Fransız yüzücü Philippe Croizon röportajı

GİZEM SEVİNÇ SELVİ / HABERTÜRK PAZAR

Geçtiğimiz günlerde Göcek D-Marin, “Well-Abled Erişilebilir Denizler Projesi” kapsamında özel bir konuk ağırladı: 20 yıl önce geçirdiği bir kaza sonrası kollarını ve bacaklarını kaybeden engelli yüzücü Philippe Croizon. Aşağıda, yıllar süren travmaların ardından Manş Denizi’ni yüzerek geçen, 5 kıtayı yüzerek birbirine bağlayan 47 yaşındaki rekortmen Fransız yüzücünün ve eşinin hikâyesini okuyacaksınız.

Philippe Croizon, 47 yaşında rekortmen bir yüzücü... Yüzmeye, kollarını ve bacaklarını kaybettikten sonra başlamış bir baba. Ve ardından 5 kıtayı yüzerek birbirine bağlamış bir kahraman.

Kaza ne zaman başınıza geldi?

Her şey 5 Mart 1995’te başladı. 7 yaşında bir oğlum vardı ve ikinci çocuğumun doğumuna 2 ay kalmıştı. Evimiz çok küçüktü, anteni kendim bağlamaya çalışırken arkadaki 20 bin voltluk kabloya dokundum ve elektrik kollarımdan girip bacaklarımdan çıktı. 2 buçuk ay sonra gözlerimi hastanede açtım.

İnanılmaz geliyor kulağa.

Bacaklarımın ve kollarımın artık olmadığını fark etmem yarım saniye sürdü. 2 seçeneğim vardı; ya yaşayacaktım, ya ölecektim. Yaşamayı seçtim

Manş Denizi’ni aşmak sağlıklı insanlar için bile büyük meseleyken nasıl hissettiriyor tüm bunları başarmak?

İmkânsız olmadığını bildiğim için yaptım. İnsanlar hedefledikleri şeyi şöyle bir düşündükten sonra vazgeçiyorlar. Bu da başarma ihtimalini ortadan kaldırıyor. Bazen düşünmeden, gözü kapalı hareket etmek lazım.

O dönemki eşinizinin davranışları nasıldı kazadan sonra?

Kazadan 7 yıl sonra karım gitti. 2 oğlumla ben kaldım.

Şimdiki eşiniz Susanna’yla nasıl tanıştınız?

İnternetten. İlk tanıştığımızda tabii sadece kafamın fotoğrafını göndermiştim. Sohbetimiz ilerleyince tepkisini ölçmek için ilginç bir mesaj gönderdim ona, o da ilginç bir cevap verince başladık. 10 yıldır beraberiz.

Ne yazdınız?

“Rüzgâr çok sert davrandı ve bütün saçlarımı kaybettim” dedim. O da “Rüzgar benim evime doğru eserse ben saçlarını toplayıp sana getiririm” dedi. O zamandan beri onun 3 kızı, benim 2 oğlum, köpeğimiz, kedimiz ve balığımızla yaşıyoruz.

Mutlu musunuz?

Hayatımı seviyorum. Tam 14 yılı bir kanepenin üzerinde geçirdim ve bir gün kendime “Dur” dedim. Susanna’yla tanıştığım gün hayatın bambaşka bir anlamı olduğunu fark ettim, tüm bu projelerde, evet ben yüzdüm ama geri kalan her şeyi Susanna yaptı. 5 çocuklu bir ailenin altıncı ve en zor çocuğu oldum onun için.

Tekne, engellilerin denizle buluşmasını kolaylaştırıyor

‘600 engelli denizle buluştu’

D-Marin Marinalar Grubu; engellilere yönelik tasarlanan Oasis Engelsiz Trawler Yat’a D-Marin Didim’de kışlama hizmeti, yaz döneminde ise Turgutreis ve Göcek’te bağlama hizmetleri vererek destek oluyor. Bu tekneyle engelli bireylerin denizle buluşmasını sağlıyor. Bu sayede geçtiğimiz sene 600 engellinin denizle buluşması sağlanmış. D-Marin CEO’su Kemal Saatçıoğlu da, marinaların en önemli amaçlarından birinin bölge halkına hizmet vermek olduğunu ve “WellAbled” projesinin eşine az rastlanır bir fırsat olduğunu belirtiyor.

Hayatının 14 yılını kanepede geçiren Croizon, şimdi özgürce yüzüyor.