Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi İstanbul’dan Joan Baez geçti

        Heja BOZYEL / HT CUMARTESİ

        Her yaz, Garanti Bankası’nın ana sponsorluğunda “Caz yeşili” sloganıyla düzenlenen İstanbul Caz Festivali’nin en az 2-3 tane unutulmaz konseri olur açıkhavada. Kimler kimler görmedi ki o sahne! Yaz aylarında İstanbul’da olanlar için adeta bir hediyedir yıldızların altında dinlenen şarkılar. Bu yaz da farklı değil. 1 Temmuz Çarşamba gecesi Cemil Topuzlu’nun tüm koltukları doldu, merdivenlerde oturanlar, ayakta şarkı söyleyenlere eşlik etti. Joan Baez, çocukluğumuzun o tüyler ürperten sesi kısacık bembeyaz saçlarıyla gitarını eline alınca sanki zaman durmuştu. Sahnede sadece o yoktu. Kardeş Türküler’i de konuk etti, Berkin Elvan’ı da. Röportaj öncesi görüşmemizde Türkiye’nin siyasi yapısı ile ilgili çok şey bilmediği, fazla fikir beyan edemeyeceğini söylemiş olmasına karşın, dersini çalıştığı belliydi. MTV’nin “Rebel Music” projesinde Türkiye’yi temsil eden Tahribad-ı İsyan’ı izlediğini ve nasıl etkilendiğini de anlattı sohbetimizde. Gecede keşke onları da sahneye davet etseymiş, o pırıl pırıl çocuklar öyle güzel yakışırlardı ki oraya...

        ‘BORCUMU ÇOKTAN ÖDEDİM’

        Tarihin en sağlam erkek müzisyenleriyle (Bob Dylan, David Harris, Steve Jobs gibi) aşk yaşayan bu efsanevi kadından hem kalp kırıklıklarını dinledik hem insanlığı, barışı. “Diamonds and Rust” şarkısını Bob Dylan’a yazdığı bilinir mesela... Baez o şarkıyı “Ben borcumu çoktan ödedim” diyerek bitirir. Çok şahsi bir hikâyeyi öyle bir sesle anlatır ki; hissedersiniz yaşanan zamansız ayrılığın yarattığı öfke ve haksızlığa uğrama hissini. O yüzden tek bir şarkıyla sevgiyi anlatmasını istedim ama bunun imkânsız olacağını, aklına ilk gelen şarkının ise “Imagine” (John Lennon) olduğunu söyledi.

        ‘MARŞ OLACAK ŞARKI YAZMAK HERKESİN HARCI DEĞİL’

        Peki onun neredeyse 40-50 yaşındaki şarkılarının, bambaşka bir dünyada büyüyen yeni nesil tarafından benimsenmesi, kendi aşkları ve savaşları için söylemeleri hakkında ne düşünüyordu? “Buna çok şaşırıyorum” dedi içtenlikle. “Çok da mutlu oluyorum. Gençlerin benim yaşadığım dönemden ilham aldığını görüyorum. Cesaret bulaşıcıdır. Bizim o dönemki cesaretimiz de size bulaşıyor.” “Onlar”ın gençliği yani 60’lar ile bugünün gençliğini kıyaslamasını istediğimde, uzun bir cevap verdi: “60’lar, müziğin ve yeteneğin patlama yaşadığı dönemdi. Woodstock gibi unsurlar sayesinde patlama yaşanıyordu. Bob Dylan, Johnny Mitchell, Jimi Hendrix gibi isimlerin çıktığı dönemdi. Nasıl oldu da o dönemde o kadar çok isim çıkabildi bilmiyorum ama büyük olasılıkla o dönemin ruhu ilham veriyordu. Ayrıca insanlar yaşadıkları ve yarattıkları dönem için marşlar arıyordu. Marş haline gelebilecek şarkıları yazmak herkesin harcı değil. Ben bunu denemeyecek kadar akıllıyım mesela. Çünkü o dönem marş haline gelen şarkıları yazmak imkânsız gibi. Bu nedenle insanlar bizim 60’larda sahip olduğumuz şeylere sahip olmak istiyorlar. Gençler sanırım bizim o dönem hissettiğimize yakın duyguları sadece Obama başkan seçilirken hissetmişlerdir. Dünyanın bir anda değişeceğini düşünmüş, birlik içinde hissetmişlerdi. Bu duygu korunamadı. Son haftalarda yeniden bu birlik doğmaya başladı ama şimdiki dönemde hayat sizin için daha zor. Ayrıca dünyadaki şiddet şu anda aşırı derecede büyük korkmamak mümkün değil."

        ‘YETERİNCE BEKLEDİNİZ’

        “Tüm dünyada ve Türkiye’de olumlu değişimler oluyor. Sanırım siz Türkiyeli gençler olarak bunun için yeterince beklediniz. Şu anda neler olacağını görmek için bir bekleme dönemindesiniz ama ne gelirse gelsin, sokaktaki insanın politik bakışının değiştiğini görüyorum. Uzun yıllar Türkiye’de bulunmadım ama izlediğim ve arkadaşlarımdan dinlediğim kadarıyla durum bu. Bence şu anda dünyada en önemli sorun, küresel ısınma ama ben küresel ısınmayla ilgili çalışmıyorum. Bunu yapan başka arkadaşlarım var.”

        Peki dünya barışı için bu kadar uğraşan bu kadın kendi iç barışını nasıl sağlıyor dersiniz? “Bunu her zaman koruduğumu söyleyemem. Değişen dönemler oldu. Çalkantılarım oldu. Ama yaşlandıkça duruldum, sakinleştim. Bir de meditasyonun çok etkisi var. Düzenli meditasyon yapmadığımda konsantrasyonum dağılıyor.”

        Eğer meditasyonla, iç huzurda Joan Baez mertebesine ulaşılıyorsa, Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde toplu meditasyon seansları düzenlenmesini talep ediyorum. İKSV’ye yönelik peçeteye yazdığım istek olarak alın bunu.

        Caz yeşili parklarda

        22. İstanbul Caz Festivali, bu yıl ilk kez Anadolu yakasında Parklarda Caz etkinliğini düzenliyor. Hazırlayın piknik sepetlerini açık hava cazına, Fenerbahçe Parkı’na gidiyoruz! Parklarda Caz etkinliği, caz müziğinin enerjisini Anadolu yakasına taşıyor. Bugün saat 17.00’de Fenerbahçe Parkı’nda kurulacak ana sahne, park sahnesi ve akustik sahnelerinde çeşitli konserler verilecek. Metallica, Green Day, Suzanne Vega, Kenya West, Snoop Dogg gibi önemli sanatçılarla aynı sahneyi paylaşan 8 kişilik The Soul Rebels Brass Band, Parklarda Caz’ın da ana etkinliği olacak. Montreux, Viyana ve North Sea Jazz Festivalleri’nde performans sergilemiş Gettysburgh College Jazz Ensemble ise yine dinleyicilere çimler üzerinde dans ettirecek. Brass enstrümanlarından oluşan Brassist, cazdan popa, R&B’den funka uzanan repertuarlarıyla “Parklarda Caz” kapsamında izleyicilerle buluşacak gruplar arasında.

        CAZIN GENÇ HALİ DE PARKTA!

        Türkiye’nin keşfedilmeyi bekleyen başarılı genç cazcıları da festival kapsamında Parklarda Caz programında yer alacak. Bu yıl yapılan değerlendirme sonucunda festivalde sahne almaya hak kazanan Can Koçlar Quartet, Eren Akgün Septet, The Cold Vibes, The Roots of Jazz ve Vocca Acapella müzikseverlerle buluşacak. Yani yeni cazcılar tanımaya hazır olun... Üstelik etkinlik sadece müzikle kısıtlı değil. Etkinliğin park sahnesinde yönetmen Morgan Neville’in “vokalistlere aşk mektubu” diye anlattığı filmi 20 Yıldız Olmaya Ramak Kala da gösterilecek. Gün boyu sürecek etkinlikler herkese açık ve ücretsiz!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ