‘Kadını en fit haliyle yansıtmak istedim'

Esra ÇORUH / HT CUMARTESİ

Yazın son demlerini yaşadığımız şu günlerde deniz keyfini doyasıya yaşarken plaj şıklığının anahtar parçası bikini ve mayolarda kaliteli ve tasarım parça arayanları yeni keşfimiz Anais Margaux ile tanıştırmak istiyoruz. Bu markanın arkasındaki genç isim Ayşegül Kuru. Ayşegül, kız kardeşi ve büyük markalarda baş terzilik yapan amcası ile birlikte bütün kadınların zarif olduğunu ve bunu üzerlerinde hissetmelerini referans alarak ‘Feel the elegance’ sloganıyla yola çıkıyor. Son yıllarda birbiri ardına çıkan bikini ve mayo marka furyasında Anais Margaux markası sade, zarif çizgisiyle dikkat çekiyor. Abartılı ve gösterişli plaj modasının aksine klasik ve zarif çizgisiyle bir adım öne çıkan genç tasarımcı Ayşegül Kuru ile markasını ve hedeflerini konuştuk.

Öncelikle seni tanıyalım. Markanı çıkarmaya nasıl karar verdin? Neden bikini ve mayo?

İktisat mezunuyum. Birkaç kurumsal yerde çalıştıktan sonra tasarım aşkım daha ağır bastı. Amcam çok önemli bir terzi olduğundan ben de bu işe ilgi duymaya başladım. Paris’e çok gidip geldim ve kendimi bu alanda geliştirmeye çalıştım. 2014’te bir arkadaşımla beraber farklı bir markayla sektöre adım attım. Küçük bir web sitem vardı onunla birlikte çok sade, düz, Türkiye’de görmeye alışık olmadığımız tasarımlar yapmaya başladım. Aslında kendi ihtiyacımdan ortaya çıkan bir durumdu, kendim isteyip bulamadığım tasarımları “İş başa düştü” diyerek yapmaya başladım.

Sonra arkası geldi...

Bu sene de Anais Margaux markamı çıkardım ve ilk sezonuyla sektöre daha güçlü ve daha çok beni yansıtan markamla geri döndüm. 20 senesini Hermes’te koleksiyon terzisi olarak geçirmiş, koleksiyonların çıkış aşamasındaki kilit isimlerden biri olan, Paris’te 50 senelik bir moda geçmişine sahip, birçok ünlü markanın baş terziliğini yapmış amcam Emin Tekin, markamı yaratmamdaki en önemli isim oldu, beni teşvik etti. Onun müthiş tecrübesi ve desteğiyle markamı çıkardım. Ailemde böyle bir hazine varken bundan yararlanmayı çok istedim.

Çok şanslısın, Hermes gibi bir markanın mutfağında yetişmiş birinin desteğiyle markanı çıkarman çok önemli... Amcanla birlikte çalışmak sana neler kattı?

Çok doğru, gerçekten çok şanslıyım. Çocukluğumdan bu yana aslında amcam ilham kaynağım oldu. Yaptığı işleri görmek ve bunlara bire bir şahit olmak beni tasarım yönünden çok besledi. Ve bu sene de beraber bir şeyler yapmak çok istedim, sağ olsun o da beni kırmadı.

Peki markanın ismini nasıl buldun?

Çok uzun senelerdir Fransa’ya gittiğim için kendimi orayla çok özdeşleştiriyorum. Bu süreçte kız kardeşimle de beraber çalıştık. Bu anlamda isim ararken hep iki kız kardeşi temsil edecek isimler araştırdım. İki Fransız kadın ismi olan Anais ve Margaux ismini buldum. Fransızca’da zarafet ve inci anlamına gelen Anais ve Margaux isimlerine karar verdim.

'KALİTE SADELİKTİR'

Şimdilerde bir sürü bikini ve mayo markası gündemde. Senin markanın diğer markalardan farkı ne?

Öncelikle şunu söylemek isterim ben çizgime ve markama çok güveniyorum ve yaptığım işin her aşamasında bizzat yer alıyorum ve işimi çok seviyorum. Bence kalite sadeliktedir. Sadelikten yana ve abartıdan uzak bir tavrım olduğu için tasarladığım mayo ve bikinilerde de sade ve zarif çizgiler tercih ediyorum. Her zaman kadını, olduğu gibi ama en güzel ve en fit haliyle yansıtmak istedim. Sade, natürel ve sanatsal bir heykel görünümünde kadınlar çıkış noktam oldu.

2015 yaz koleksiyonundan bahsedelim... Nelerden esinlendin?

60’lı 70’li yılları yansıtan bir koleksiyon oldu. O yıllardan çok etkilendim. Tasarımlarım asla kadınların önüne geçmiyor, aksine kadının zarafetini ön plana çıkarıyor. Vücudu daha ince gösterecek kemer ve şerit detayları kullandım. Kumaşından kalıbına kadar amcamla birlikte bin bir emekle hazırladık.