Cirkopolis 40 konteynerle geliyor
Hem çocukları hem de yetişkinleri etkileyecek görselliğe sahip bir şov olan Cirkopolis, içinde sirk, dans, müzik, tiyatro ve akrobasi bulunan bir müzikal. 9-11 Ekim tarihleri arasında İstanbullu sanatseverlerle buluşacak olan gösteri öncesinde baş dansçı, organizatör ve artistik direktörüyle konuştuk
Ekin TÜRKANTOS/ GAZETE HABERTÜRK-PAZAR
Sirk, dans, tiyatro karışımı bir müzikal şov Cirkopolis. 2014’te Winner of Drama Desk Awards’da ‘En Sıra Dışı Tiyatro Deneyimi’ ödülüne layık görülen Cirkopolis, dans ile akrobasinin bir arada harmanlandığı gerçek ve hayal arası bir şov sunuyor. Dünyaca ünlü menajerlerin peşinden koştuğu ve Cirque du Soleil’in tiyatro versiyonu kabul edilen şov, 9-11 Ekim tarihleri arasında Alchemy Project tarafından Türkiye’ye getiriliyor.
Şov, her şeyin gri gözüktüğü, insanlıktan çıkmış bir şehirde yollarını arayan, yitik karakterlerin kendilerini keşfetmesini konu alıyor. Ve bunu büyüleyici bir sahne tasarımı ile yapıyor. Set tasarımı ve video projeksiyonlarıyla 10 performans sanatçısının, monotonluğa isyanları, kendilerini yeniden keşfetmeleri ve fabrika şehirlerinin yarattığı sınırlara karşı gelmelerinin hikâyesi. Ve aslında sirk, dans ve tiyatroyu yeniden tanımlıyor. Ve şu soruyu soruyor; “İçimizdeki özgürlüğün, kendini göstermesine izin verebilir miyiz?”
2012’de turneye başlayan Cirkopolis, bugüne kadar gösterilerini 20 ülke ve 70’den fazla şehirde sergilemiş. Şovun gerçekleşeceği sahne, sıkı bir çalışma ile 8 saatte hazırlanabiliyor. Akrobatların şov boyunca rahat ve terlemeden hareket edebilmesi için özel olarak üretilen 50 farklı kostüm bulunuyor. Dekor ve kostümlerle birlikte tüm malzemeler, 40 konteynerle taşınıyor. Kanada, Fransa, İsviçre, İngiltere, Almanya ve Uruguaylı sanatçılardan oluşan Cirkopolis’te 10 dansçı, 4 teknisyen, 1 teknik yönetmen, 1 sahne amiri, ses ve ışık ekibi ve 1 tur direktörü görev alıyor. Cirkopolis Artistik Direktörü Jeannot Painchaud, şov içindeki en riskli performansların el ele gerçekleşenler olduğunu belirterek “Akrobatlar dengelerini kaybedecek olursa çok hızlı düşünmeli, karar vermeli ve performansı kurtarmalıdır. Her şeyi kendileri için kolaylaştırırlar, gerçekten inanılmazlar. Fakat bu noktaya gelmelerinin ne kadar uzun sürdüğünü ve ne kadar çok çalışma gerektirdiğini bir bilseniz” diyor.
BAŞ DANSÇI NORA 8 YAŞINDAN BERİ SAHNEDE
Cirkopolis baş dansçısı With Nora Zoller ise sirklere olan tutkusunu 8 yaşındayken keşfetmiş ve İsviçre’de bir gençlik sirk okuluna kayıt olmuş. 14 yaşında profesyonel sirk performans sanatçısı olmayı kafaya koyunca 5 yıl Berlin’deki Devlet Sirk Okulu’na gitmiş. Cirkopolis’e katılmadan önce Almanya ve İsviçre’de sirk performans sanatçısı olarak çalışan Zoller, bir yıldır Cirkopolis’te sahne alıyor. Turne boyunca şovdan önce 1 saat ısınma çalışmalarını yapan dansçının şov içindeki rolü de oldukça renkli. Hayatının her gününü işyerinden kaçmayı hayal eden bir memur gibi yaşarken kendini aşk, dostluk, sevgi gibi duyguları yaşayabileceği yepyeni bir ortamda yeniden buluyor. Ve sonra ekipteki herkes gibi o da kırmızı kostümlerini giyerek dakikalar boyunca bir tekerlek içerisinde dönüyor. Tekerlekle şov yapmayı Berlin’deki sirk okulunda öğrenen Zoller, başarının püf noktası olarak herkesin birbirine güvenmesi olduğunu anlatıyor.
'ORGANİZATÖRLER CİRKOPOLİS'İN PEŞİNDE'
Dünyaca ünlü prodüksiyonları Türkiye’ye getirecek olan Alchemy Project’in kurucusu İranlı işadamı Mac S. Far, bu yıl Cirkopolis başta olmak üzere Shrek, Peter Pan ve Beauty and the Beast adlı gösterileri Türk izleyicisiyle buluşturacak. Çünkü Ortadoğu’nun en büyük eğlence şirketi olarak bilinen Alchemy Project, Dubai, Abu Dabi, Sao Paulo, Rio de Janeiro, Las Vegas’tan sonra İstanbul’da da bir ofis açtı. Büyük bütçeli ve hemen her organizatörün peşinden koştuğu dünyanın her yerinde bilinen ve sevilen prodüksiyonları sanatseverlerle buluşturan Mac S. Far, bugüne kadar Rihanna başta olmak üzere Snoop Dogg, Nicki Minaj, Etselle, Leona Lewis, Trey Songz, The Script, Nelly, Craig David, James Blunt, Türkiye’de ise Şebnem Ferah ve Teoman ile çalışmış. Türkiye’de 3 yıl önce kurulan şirketin en büyük organizasyonları ise bu yıl gerçekleşecek. Çocuklar kadar yetişkinleri de heyecanlandıran organizasyonlar arasında görsel olarak da hayli zengin şovlar yer alıyor. Cirkopolis’in, Cirque du Soleil’in tiyatro versiyonu gibi olduğunu anlatan Mac S. Far, “Bu şov bizim sektörde dünya kupası gibi. Bütün organizatörler kendi ülkelerine getirmek ister. Önümüzdeki sene Cirque du Soleil’i Türkiye’ye biz getireceğiz. Ankara’ya ilk kez bir Broadway müzikalini, Beauty and Beets’i götüreceğiz. Dünyanın bir numaralı gölge tiyatrosu Shadow’u İstanbul’a getiriyoruz. Shrek ve Peter Pan’ın dünya turnesini yapacağız ve Hollywood’lu sanatçıların stand up şovlarını getireceğiz. Rob Schneider bunlardan ilki. Türkiye pazarı buna hazır mı bakıp devamını getireceğiz. Dolu bir programımız var” diyor.
