Ankaralı sanatçıların

konserleri ile kutlamalar gecenin geç saatlerine kadar devam etti.

ANKARA KENETLENDİ

Ankaragücü’nün şampiyonluğu tüm kenti kenetledi. Politikacılardan iş adamlarına kentin önde gelen isimleri şampiyonluk mesajlarını HT Ankara aracılığıyla verdi...

AK PARTİ ANKARA MİLLETVEKİLİ NEVZAT CEYLAN: HAK ETTİĞİ YERE GELECEKTİR

“Başkent'in gururu asırlık çınar Ankaragücü, yaşadığı zorlu sürece rağmen, vefakar taraftarının hiç eksilmeyen desteği, futbolcuların ve teknik heyetin göstermiş olduğu büyük özveri ile şampiyonluğu sonuna kadar hak etti. Ankaragücü’nün TFF 1.Lig’de de mücadelesini başarı ile sürdürüp, şampiyon olacağına ve bu büyük kulübün hak ettiği yere en kısa sürede geleceğine inanıyorum. Ankaragücü’nü zirveye taşımak için tüm gücüyle çalışan yöneticilerini kutluyorum. Türkiye’nin en vefakar taraftarına sahip bu takımla ne kadar övünsek az. Bugün de yarın da Ankaragüçlü olacağız. Ankaragücü için ne yapılması gerekiyor ise yapmaya hazırız."

ANKARA TİCARET ODASI BAŞKANI GÜRSEL BARAN: ANKARALILIK BİLİNCİ OLUŞUYOR

“Spor Toto 2. Lig’den PTT 1. Lig’e yükselen Ankaragücü’nü kutluyorum. Birkaç yıldır sıkıntılı bir süreç yaşamışlardı. Ankaragücü’nün yükselmesi hepimizi sevindirdi. Kentimizde bir birleşme bütünleşme sağladı. Yeniden Ankaralılık bilinci oluşuyor. Ankaragücümüzün başarısı hepimizi gururlandırdı. Bu şampiyonlukla Ankaragücü’nün yükselişi yeniden başlamıştır. Bu başarının devam edeceğine ve takımın en kısa sürede layık olduğu Süper Lig’e yükseleceğine inanıyoruz. Ankaragücü hepimizin takımıdır. Başta Başkan Mehmet Yiğiner olmak üzere, yönetim kurulunu, teknik kadroyu, futbolcuları ve özellikle taraftarları kutluyorum.”

CHP ANKARA MİLLETVEKİLİ BÜLENT KUŞOĞLU: AVRUPA'DA SESİNİ DUYURMALI

“Ankaragücü'nün en büyük özelliği halkın takımı olmasıdır. Ankaralı onunla kimliğini buluyor. Arkasında maddi büyük destek olmamasına rağmen peşinden binlerce taraftar koşmaktadır. Bu yaşanan son şampiyonlukta en büyük pay taraftara aittir. Ankaragücü’nün yaşadığı şampiyonluktan dolayı her Ankaralı gibi büyük mutluluk duydum. Yalnız Ankaragücü’nün yeri bu ligler değil, Süper Lig’dir. Ankaragücü’nün başarılı olması için bu kentin tüm dinamikleri yanında olmalı. Siyasetçiler, iş adamları, bürokratlar, Ankaragücü’nü başarısı için elinden gelen her türlü desteği vermelidir. Biz kez daha bu başarıda emeği geçenleri yürekten kutluyorum.”

BAĞIMSIZ ANKARA MİLLETVEKİLİ AYLİN NAZLIAKA: DİRENİŞİN ADI ANKARAGÜCÜ

“Ankaragücü sadece bir futbol takımı değil, direnişin, mücadelenin, inanmışlığın adıdır. Yağmurda, karda cebindeki son parasıyla maç bileti alan, yüreğini ortaya koyan taraftarın takımıdır. Islak formayla sahaya çıkan, olanaksızlıklar içinde terini yeşil sahalara akıtan oyuncuların takımıdır. Kimi zaman tesisin elektrik parasını, doğalgaz parasını ödemekte zorlanan ama buna rağmen kulübü ayakta tutan yöneticilerin takımıdır. Bu şehrin insanları tarafından seçilmiş her Milletvekilinin ve her Belediye Başkanının Ankaragüçlülere bir borcu olduğunu düşünüyorum. Şimdi önümüzde yepyeni bir dönem var. Bu yolda aynı inançla yürümeye devam edeceğiz.”

ANKARAGÜCÜ TEKNİK DİREKTÖRÜ İSMET TAŞDEMİR: ŞAMPİYONLUK HAKKIMIZDI

Şampiyonluğun baş mimarlarından biri olan Taşdemir, “Camiamız bu şampiyonluğu fazlasıyla hak etti” dedi.

Geçen yıl, Kocaeli Birlikspor ile döndüğü şampiyonluğun kapısından bu sezon Ankaragücü ile girmeyi başaran genç teknik adam, 2.5 yıllık teknik adamlık hayatına büyük başarılar sığdırmayı başardı. Sezon başında Ankaragücü ile anlaştıktan sonra ilk toplantıda “Bu takım şampiyon olacak” diyen ve bunu herkese inandıran İsmet Taşdemir, yaşananları şöyle anlattı:

‘PLANLADIĞIMIZ GİBİ OLDU’

“Geçen sezon Kocaeli Birlikspor ile sezonu bitirdikten sonra, Ramazan Durmuş beni arayıp ‘Ankaragücü’nde çalışmak ister misin?’ diye sordu. Camia bizim, elimizden gelen bir şey varsa göreve hazır olduğumu söyledim. Bir akşam başkanla konuştuk. O gün, ilk yarı ve sezon sonu kaç puan toplayabiliriz, bizi kaç puan şampiyon yapar diyerek planlama yaptık ve bu konuşmaları biz sezon boyunca bire bir yaşadık. Bu sezona iyi başladık. Üst üste yakaladığımız seri galibiyetlerle ilk yarıda hedefimize ulaştık. İkinci yarıda ise strateji değişikliği yaptık. Defansı ön planda tuttuk. Çünkü ilk yarıda çok gol yemiştik. Bu nedenle şampiyon olabilmek için daha az gol yememiz gerekiyordu. İkinci yarıda bunu yaptık ve 10 gol yedik. Oyunsal yönünden ziyade defans yönüne dikkat ettik. Sakat oyuncularımıın takıma dönmesi takımımıza olumlu yansıdı. ‘Duran toplar dışında gol atamıyorlar’ eleştirileri geldi ama şu iyi bilinmeli ki biz onu bile çalıştık. Attığımız goller öylesine goller değildi. Her hafta duran top çalıştık ve çalışmanın eseriydi.

GÜMÜŞHANE BİZİ KENETLEDİ

Gümüşhane maçında yaşananlar camiamızı kenetlendirdi. Bugün baktığımızda iyi ki yenilmişiz bile denilebilir. ‘Her şer de bir hayır vardır’ sözü bu maçtan sonra gerçekleşti. Taraftarlarımız farklı gruplar olmasına rağmen tek yürek, tek ses oldu. Ankara basını kenetlendi. Takım olarak kenetliydik. Sezon başından bu yana iç içe beraberdik. Dışarısının da o gücünü alınca çok farklı bir atmosfer ortaya çıktı. Çok daha farklı çok daha anlamlı oldu.”

SÜPER LİG İÇİN ACELE EDİLMEMELİ

“Gelecek sezon mukavelem devam ediyor. Camia bizim. Eğer ki yönetim kurulu olarak karar alınır, devam edilmeyecek denirse hiç sıkıntı değil yine desteğimizi veririz. Benim mukavelem 1. Lig’e çıkarsa devam eder çıkmazsa sona erer şeklindeydi. Buradaki eksikler belli. 2. Lig ile TFF 1. Lig arasında farklılık var. 2. Lig biraz daha savaşmaya ve kavgaya yönelik bir lig. Öne geçen yerden kalkmıyor. 10 kişi defans yapılan bir lig. 1. Lig daha farklı olacak. İşin içinde yabancı olacak. Yönetimle bir araya gelip, eğer devam edeceksek bir hedef koymamız gerekecek. Ayrıca kurulacak takım için maddi imkanlar nedir, şartlar nedir onları görmemiz lazım. Bunların hepsi gelecekte olacak şeyler. Yani beklememiz gerekiyor. Ankaragücü’nün 1. Lig’den hemen çıkması çok zor olur. Mutlaka bir geçiş süreci gerekiyor. Takımın belli bir iskeleti oluştu ve bunu korumak gerekiyor. 1.Lig için çok iyi bir takımımız yok ama çok kötü de değiliz. Doğru işlenirse doğru yabancılar alınırsa, 1. Lig’de oynamış hem genç hem kaliteli oyuncularla takviye edilirse o zaman takım zirveye oynar. Benim görüşüm 2 senelik bir süre var. 2 senede çıkılırsa çok daha iyi olur diye düşünüyorum.”

SERKAN VE SEZGİN ÇOK KATKI YAPTI

“Serkan ve Sezgin’i aldığımızda herkeste bir endişe vardı. Tepki bile çekmiştik sosyal medyadan. İkisi de 2. Lig için büyük oyuncuydu ama yine de endişe vardı. Yok o kilolu yok o yaşlı. Ben ikisini de çok iyi tanıyordum ve bize katkı sağlayacaklarını biliyordum. Hem saha içinde hem saha dışında takım için inanılmaz bir abilik yaptılar. Benim yükümü hafiflettiler. Hiç sıkıntı yaşamadık. Sevgi ve saygı çerçevesinde çalıştık. Abilerin çok faydasını gördük. Kendimizce beğendiğimiz oyuncular var ama bizim elimizde değil, yönetimin tasarrufunda. Bütçeyi koyduktan sonra konuşulacak şeyler. İlla 1. Lig ayarında bir takım kurulacaktır.”

SERKAN BALCI: AİLE OLUNCA ŞAMPİYONLUK GELDİ

Bu sezon oynadığı futbolla şampiyonlukta büyük rol oynayan ‘atom karınca’ lakaplı Serkan Balcı, başarıdaki en büyük etkenin takımdaki aile ortamı olduğunu söyledi.

Ankaragücü’nün atom karıncası Serkan Balcı, tecrübesiyle Başkent ekibine çok şey kattı. Deneyimlerini genç futbolculara aktarak, takıma ağabeylik yapan Serkan Balcı, saha içindeki mücadeleci futboluyla da herkese örnek oldu. Esprili kişiliğiyle antrenmanda neşe kaynağı olan Serkan Balcı, yeşil sahaya çıktığı anda ise profesyonelliğiyle dikkat çekti. “Ben şakacı bir insanım ama sahaya çıktığımda her şey geride kalır. Sadece maçı kazanmayı düşünürüm” diyen Serkan Balcı, bu sezon taraftarların da en çok sevdiği futbolculardan biri oldu. Sezon başından itibaren takımda aile ortamı yakaladıklarını belirten Serkan Balcı, “En büyük avantajımız sezon başında bir araya gelmekti. Kısa sürede aile ortamı oluşturduk. Herkes beni güzel karşıladı. Güzel bir birliktelik yakaladık. Saygıda, sevgide kusur etmediler, sözümüzü dinlediler. Zaten hocalarımız üst düzey insanlar. Davranışları, futbola bakış açıları ve hedefleri ile her zaman örnek oldular. Bunlar birleşince güzel şeyler ortaya çıktı. Herkes görevini yaptı. Taraftarlarımız üzerine düşeni fazlasıyla yaptı. Son 5-6 maç full statta oynadık. Sonlar yaklaştıkça onların inancı da arttı” ifadelerini kullandı.

HERKES YÜREKTEN İNANDI

Sözleşmesi sona eren Serkan Balcı, “Yönetim ile görüşeceğiz. 10-15 gün içinde her şey netleşir. Devam et derlerse ederiz. Bu camiayı seviyorum” dedi.

Ligde inişli çıkışlı performans sergilediklerini belirten ‘atom karınca’, şampiyonluktaki en büyük etkenin inanç olduğunu söyledi. Balcı, “Lig genelinde iyiydik. Takımların çoğu bize karşı kapanıyordu. Zorlandığımız anlar oldu. Puan olarak geriye düştük ama inancımızı hiç yitirmedik. Ne olursa olsun, puan farkı kaç olursa olsun şampiyon olacağımıza herkes yürekten inandı. Ligde kırılma anları yaşadık. Çok gol pozisyonunu değerlendiremedik. Bu pozisyonları Gümüşhane bulsa açık ara şampiyon olurdu. Her şeye rağmen şampiyon olduk ve çok mutluyuz” diye konuştu.

HAVAALANINDAKİ COŞKU ŞAMPİYONLUK YOLUNU AÇTI

Ankaragücü Kaptanı Erhan Şentürk, “Gümüşhane dönüşünde binlerce taraftarın havaalanında bize verdiği desteği unutamam. Oradaki coşku, takımı sahiplenen taraftarın haykırışı bizi şampiyonluğa götürdü” dedi.

Ünal TURAKOĞLU

Ankaragücü’nün kaptanlarından Erhan Şentürk, Galatasaray alt yapısında yetişti ve A Takım ile Şampiyonlar Ligi maçına çıktı. Geçen sezon Teknik Direktör İsmet Taşdemir ile birlikte Kocaeli Birlikspor’da büyük başarıya imza atan tecrübeli oyuncu, Taşdemir Ankaragücü ile anlaşınca Başkent’in yolunu tuttu. Bu sezon gösterdiği performans ve attığı kritik gollerle şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Erhan Şentürk, yaşadığı şampiyonluğun çok özel olduğunu belirterek, şunları söyledi:

‘BİZE AĞABEYLİK YAPTILAR’

“En büyük avantajımız sezon öncesi takımın bir araya gelmesi oldu. Gerek kamplar gerekse takım içindeki arkadaşlık olsun birliği erken zamanda yakaladık. Bunda Serkan ve Sezgin ağabeylerin de büyük etkisi var. Takıma çok iyi ağabeylik yaptılar. Şampiyonluğun gelmesinin en büyük etkeni takım ve aile olmamızdı.”

İNANILMAZ TABLO

“Sezon başı yakaladığımız galibiyet serisi bizleri başarının geleceğine inandırdı. En sıkıntılı maçımız Gümüşhanespor’du. İlk yarıda bizi yendiler. İkinci yarıda onları deplasmanda yenmek istiyorduk. Maalesef o maçı da kaybettik. Geri dönüş yolu sıkıntılıydı. Herkes, “Bitti galiba” diye konuşuyordu. Ama havaalanına indiğimizde o gördüğümüz tablo inanılmazdı. Şampiyonluk geldiyse yüzde 70’i orada geldi. Herkes çekinerek gelmişti, puan farkı açılmıştı. Buna rağmen böyle bir tabloyla karşılaşınca takımdaki herkes performansını en üst seviyeye çıkardı. İnancımız arttı.”

'O BESTENİN AŞIĞIYIM'

Taraftarların verdiği desteğe teşekkür eden Erhan Şentürk, “Onlara nasıl sesleneceğimi bilmiyorum, haykırmak istiyorum. Sağolsunlar bize inanılmaz destek verdiler. Taraftarın “Yemin ettik gelecek güzel günler” bestesinin aşığıyım. Onu da bu sene bağırarak yaptığımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

ZAMANA YENİK DÜŞMEYEN TUTKU

40 yıl önce yaşanan şampiyonluğun mimarı, sarı-lacivertli taraftar formalarına adı en çok yazılan golcü Ali Osman Renklibay, Ankaragücü tutkusunu ve taraftarı üzmemek için geri çevirdiği Fenerbahçe’den gelen teklifi anlattı.

Sarı-Lacivertliler, bundan 40 yıl önce yine 2'nci Lig Beyaz Grup'ta şampiyonluk yaşayıp, 1. Lig'e yükselmişti. Türk futbolunun gelmiş geçmiş, en büyük golcülerinden olan, amatör ligler dahil tüm profesyonel liglerde "Gol Kralı" olma başarısını gösteren tek isim, Ali Osman Renklibay'la 1976-77 sezonunda yaşanan şampiyonluk heyecanını bir kez daha hatırlamak için tarihi 19 Mayıs Stadı'nda buluştuk. Efsane golcünün anlatıklarıyla, kimi zaman hüzünledik, kimi zaman güldük. O günlerin siyah-beyaz fotoğraflarına baktık, başarılı sezonun gazetelere yansıyan hikayesine göz atarken, "ne günlerdi" demekten kendimizi alamadık. Şampiyonluğun mimarı rahmetli Sabri Kiraz'ın o dönem gazete sayfalarına yansıyan sözleri, Ali Osman Renklibay'ı anlatmaya yetiyor. "Ankaragücü ile ben hep kötü günlerde beraber olduk. Yani kara gün dostuyuz. Üç defa küme düşmekten kurtulduk" diyen Sabri Kiraz, "Allah her antrenöre Ali Osman gibi futbolcu versin" sözleriyle yiğidin hakkını yiğide veriyor.

İşte Türk futbolunun bugüne kadar yetiştirdiği en büyük golcülerden biri olan Ali Osman Renklibayı'nın anılarıyla 40 yıl önce yaşanan şampiyonluğun öyküsü:

‘ANKARAGÜCÜ BÜYÜK HAZİNE'

“Ankaragücü’nün şampiyonluğu beni çok mutlu etti. Ankaragücü’nün yeri elbette bu lig değil. Dilerim en kısa zamanda Süper Lig’e çıkarlar. Ankaragücü, çok büyük bir kültürdür, bir hazinedir. Bunun kıymetini iyi bilmek gerekir. Ankaragücü’nün 107 yıllık tarihi mutlaka yeniden yazılmalı. Bu çok büyük bir sorumluluk.”

‘FENERBAHÇE SERVET TEKLİF ETTİ’

“Şanssız bir sezon yaşamıştık. 1975-76 sezonunda Türkiye Birinci Ligi’nden düşmüştük. Sezonun son maçını Giresunspor’la deplasmanda oynamıştık. Bu maçın ardından ertesi gün kulüpte toplandık. Başkanımız Etibank Genel Müdürü rahmetli Orhan Sorguç, daha sonra kulüp başkanı olacak Asbaşkanımız Sabri Mermutlu, teknik direktörümüz rahmetli Sabri Kiraz, yardımcı antrenörümüz Candan Dumanlı, tüm futbolcu arkadaşlarımız, malzemecimiz Gırgır Ahmet’e kadar herkes o gün oradaydı. Fenerbahçe’nin bana astronomik bir rakamla transfer teklif ettiğini söylediler. Fenerbahçe Başkanı Emin Cankurtaran bu teklifi Sabri Ağabeye yaptığında, o da ‘Biz Ali Osman’ı Türkiye’nin bütçesi kadar para da verseler Fenerbahçe’ye veremeyiz. Bu durumu, Ali Osman’ı çok seven taraftara anlatamayız’ diyerek durumu izah etti. Benden Fenerbahçe’ye gitmemem için söz istediler. Ben de gitmeyeceğimi söyledim. O gün hep birlikte Ankaragücü’nü tekrar 1. Lig’e çıkarmak için söz verdik.”

107 YILLIK ÇINAR

Ankara’nın simgelerinden, Türk futbol tarihinin asırlık çınarı Ankaragücü, köklü tarihiyle de dikkat çekiyor. Sarı-lacivertliler ‘kurtuluş mücadelesi’nde de en önde yer alıyor.

Türk futbol tarihinin en köklü kulüplerinden olan Ankaragücü’nün kuruluşunun temelleri İstanbul’da atılmıştır. 107 yıllık bir geçmişe sahip Ankaragücü’nün tarihinde hiçbir kulübe nasip olmayacak bir derinlik yatmaktadır. Bir millettin tüm dünyaya örnek olan Kurtuluş Savaşı’nda takımca cephede savaşması, Sarı-lacivertli camianın en fazla onur duyduğu olaydır. Bu nedenle bir asrı geride bırakan geçmişi ile Ankaragücü’nün Türk sporundaki yeri ve önemi çok büyüktür. Gerek kuruluşu, gerek Kurtuluş Savaşı’nda verdiği mücadele ve sportif manadaki başarıları ile Ankaragücü, Türk spor tarihinin en güzide kulüplerinden birisidir.

KULÜBÜN TEMELLERİ İSTANBUL’DA ATILDI

1900'lü yılların başında bugünkü Ankaragücü'nün temelleri hiçbir kulübe nasip olamayacak tuğlalarla örülmeye başladı. Devir Padişah Abdülhamit zamanıdır. Futbol ülkemizde yaygın olmadığı gibi oynanması da yasaktır. Bu yasaklara rağmen, Zeytinburnu, Bakırköy civarlarında gençler padişahın hışmına uğramaktan korka korka etrafa gözcüler koyup futbol topunun peşinden koşmaya başlarlar. Özellikle Zeytinburnu İmalat-ı Harbiye Tamir Atölyesi mensupları Padişah Abdülhamit'in fermanına uymayarak kıran kırana futbol maçları oynamaktadırlar. 1904 yılında futbol oynama yasağının kalkması ile İmalat-ı Harbiye'nin futbol sevdalıları büyük bir sevinç duyarlar. Karar bayram sevinci yaşatır. 1904-1910 tarihleri arasında Zeytinburnu'ndaki İmalat-ı Harbiye Tamir Atölyesi'ndeki her ünite ve tezgah mensupları değişik isimlerle takımlar kurmaya başlar. Aralarında gayri federe ligler oluşturarak futbolumuzun temellerinin atıldığı mücadelenin ilk icracıları olurlar. Bu arada Türk futbolunun başlangıcının startı resmi olarak İstanbul Ligi'nin kurulması ile verilir. Futbol heyecanı bütün İstanbul'a yavaş yavaş yayılmaya başlamıştır. Ankaragücü tarihinin de ilk sayfaları artık yazılmaya başlamıştır.

RESMEN KURULUYOR

1910'nun 14 Haziran'ında başlayan ve Ankaragücü'nün resmi kuruluşu olarak kabul edilen 31 Ağustos 1910 tarihleri arasında İmalatı-Harbiye Tamir Atölyesi ve İmalat-ı Harbiye Mektebi'nde hareketli günler yaşanmaktadır. Toplantı üzerine toplantılar yapılmaktadır. İki ayrı taraf harıl harıl kulüp kurmak için büyük çaba harcamaktadırlar. Ve nihayet Agah Orhan'ın başını çektiği grup hazırlıklarını tamamlayıp Altınörs İdman Yurdu Kulübü'nün kuruluşunu gerçekleştirip evraklarını Mutasarrıflığa verdiğinde tarih 31.08.1910'dur.

ANKARAGÜCÜ’NÜN TÜM BAŞKANLARI

Ankaragücü 107 yıllık tarihinde Altınörs İdman Yurdu, Turan Sanatkarangücü, İmalatı-Harbiye, Ankaragücü ve en son MKE Ankaragücü isimleri altında sarı- lacivertli kulübe 43 isim başkanlık yaptı. Azmi Cemal Yıldırım 9 yıl başkanlık yaparak en uzun süre bu görevi yürüten isim olup tarihe geçti. İbrahim Ethem Sunbay 8, Cengiz Topel Yıldırım ve Orhan Sorguç da 7 yılla en fazla koltukta kalan başkanlar oldu. Orhan Sorguç, Emin Gök, Cengiz Topel Yıldırım, Mehmet Yiğiner 2 ‘şer dönem başkanlık yaptı.

Kazım Bey (1910-16) Altınörs İdman Yurdu, Cemaletin Bey (1928-30), Süleyman Şevket (1931-32), Fikret Karabudak (1933-39) Ankaragücü, Muhtar Gönduysus (1947-51), Fikret Altınel (1952-53), Dr.Orhan Özgören (1954-60), Yaşar Tokan (1962-64), Cevat Vural (1967-68) MKE Ankaragücü, Doğan Barış (1972-73), Yakup Atay (1981-82), Nurettin Çarmıklı (1985-89), Vedit Arığ (1990-92), Vedat Aydın (1993-94), Nevzat Karataş (1995-96), Azmi Cemal Aydın (1997-2008), Cengiz Topel Yıldırım (2009-2011), İki kez Sami Altunyuva (2011-12), İlyas Ertan Sümer (2012-12), Atilla Süslü (2012-13), Metin Akyüz (2014-15), M. Nuri Altınok (1920-23) Anadolu Sanatkarangücü, Hasan Musluhittin Bey (1910-16) Turan Sanatkarangücü, Ahmet Şefi Bey (1916-20), Numan Usta (1916-19), Ali Tunalı (1926-1928) İmalatı-ı Harbiye, Burhanetin Bey (1930-31), Hüseyin Yakup Çeke (1932-33), İbrahim Ethem Sunbay (1939-47), Abbas Alöç (1951-52), Prof. Dr. Rasim Adasal (1953-54), Fahri Niyazi Ramir (1960-62), Haydar Saltuk (1964-67), Orhan Sorguç (1968-72-1974-77), Sabri Mermutlu (1977-81), Güngör Türközü (1982-85), Adnan İğnebekçeli (1989-90), Emin Gök (1992-93-1994-95), Şükrü Deniz (1994-94), Osman Kolsuz (1996-97), Serdar Özersin (2008-2009), Ahmet Gökçek (2009-2011), Haluk Ilıcan (2012-12), Bent Ahlat (2012-12), Mehmet Yiğiner (2013-2014), Mehmet Yiğiner (2015-)

İKİ AYRI TAKIM

Dünyada hiçbir kulübe nasip olmayan bir yaşam öyküsünün startı verilmişti. O günler ülkenin en buhranlı dönemleriydi. Osmanlı son günlerini yaşıyordu. Ülkemiz işgal altında zor günler geçiriyordu. Ama Ankaragücü adına futbol alanında iki ayrı takım futbolcuları ve yöneticileri ter dökmeye başlamıştı.

BÜYÜK DOSTLUKLAR KAVGA İLE BAŞLAR

Şükrü Abbas önderliğindeki Kırmızı-Yeşil renkli Turan Sanatkarangücü ile Agah Orhan önderliğindeki Sarı-Yeşil renkli Altınörs İdman Yurdu arasında 04.04.1911 tarihinde oynanan ilk maçta olaylar çıkar ve maç yarıda kalır. Bu kavgadan iki yıl sonra 13.09.1913 tarihinde Altınörs İdman Yurdu ile Turan Sanatkarangücü takımları Sanayi Mektebi adı altında birlikte Cuma Ligi'ne katılırlar. Fenerbahçe'yi 3-1 mağlup ederek ilk zaferlerini kazanırlar. 1913-1919 tarihleri Ankaragücü tarihi açısından, bir futbol mücadelesinin yanında bir ülkenin bağımsızlık savaşına verilen destek ile bambaşka bir dönem içermektedir. Takımca cephede savaşma şerefine erişmişlerdir.

Cepheye gidemeyenler ve atölyede çalışan futbolcular liglere katılarak Ankaragücü tarihinin sıkıntılı dönemlerini futbol ve bağımsızlık aşkı ile sürdürmüşlerdir. 1920 yılında Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşı olmak şerefine nail olan Ankaragücü'nün mümtaz şahsiyetleri, 58 vapuru dolduracak cephane kaçırarak Ankara'ya gelir. 1926 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle Ankara üzümünün laciverti ile Ankara kavununun sarı renkleri seçilerek sarı-lacivert renkler resmen kabul edildi. Sırasıyla 1932 yılında Ankaragücü Gençlik ve Spor Kulübü, 1938'de AS-FA GÜCÜ, 1942'de AS-FA Ankaragücü, adını alan kulüp 31.07.1948 tarihinde Ankaragücü Gençlik ve Spor Kulübü adını alarak sivil ligde mücadele etmeye başladı. 1969 yılından bugüne ise Makine Kimya Endüstrisi Spor Kulübü adı ile mücadelesini sürdürüyor. Ankaragücü Kulübü 107 yıllık süreçte futbolun yanında basketbol, voleybol, hentbol, atletizm, güreş, boks, masa tensi gibi branşlarda da başarı ile mücadele etmiştir

GÖRÜNMEYEN KAHRAMANLAR

Ankaragücü’nün bu sezonki şampiyonluğunda onların da büyük katkısı var. Kulübün emektarları, kendilerine düşen görevi eksiksiz bir şekilde yaparak, futbolcular ve teknik ekibe her türlü desteği sağladı.

Fotoğrafçısından aşçısına, şoföründen garsonuna kadar uzun yıllardır Ankaragücü için emek harcıyorlar. Öyle ki ailelerinden çok takımla zaman geçiriyorlar. Asırlık çınarın emektarları gece gündüz kulübe hizmet ederken, mutfak ekibi ise şampiyonluk yolunda takıma güç veren leziz yemekleri hazırladı. Ankaragücü’nün görünmeyen kahramanları bakın şampiyonluk için neler söyledi:

ANKARAGÜCÜ HAK ETTİĞİ YERDE OLMALI

60 yıldan fazla bir süredir Ankaragücü’ne hizmet eden, camianın ‘Aslan Amcası’ Kulüp Müdürü Aslan Gürsoy, tarihe tanıklık etti. İyi günlerinde olduğu kadar en kötü dönemde bile Ankaragücü sevdasından vazgeçmeyen Aslan Amca, belki de şampiyonluğa en çok sevinenlerden biri oldu. Aslan Gürsoy, “Başkentimizin güzide takımı Ankaragücü’nün Süper Lig’de olması lazımken bu duruma düşmesi başkent için üzüntü verici. Cumhuriyet tarihinin en bunalımlı dönemlerinde savaşlara katılmış, şehitler ve gaziler vermiş bir takım olan Ankaragücü hak ettiği yerde olmalı. Başta Başkanımız Mehmet Yiğiner ve yönetim kurulumuz büyük emek ve mesai harcayarak takımı şampiyon yaptılar. Kendilerine 85 yaşında bir insan olarak teşekkürü bir borç biliyorum. Bu takımı sahipsiz bırakmadılar ve bu mutluluğu bizlere yaşattılar. Sağ olsunlar. Bu başarının ödülü olarak Ankaragücü tarihinde kendilerinden övgüyle bahsedilecektir. Temennim inşallah PTT 1. Lig de bir yıl misafir olup, Süper Lig’e çıkmak olacak” ifadelerini kullandı.

LEZZETLİ YEMEKLER HAZIRLIYORUZ

Sağlıklı yaşamanın kaynağının doğru beslenme olduğunu söyleyen kulüp aşçısı Salman Demirel, “Futbolcularımızın günlük alması gereken kalori ve protein ihtiyacına göre yemek çıkartıyoruz. Futbolcularımıza, yönetimimize ve personel arkadaşlarımıza hijyenik bir ortamda lezzetli yemekler hazırlamak için yoğun çaba gösteriyoruz. Ankaragücü’müzün şampiyonluk yolunda gerekli enerjisini sağlamak bizim için en önemli konulardan biriydi. Ufacık da olsa katkımız olduysa ne mutlu bizlere” diye konuştu.

ISLAK FORMADAN BUGÜNE

Yaklaşık 40 yıldır Ankaragücü’ne hizmet eden kulübün emektar malzemecisi Can Dağ, acısıyla tatlısıyla neredeyse bir ömürdür Ankaragücü’nde... 1981 yılındaki Türkiye Kupası heyecanını hala hissettiğini ifade eden Dağ, “Ankaragücü çok büyük ve tarihi derin bir camia. Burada çalışmaktan onur ve mutluluk duyuyorum. Hiç unutmuyorum 2012 yılında Sivasspor ile oynadığımız müsabakada formamız olmadığı için oyuncularımı ikinci devreye ıslak formalarla çıkmak zorunda kalmıştı. Şimdi o umutsuz günlerden sonra bu günlere gelmemiz çok büyük bir başarı. İnşallah bundan sonra daha iyi yerlerde olacağımıza yürekten inanıyorum” dedi.

TAKIM RUHUYLA HEDEFE ULAŞTIK

Kulüp Fotoğrafçısı Coşkun Başak, “Başkanımız Mehmet Yiğiner’den personel arkadaşlarıma kadar gece gündüz demeden Ankaragücü’nde görev alan herkes inanılmaz bir çalışma ve gayret göstererek, takımımızı şampiyonluğa taşıdılar. Başarıya giden en önemli yol inanmaktan ve gerçek bir takım ruhunu kazanmaktan geçiyor. Biz bunu başarıp hedefe ulaştık” dedi.

YOLCULUKLAR EĞLENCELİ GEÇİYOR

Ankaragücü'nün sorumluluk yükü en fazla isimlerinden biri de Ümit Metin. Takım otobüsünün şoförü olan Metin, “Yorucu bir maratonun ardından şampiyonluğa ulaştığımız için çok mutluyum. Genelde otobüsü kullanırken azami dikkat gösteriyoruz. Galip geldiğimizde yolculuklar çok eğlenceli geçiyor. 5 yıldır hizmet ettiğim için gururlu ve mutlu hissediyorum” dedi.

"EN BÜYÜK HAYALİM SÜPER LİG'DE ŞAMPİYONLUK"

Kulübün efsane malzemeci Musa Cimilli, Ankaragücü camiasının belki de en çok sevdiği isimlerden biri. Esprili kişiliği ve bitmek bilmeyen enerjisiyle kulübe hizmet eden Cimilli, “Türlü zorluklar içerisinde bugünlere geldik. Yokluk çektik, sıkıntı çektik. Gün geldi ekmeğimizi, gün oldu üzüntümüzü paylaştık. Ama hep ayakta kaldık, yıkılmadık. Bu camia öylesine büyük ki bu taraftarlarla birlikte güzel günleri hak ediyor. İnşallah kötü günleri geride bıraktık. Bundan sonra hedef Süper Lig. En büyük hayalim Süper Lig şampiyonluğunu yaşamak. Bizimle birlikte kar kış demeden yollara düşen, takımlarına sahip çıkan, bizlere her zaman destek veren asırlık çınarın dalları olan taraftarımıza teşekkür ediyorum. Hepsini çok seviyorum. Şampiyonluğumuz camiamıza hayırlı olsun” dedi.

ANKARAGÜCÜ ŞAMPİYONLUK POSTERİNİ İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ