Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Benzer ruh halleriyle yazılmış iki başyapıt

        HT CUMARTESİ /GÜLENAY BÖREKÇİ

        V irginia Woolf, William Faulkner, Jorge Luis Borges, Vladimir Nabokov, Joseph Conrad gibi büyük yazarların eserlerini toplu olarak sunan İletişim Yayınları, dünya klasiklerini yayımlamaya devam ediyor.Bir de Yakup Kadri, Oğuz Atay, Sevgi Soysal gibi Türkçe edebiyatın önemli klasikleri var tabii. Son örnek, Recaizade Mahmut Ekrem’den “Araba Sevdası”. Sultan Abdülaziz döneminde geçen romanın ilk taslağı 1889’da yazılmış. İletişim, iki ayrı Araba Sevdası yayımlamış. Biri sadeleştirilmiş basım, diğeriyse resimler, haritalar, dipnotlarla zenginleştirilmiş eleştirel basım. Her romanın kapsamlı önsözlerle sunulduğu dizinin editörlüğünü başlangıçta ünlü romancı Orhan Pamuk yapıyordu. Onun başka bir yayınevine geçmesinin ardından dizinin şimdiki yayın yönetmeni, Murat Belge oldu. Bu hafta farklı coğrafyalarda ama aynı tarihlerde yazılmış, benzer atmosferleri olan iki küçük başyapıttan, Melville’in “Yazıcı Bartleby”siyle Dostoyevski’nin “Öteki”sinden bahsedeceğim...

        BARTLEBY: YAPMAMAYI TERCİH EDERİM

        Sizin de içinizden “Bugün çalışmak istemiyorum” diye geçirdiğiniz oldu mu? Olmuştur muhakkak. “Bugün çalışmak istemiyorum. Eve gitmek de istemiyorum. İçimden kimseyle konuşmak gelmiyor. Tek istediğim kıpırdamadan öylece oturmak, kabuğuma çekilip dünyayı dışarıda bırakmak...” İnsan zaman zaman böyle şeyler düşünür. Hayat üstünüze üstünüze geldiğinde, yapılması gerekli işler önünüzde sıradağlar gibi yığıldığında, sorumlu olduğunuz insanlar sizden gücünüzün üstünde şeyler beklediğinde... Ama içinizden geçen o cümleyi nadiren dile getirirsiniz: “Çıkmayacağım, yapmayacağım, konuşmayacağım, gülmeyeceğim...” Peki ya bunu açıkça dile getirseniz ne olurdu? Hele bunu bir seferliğine değil de sürekli olarak, sonsuz bir döngü içinde yapsanız, mesela patron sizden her iş istediğinde “Yapmamayı tercih ederim” deseniz? Eh, ortalık bayağı karışırdı. İşte Herman Melville, 1800’lerin ortalarında Wall Street’te bir hukuk bürosunda geçen tuhaf ve leziz kitabı “Yazıcı Bartleby”de bunu anlatıyor. Toplumsal kurumların hem içinde hem de büsbütün dışında yaşamanın, yani orada bulunmanın ama talepleri yerine getirmeyi reddetmenin ölümcül sonuçlarını... Hem de dönemin epey ilerisinde, modern bir hissiyatla... Belli ki kitabın esas karakteri Bartleby’nin dilinden düşürmediği “Yapmamayı tercih ederim” cümlesinin eşsiz bir baştan çıkarıcılığı var, o yüzden bugüne dek üzerine sayısız metin yazıldı; filmi çekildi, oyunu sahnelendi, müzikal uyarlaması bile yapıldı... Dahası Paul Auster’dan Jorge Luis Borges’e, Stephen King’den Peter Straub’a sayısız yazara hatta Kurt Cobain gibi rock’çılara ilham kaynağı oldu. Onu bu kez Murat Belge çevirisiyle okumak bir zevk. ÖTEKİ: BEN YAPAMAZSAM O YAPAR İkinci kitaba gelince. Bu yıl “Başka Sinema” kapsamında şahane bir film uyarlamasını izlediğimiz “Öteki” adlı romanı için Dostoyevski, “Herkesten önce benim keşfedip ortaya koyduğum çok büyük, çok önemli bir fikirden doğdu. Edebiyata bu fikirden daha ciddi bir katkım olmadı” demiş. İlk olarak 1846’da yayımlanan romanda St. Petersburg’da bir devlet dairesinde memur olarak çalışan, özgüven yoksunu, her durumda kendini suçlamaya ve pes etmeye hazır Yakov Petrovich Golyadkin anlatılıyor. Bir sabah işe gittiğinde ona tıpatıp benzeyen biriyle, “öteki Golyadkin”le karşılaşıyor. Görünüşleri aynı olsa da bu yeni Golyadkin özgüveni doruklarda bir adam, üstelik ikiyüzlü, ahlâksız ve kötü. Karakterimiz için, kendi yapamadıklarını yapacak birini yaratmış” denilebilir mi? Hem düşünebiliyor musunuz; Freud’un bırakın bilinçdışını, insanın içindeki dipsiz karanlığı falan keşfetmesini, o henüz doğmamışken yazmış bunu Dostoyevski. Ardından başka edebiyatçılar da iyilikle kötülüğün, güzellikle çirkinliğin varlığını tek bedende, tek ruhta savaşa savaşa sürdürmesini kaleme almış. Mesela 1947’de Hans Christian Andersen, “Gölge” adlı konusu çok benzeyen bir masal yazarak insanoğlunun hayatı boyunca hep gölgesiyle, yani ruhunun karanlık yanıyla savaştığını anlatmış. Robert Louis Stevenson, 1886’da “Dr. Jeckyl ve Mr. Hyde”ı kaleme almış. Oscar Wilde, benzer bir şeyi 1891’de “Dorian Gray’in Portresi”nde yapmış. Ergin Altay çevirisiyle çıkan romanı okumanızı tavsiye ederim... Dostoyevski’nin “Öteki” adlı romanının bu yıl Başka Sinema kapsamında izlediğimiz film uyarlamasında başrolü Jesse Eisenberg üstlenmişti. “Yazıcı Bartleby”, sadece Jorge Luis Borges, Paul Auster ve Stephen King gibi yazarların değil, Kurt Cobain gibi rock’çıların da başucu kitaplarındandı. Jesse Eisenberg

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ