Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Seyahat Üsküp gezi rehberi: Osmanlı'nın izlerini taşıyan Makedonya Üsküp'te gezilecek yerler listesi...

        Üsküp'te en fazla iz bırakan medeniyet Osmanlı İmparatorluğu'dur. Yüzlerce yıl süren yönetimleri boyunca şehre çok sayıda cami ve eserler kattılar. Makedonya'nın bu en büyük şehrini gelin daha yakından tanıyalım. Hıristiyan ve İslam kültürünün eklektik bir karışımı olan Üsküp'te gezilecek yerlerden bazılarını sizler için derledik...

        Üsküp doğumlu ünlü şairlerimizden Yahya Kemal Beyatlı kenti, “Fatih devrinin evliya mezarlığı” olarak tanımlar. Bunun nedeni belki de bölgede pek çok sayıda evliyanın varlığına inanılması ve türbelerin olmasıdır. Şimdi, Hıristiyanlar ve Müslümanların birbirlerine oldukça saygılı bir şekilde yaşadığı Üsküp'ün tarihi ve turistik yerlerinden bazılarını tanıyalım...

        REKLAM

        ÜSKÜP'ÜN GEZİLECEK YERLERİ

        MAKEDONYA ARKEOLOJİ MÜZESİ – ÜSKÜP ARKEOLOJİ MÜZESİ

        Tarih öncesi arkeoloji, ortaçağ arkeolojisi, nümizmatik, lapidarium gibi bölümlerde arkeolojik eserlere ek olarak cam objelerin, 15 balmumu heykelinin, 84 tablonun, video animasyonların, ve mozaiklerin bulunduğu müzede Türkiye’deki İskender Lahdinin de bir kopyası sergilenmektedir. Müze 6000 metrekarelik alanda 3 katlı bir yapıdır.

        TAŞ KÖPRÜ

        6. yüzyılda Bizans imparatoru Justinian tarafından yaptırılmıştır. O zamandan beri kentin sembolü olarak sayılan köprünün 13 kemeri vardır ve 214 metre uzunluğunda 6 metre genişliğindedir. Orijinal köprünün yerine Fatih Sultan Mehmed tarafından 15. yüzyılın ikinci yarısında bugünkü köprü yapılmıştır. Köprüye daha sonra taş çit ve koruma kulesi eklenmiş. Köprü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Fatih Köprüsü, Vardar Köprüsü, Duşan Köprüsü olarak da bilinmektedir. 1944'te, Naziler tarafından köprünün üzerine patlayıcılar yerleştirildi. Ancak Üsküp'ün kurtuluşu ile birlikte patlayıcılar etkisiz hale getirildi ve köprü yıkımdan kurtuldu. Köprü, şehri eski şehir ve yeni şehir olarak ikiye ayırır aynı zamanda Makedonya Meydanı'nı Eski Çarşı'ya bağlar.

        REKLAM

        MAKEDONYA MEYDANI

        Makedonya Cumhuriyeti'nin başkenti Üsküp'ün ana meydanıdır. Makedonya'nın en büyüğü meydan, Vardar Nehri kıyısında ve 18.500 metrekarelik bir alana sahip. Meydan ve çevresindeki Büyük İskender Heykeli ve Ristik Sarayı önemli yapılardan. Meydanın ortasında tüm ihtişamı ile yer alan Büyük İskender Heykeli, 2011 yılında Makedonya Cumhuriyeti’nin 20. yılı için dikilmiş. III. İskender ya da Makedonyalı İskender olarak bilinen Büyük İskender’in tasvir edildiği heykel 14.5 metre uzunluğunda. Etrafında 2.5 metre boyutunda 8 bronz aslan heykeli bulunuyor. Bu aslanlardan dördü çeşme olarak tasarlanmış. Ristik Sarayı ise, Makedonya Meydanı'nın güney kesimindeki Vardar nehrinin güney tarafında yer alıyor. Mimar Dragutin Maslak’ın 1926 yılında inşa ettiği saray, ismini eczacı Ristik Ailesi’nden alır. Yapıldığı dönemde ailenin ikametgahı olarak kullanılan saray, günümüzde iş hanı olarak kullanılıyor.

        REKLAM

        ÜSKÜP KALESİ

        Üsküp'ün eski şehrinde bulunan tarihi kale, Vardar Nehri'ne bakan şehirdeki en yüksek noktada yer almaktadır. Kalenin en eski bölümü günümüz surlarının içinde bulunuyor. MS 6. yüzyılda inşa edilen yapı, 518'deki bir depremle tamamen yıkılmasının ardından 10. – 11. yüzyıllarda Bizans İmparatoru Justinian tarafından tekrar inşa edilmiştir. 1963 yılındaki depremde hasar gören kalenin görünüşündeki küçük özellikleri belirten birkaç belgeden başka Ortaçağ kalesi hakkında pek fazla şey bilinmemektedir. Eski Çarşı'nın kenarındaki küçük kapı hala ayakta duran tek kapıdır ve 1446 yılında inşa edilmiştir. Kalenin içinde günümüzde aktif kazılar yapılmaktadır. Evliya Çelebi’nin ünlü “Seyahatname”sinde de bu kaleden bahsedilmektedir.

        DAVUT PAŞA HAMAMI

        REKLAM

        II. Beyazıt döneminde sadrazamlık yapmış olan Davut Paşa tarafından 1489-1497 yılları arasında inşa edilmiştir. Taş Köprü’nün yanında yer almaktadır. Çifte Hamam olarak da bilinen Davut Paşa Hamamı, İsa Bey Hamamı ile Üsküp’te ayakta kalabilen iki tarihi hamamdan biridir. İki kubbeli hamam, içerisinde ayrı ayrı banyolar şeklinde inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde hamamdan çıkan suyun şifalı olduğu inancı nedeni ile halk tarafından ilgi görmekteydi. Hamam günümüzde Ulusal Sanat Galerisi olarak kullanılmaktadır. Hamamda sergilenen koleksiyon 18. ve 19. yüzyıllardan kalma eserler içermektedir.

        KURŞUNLU HAN

        Adını kurşunla kaplı olan çatısından alan Kurşunlu Han, 1550 yılında Osmanlı Padişahı 2. Selim’in himayesindeki bilim adamlarından Abdul Gani’nin oğlu olan “Molla Müslihiddin Hoca” tarafından inşa edilmiştir. Tarihi Üsküp Çarşısı içinde bulunan han, günümüze kadar ayakta kalmış olan üç Osmanlı kervansarayının en büyüğüdür. Hem zemin hem de birinci kat taştan yapılmıştır. Hanın iki avlusu vardır, ikinci avlu atları, tüccarın mallarını ve misafirleri ağırlamak için kullanılırken, ilk avlunun etrafındaki odalar hem zemin hem de birinci kat misafirlerin konaklaması için kullanılmaktaydı. Birinci avlunun ortasında bir çeşme vardır. Bugün, Kurşunlu Han, Makedonya Müzesi'nin bünyesinde ve taş eserler koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor.

        MUSTAFA PAŞA CAMİİ

        REKLAM

        Makedonya'nın en güzel İslami yapılarından biridir. 1492 yılında Osmanlı padişahları Yavuz Sultan Selim’in ve II. Bayezid’in vezir-i azamı Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Cami oldukça zarif ve sağlamdır ve yıllar boyunca hiçbir ekleme yapılmamıştır. İç mekan güzel, sade ve geniştir. Caminin yanındaki türbede Mustafa Paşa’nın sandukası ve türbenin önünde de kızı Ummi Hatun’un kabri bulunmaktadır. 1963 yılında meydana gelen deprem sonucu hasar gören ve 5 yıl ibadete kapalı kapan Mustafa Paşa Cami, 1968 yılında tekrar halkın ibadetine açılmıştır.

        SULTAN MURAT CAMİİ

        1436 yılında inşa edilen Sultan Murat Camii, Balkanlar'daki en eski, aynı zamanda Makedonya'nın en büyük camilerinden biridir. Cami, şehrin tamamına hakim olan yüksek bir tepede yer alır. Sultan I. Murat, Kosova Savaşı sonrasında savaş alanında dolaşırken yaralı Miloş Obiliç adında bir Sırp tarafından şehit edilmiş, cenazesi de İstanbul’a gönderilmeden önce bu camide bekletildiği için ismini de bu yüzden almış. Tarih boyunca üç yangın, iki büyük deprem, dört savaş geçirmesine rağmen, halen ayakta ve bölgedeki Müslümanlara hizmet vermeye devam ediyor.

        RAHİBE TERESA EVİ

        Asıl adı Gonca Boyacı olan Rahibe Terasa 1910 yılında Üsküp’te doğmuştur. 5 Eylül 1997’de Kalküta’da ölmüştür. Hayırsever Misyonerler Cemaati’nin kurucusudur. 18 yaşında Rahibe olan Terasa yaptığı sayısız iyilik ve yardımseverliğinden dolayı 1979 yılında Nobel Barış Ödülüne layık görülmüştür. Rahibe Terasa’nın anısına bir anı evi olarak yaptırılmıştır. Evin alt kısmı müze olarak kullanılırken üst katı da kilise olarak kullanılmaktadır. Anı evinde Rahibe Teresa’nın Üsküp’te başlayan çocukluğundan, ölümüne, azize ilan edilmesine kadar yaşamının çeşitli yıllarına ait fotoğraflar, dokümanlar ve eşyalar yer alıyor.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ