‘Sözümü kesmeyin, ben sizi dinledim’
Malum bu başlık, tartışma programlarının klasik cümlesidir... Konuşma ortasında söz keserek dalaşa girildiği an, "Ben sizi dinledim" ifadesi bir çeşit iftihar vesilesi olarak sarf edilir. Biliyor musunuz o tartışmalarda eğer varsa, kadınların sözü daha çok kesiliyor. Aslında evrensel bir hastalık bu. Araştırmalara göre en fazla kadınların sözü kesiliyor, hatta kadınlar bile daha çok kadın sözünü kesiyor
Ayşe Özek KARASU/HT PAZAR
Hiçbirinin ismi lazım değil. Kanalın adı, tartışma konusu ve tartışmacıların adına gerek yok. Siyaseten pozisyonlar tabii ki farklı, yayın boyunca herkes birbirinin sözünü kesiyor ama kadının sözü daha çok kesiliyor. Bir fikir çatışmasına girmekten çok, kadın gazetecinin yanlış bilgi verdiği bağlamında düzeltme yapıyor erkek tartışmacı. Erkek moderatör ise bu akışa tamamen kayıtsız.
Katılımcı değil, tartışmacı diyorum çünkü siyaset programlarında asabiyet dozu yüksek tartışmalar yapılıyor artık sadece.
“Yaşadığımız gergin dalaş ortamında bir kadının sözü kesilse ne olur?” diyebilirsiniz. Bence de öyle. Fakat, kadın sorunları tartışılırken kadınların lafını ağzına tıkamak alabildiğine absürd. Geçen hafta ABD’de böyle bir olay yaşandı. Kadın ve azınlık gruplarının yeni teknoloji alanına entegrasyonuyla ilgili panelde Google Başkanı Eric Schmidt ile Aspen CEO’su Walter Isaacson, kadın katılımcının sözünü o kadar çok kesti ki, izleyicilerden uyarı geldi. Teknoloji sektöründe sosyal adaletle ilgili konuşurken mütemadiyen sözü kesilen kadın, federal teknoloji sorumlusuydu; Megan Smith. “Kadının sözünü kesmeyin” diye uyaran ise Google yöneticisi. Hem de kurumda bilinçdışı önyargılarla mücadele programını yürüten yönetici; Judith Williams.
Williams, “Bilinçdışı önyargılarla ilgili araştırmamızda, kadınların sözünün erkeklere göre daha fazla kesildiğini tespit ettik. Şu anda aynısını Megan’a yaptığınızın farkında mısınız?” dedi. Bu çıkış çok ses getirdi, Twitter’da tepki yağdı.
Kadınların lafına dalma vakaları TV programları, panellerle sınırlı değil elbette. Ofis ortamları, iş toplantıları kadınlar için ateşten gömlek. Facebook’un tepe yöneticisi Sheryl Sandberg New York Times’ta şöyle yazıyor: “Bir kadının toplantıda konuşması ip cambazlığı gibidir. Ya dinleyeni az olur ya da aşırı saldırgan bulunur. Sonunda kadınlar daha az konuşmaya karar verir.” Princeton araştırmasına göre toplantılarda kadınlar zamanın sadece yüzde 25’inde söz alabiliyor. Bu nedenle alınan kararlarda da etkileri zayıf kalıyor.
KADIN DA KESER
George Washington Üniversitesi araştırmasına göre hem kadınlar hem de erkekler, kadının sözünü daha fazla kesiyor, tamamlayıcı ifadelerle lafın arasına giriyor. 20 kadınla 20 erkeğin çaprazlama sohbet partneri olduğu deneyde, nüanslar dışında her iki cinsin aslında farklı konuşmadığını tespit ediyorlar. Ancak yine de ortalama olarak kadınlar erkeğin sözünü bir kez, kadın partnerin sözünü ise 2.8 kez kesiyor. Erkekler, erkeğin sözünü 2, kadının sözünü 2.6 kez kesiyor. Erkekler çoğunlukla üstünlük taslamak, konuya egemen olmak için araya giriyor. Birebir sohbetteki erkek baskınlığı grup konuşmalarında daha da artıyor.
Siyasetten de örnek var. Yale araştırmasına göre ABD’de kıdemi ve yasama etkinliği bakımından güçlü senatörler kurulda genç meslektaşlarına göre daha fazla söz alıyor. Ancak kadın senatörün güçlü olması, kürsüye daha fazla çıkmasını sağlamıyor. Çünkü sözlü sataşmalardan çekiniyorlar. Bitmedi; hastalar da kadın hekimlerin sözünü daha fazla kesiyor. Doktor erkekse, hasta ukalalığı yarı yarıya azalıyor. Yazılı ve görsel medyadaki erkek üstünlüğüne girmiyorum bile. Sosyal medyaya gelince; Twitter kullanıcılarının yüzde 62’si kadın ama, erkeklerin retweet’lenme oranı kadınların iki katı. Tüm rt’lerin yüzde 63’ü erkeklerin tekelinde.
Komşum kalpsiz çıktı, Tedi’yi belediye kurtardı
Tedi, Vodafone Arena doğumlu. Beşiktaşlı yani. İnşaatta çamur çimentonun arasından kurtardık. Bebekti, kızım “O bir survivor” dedi, biberonla besledi, daha 1 yaşına gelmedi. Geçen gün terastan yan dama düştü Tedi. 3 gün orada mahsur kaldı, çünkü komşum eve giriş izni vermedi. Yoksa o daireden dama uzanmak bir kol boyu. İtfaiye demeyin! Onlar damda kedi kovalamıyor, bir yere sıkışırsa merdiven dayıyor, o kadar. Tedi’nin imdadına Beşiktaş Belediyesi yetişti. Başkan Murat Hazinedar’ın talimatıyla, Koordinasyon Müdürü Erdal Öztürk devreye girdi ve gece vakti kurtarıcımızı yolladı: Veteriner İşleri’nden Ümmet Salih ile yardımcısı Salih’i. Durum tespiti yapıp gerekli alet edevatla sabah gelirler diye düşünürken, Ümmet Bey işi öyle lafa da boğmadan iniverdi bitişik dama, oradan kafesi aşağı uzattığı gibi alıverdi Tedi’yi alt damdan. O artık Tedi’nin Ümmet Abi’si.
