Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi ‘Barış dolu bir dünya için yaşıyoruz’

        Sema EREREN / HT CUMARTESİ

        Bilmeyenler için söylemeliyim... Scorpions’un en çenebaz üyesi, 1 hafta önce telefonumun ucundaki solistleri Klaus Meine. Sohbetimiz Klaus’un sorularıyla başladı: “İsmini söyler misin?”, “Nasıl doğru telaffuz edebilirim?”. Durumun o da farkında; “Ne yapayım bir sonraki soruyu belki anlayamazsam diye uzun uzun cevap veriyorum” diye kendisiyle dalga geçiyor. Birkaç gün sonra grupla sohbet etmek ve konserini izlemek üzere Lizbon’dayım. Her yaştan dinleyici kitlesi olan efsanevi grubun sahnedeki enerjisine bakınca yaşlarına inanması zor, hayran kalmamak elde değil. Lizbon’da 15 bine yakın kişinin akın ettiği konserde izleyici, deyim yerindeyse kendinden geçti. Trafik olmayan şehirde, konser alanına giden güzergâh birbirine girmişti. Grup, Lizbon konseri arifesinde kaldıkları otelde, sahnede gördüğümüz gözlüklü, şapkalı ‘cool’ halleriyle giyinmiş kuşanmış yuvarlak masa toplantısında karşımızdaydı...

        Pek çok kez veda turu yaptınız...

        Klaus Meine: Farewell (veda) turunun üzerinden zaman geçti biz çoktan unuttuk. (Gülüyor.) 2010 yılıydı. Son bir albüm yapıp dünya turuna çıkalım dedik. Ama yeni bir mücadelede bulduk kendimizi. Özellikle ‘MTV Unplugged’ dönüm noktasıydı. Her jenerasyondan insan gelmişti. Şarkılarımız milyonlarınağzında, sadece Facebook’da 7 milyon hayranımız var... Onları bırakmak için sebep olmadığına karar verdik. Rudolf Schenker: Partiye benziyor. Normal saatte eve dönecekken “Hey nereye?” der biri. Eve dönüşünüz sabah 6’dır. Bizimki de öyle.

        50 yıl sahnede kalmanın sırrı ne?

        Klaus: İlham aldığımız, “Vaov” dedirten sanatçılar oldu. Beatles mesela. İngilizcemiz iyi olmasa da İngilizce şarkı söyledik. İngilizce kariyer yolculuğunun bileti. Bir araya gelenlerin aynı kimyada olması da önemli. Matthias Jabs: Büyü müziğin ta kendisi. ■ Enerjinizi nasıl koruyorsunuz? Klaus: Hayranlarımız bizi ayakta tutuyor.

        “Olmazsa sahneye çıkmam” dediğiniz bir şey var mı?

        Klaus: Yok. Odaklanmaya bakarız. Bir nevi meditasyon...

        Sahnede olmanın yaş limiti var mı?

        Klaus:Yaptığınız şeyden keyif almanıza ne yaş ne de başka bir şey engel... Biz olağanüstü keyif alıyoruz.

        Unutamadığınız bir konser var mı?

        Klaus: Unutulmaz çok anı var ama biri Yunanistan’dan... Sahne önünde ağlayan bir hayranımız vardı. Yanındaki de kız arkadaşı mı kardeşi mi bilemiyoruz “Ne yaptığınızı görüyor musunuz?” diye bağırıyor. Sonra Yunanistan’da basın toplantısında anlattım bunu. Meğer ağlayan hayrantoplantıdaki gazetecilerdenmiş.

        Peki Türk hayranlarınız?

        Klaus: Onlar da çok hassas. Ne hissediyorlarsa gösteriyorlar. İstediğimiz de bu. Her seferinde büyülendik.

        Scorpions, 12 Temmuz'da Küçükçiftlik Park'da.
        Scorpions, 12 Temmuz'da Küçükçiftlik Park'da.

        ‘BONO NEREDE?’

        Teknoloji sizce müzik için iyi bir şey mi?

        Klaus: Nereden baktığımıza bağlı. Teknoloji hayran kitlesine ulaşmak için devrim. Gençliğimde albüm almak için uğraşırdım, şimdi iş bir tıklamaya bakıyor. Yeni jenerasyon sanatçıların işi zor. Ama canlı performansların heyecanı bitmeyecek. Arkadaşlarla gidilen konserin zevki kalacak.

        Thom Yorke’un şirketleri var. Müzikten para kazanmak zor mu?

        Klaus: Evet. Yeni neslin işi zor. İnsanlar müziğe dijital platformdan erişiyor. Diğer yandan canlı performanslar sanatçılar için hâlâ mühim. Ortamın farklı olduğunu kabullensinler.

        Önceden politik şarkılar yazılırdı. Şimdi neden yok?

        Klaus: Belki yapılır. İklim değişiyor, gidişat ciddi. Üzerine şarkı yazmak nasıl olur bilemiyorum, komplike. Genç jenerasyon bedelini ödeyecek. Bizim dünyayı görme biçimimiz bir şarkıyı tek bir ağızdan söylemek, barış içinde olmak ki bunun için konserler yapıyoruz. Peki soruyorum: Bono nerede?

        Terör tüm dünyayı etkiliyor. Konserler iptal ediliyor.

        Klaus: Zor zamanlardan geçiyoruz. Gidişat tehlikeli. Ama hayat devam ediyor. Müzik bizi birbirimize kenetleyecek kadar güçlü. Barışın olduğu bir dünya hayaliyle yaşamıyor muyuz zaten? Müzik dünyayı değiştirecek güce sahip değil belki ama olanlara karşı bir arada durmamızı, kenetlenmemizi sağlayacak tılsıma sahip. Müziğin özü aşk ve barış, en zor zamanlarda bir araya getirir.

        ‘TÜRK HAYRANLARIMIZ ÇILGINDIR’

        İstanbul’da en çok neyi özlediniz?

        Matthias:İstanbul’dan güzel anılarımız var. Boğaz Köprüsü’ne uzun uzun bakmak, güzel yemekler yemek harika. Bir tarafta Asya diğer tarafta Avrupa... Büyüleyici!

        Son olarak Türk hayranlarınıza ne mesaj vermek istersiniz?

        Klaus: Sonsuz desteğinize teşekkürler. Türk hayranlarımız çılgındır ama bir o kadar duygusaldır. Temmuz için sabırsızız.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ