Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İstanbul "D-100'e ve TEM otoyoluna ses bariyerleri konulmalı"

        Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Ulaştırma Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Yardım, yaptığı açıklamada, normalin dışında olan seslere gürültü dendiğini, sesin 30 desibeli aşması halinde insanı rahatsız ettiğini söyledi.

        Seviyesine göre insanların sesten farklı etkilendiğini dile getiren Yardım, "Çevre ve Orman Bakanlığı'nın yayınlarına istinaden gürültü derecelendirmeleri var; 1. derece 30 ile 60 desibel aralığında, sağlık üzerinde konforsuzluk, öfke, kızgınlık ve uykusuzluğa neden oluyor. 2. derece olan 65-90 desibel de kan basıncında artışa, kalp atışlarında ve solunumda hızlanmaya neden oluyor. Beyin sıvısında azalma ve ani refleksler verme durumu başlıyor. 3. derece 90 ile 100 desibel arasında ise fizyolojik reaksiyon ve baş ağrıları başlıyor. 4. derece 120 ile 140 desibelde ise iç kulakta hasar ve buna bağlı olarak denge bozukluğu başlıyor, yürümede zorlanmaya neden oluyor. 5. düzeyde 140 desibelden daha fazlaysa ciddi beyin tahribatı ve kulak zarının patlaması gibi sonuçlar doğuruyor" diye konuştu.

        Kentleşmeyle insanların artık gürültü kaynaklarının içinde yaşadığını vurgulayan Yardım, şunları kaydetti:

        "Bu gürültüler insanı rahatsız etmeye başladığı için birtakım tedbirler alınmış. Ses bariyerleri bunlardan biridir. Gürültü engelleme bariyerleri karayollarının yanı sıra, demiryollarında ve havalimanlarının park sahalarında kullanılır. Karayollarında araçların belli bir hızla yol almasından dolayı gürültü kaynağı olması söz konusu. Motor ve hareket gürültüsü oluşur. Gürültüyü engellemek için karayollarında doğal yollardan engelleme çalışmasına öncelik verilir. Bunlar tabii engellerdir. Tabi engellerin başında toprak setler gelir. Yol ile yaşam alanları arasına eğimli toprak setleri yapmak ve bu kısımlara bitki etmek. Bitki ekiminin mümkün olmadığı yerlere ağaç dikmek de bir diğer yöntem. 12 ay yaprak dökmeyen, sık ağaçlar dikmek. Selvi ağaçları bunlardan biridir. Bunlar doğal ses bariyerleridir."

        SES DÜZEYİ OLDUKÇA YÜKSEK

        Doğal ses bariyerlerini kurma imkanlarının olmadığı yerlerde, karayollarındaki gürültüyü engellemek için yapay ses bariyerlerinin kullanıldığını bildiren Yardım, bunların farklı şekillerde ve betondan ahşaba, camdan poliüretan maddeye kadar farklı materyallerden üretilebildiğini aktardı.

        Sinan Yardım, metrobüs duraklarının da bulunduğu D-100 karayolunda yaptıkları araştırmada ses düzeyinin oldukça yüksek çıktığını açıkladı.

        Duraklarda gürültünün iki yönlü akan trafikten kaynaklandığına dikkati çeken Yardım, "Halk sağlılığı açısından acil, belirli yerlerde gürültü ölçümü yapılarak, hızla buralara tedbirler düşünülmesi lazım" dedi.

        "Ses bariyerlerini İstanbul'da gürültünün insan sağlığını tehdit ettiği her yere koymak lazım" diyen Yardım, şöyle konuştu:

        "İl çevre Müdürlüğü'nün gürültü haritaları var. Bu ölçümleri önümüze alıp bunların sonuçlarına göre ses engelleyici bariyer planı yapmamız lazım. Büyük ulaşım alternatiflerini gürültü açısından analiz etmemiz lazım. D100 ve TEM otoyolunun etrafı ve bunların bağlantı yolları, öncelikle ele alınması gereken yerler."

        Yrd. Doç. Dr. Yardım, dünyada gürültünün insan sağlığının tehdit ettiği birçok noktada ses bariyerlerine rastlamanın mümkün olduğunu sözlerine ekledi.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ