Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam 2010 yolsuzluk başkenti

        BALÇİÇEK PAMİR - GAZETE HABERTURK

        Aslında bir süredir etrafta dedikodular dolaşıyordu. 2010 Avrupa Kültür Başkenti içinkurulan ajansta neler oluyor diye soran da vardı, pis kokular geldiğini iddia eden de... Şaşırtıcı ilk adım Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Çolakoğlu'ndan şubat sonuna doğru geldi. Çolakoğlu son derece nazik bir dille engellendiğini ima ederek, projeden çekildiğini açıkladı. İstifa sonrasında hiç konuşmadı, hatta karşılaşmalarımızda "Sizi üzdüler galiba" cümleme başını sallayarak ve gülümseyerek cevap verdi. Benim için tablonun değişiminin fitilini ateşleyen ise ünlü şef, müzik adamı Cem ansur oldu. Mansur katıldığı Söz Sende'de Nuri Çolakoğlu'ndan çok daha önce müzik direktörlüğünden istifa ettiğini ve istanbul 2010 ı/rupa Kültür Başkenti'yle bir alakası kalmadığını söyledi ve ekledi "Çok geç kalındı, hiçbir şey onaylanmadı, verilen sözler yerine getirilmedi." İşte bu çıkıştan sonra bir yazı yazdım, "Orada ıeler oluyor" diye. O yazıdan sonra bütçesi ilk yıl 285 milyon TL ikinci yıl ise yaklaşık 805 milyon TL civarında olan Kültür Başkenti oluşumunda, "Neler olup bittiğini sormaya hakkımız var" dedim. Dedim ve olan oldu. O gün bugündür yağan mail ve telefonlardan başımı alamadım.

        Bugün size anlatacaklarım bütün o ihbarların ve arkasından yapılan araştırmaların sonucu. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti'ne büyük önem veriyorum ve destekliyorum. Söz konusu bütçenin bir atımlık projelere harcanmak yerine Cem Mansur'un dediği gibi uzun soluklu eğitim ve kültür çalışmalarına ayrılmasından yanayım. Uzun lafın kısası eğer arzu ederlerse bu sayfa istifa eden eski başkan Nuri Çolakoğlu ve şimdiki Başkan Sekip Avdagiç'e açık.

        DEDİKODU anlatacak değilim. Elimde Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun 37 sayfalık raporu var. Rapora göre eski başkan Nuri Çolakoğlu ve ekibi kendi isteğiyle istifa etmemiş, istifa etmek zorunda bırakılmış. Yine aynı rapora göre aynı kişilerin yürütülen birçok projede birtakım usulsüzlüklere karıştıklarını ve projelerin manipüle edildiğini öğrendim.

        KIYAMET KOPTU

        Peki hali hazırda yasası bulunan, Başbakanlık tarafından sıkı denetlemeye tabi tutulan bu ajansta bunlar nasıl olur? Yine rapordan aktarıyorum: "Çolakoğlu ajansta birçok görevi birden üstlenmiş. Hem Yönetim Kurulu Başkanlığı hem de Artistik Yönetim. Bu sisteme göre Çolakoğlu önce yönetmen sıfatıyla proje başvurusu yapıyor, ardından Artistik Komite Başkanı olarak, projenin değerlendirmesini yapan kurula kendi sunduğu projeyi onaylattırıyor, ardından Yönetim Kurulu Başkanı olarak projeleri geçirtiyor."

        Alan memnun veren memnun, ortalık niye karıştı diye sorarsanız, onu da anlatayım. Başbakanlık müfettişi olarak çalışan ve bu projete genel sekreter olarak atanan Eyüp Özgüç'e bu projeler onaylatılmadığı için kıyamet kopmuş.

        Özgüç'ün yasaya göre aslında para harcama yetkisi 2 bin TL ile sınırlı ama söz konusu projeler onun imzası olmadan yürürlüğe alınamıyor. O da bir türlü imzalamıyor ve ortalık ayağa kalkıyor. Nuri Çolakoğlu ve Eyüp Özgüç'ün tartışmaları basına da yansıyor. basına da yansıyor. Yeni Şafak Gazetesi manşetine kavgayı taşıyarak şöyle diyor: "Sahne artık senin Eyüp!"

        Eyüp Özgüç'ğn kendisine gönderilen projeleri inat edip imzalamadığı gerekçesi 23.02.2009 tarihli şöyle bir yazıyla bildirilmiş: ".... imzamın bulunmadığı 32 gündem maddesine konu projelerle ilgili olarak, 8 adet proje Artistik Komite gündemine gelmeden tarafıma sunulmuştur.

        Artistik Komite'nin onaylamadığı projelere imza atmam mümkün değildir. Ayrıca projeler genel itibariyle incelendiğinde bütçelerin aşırı yüksek hazırlandığı, bir çoğunda Artistik Komite onayı olmadığı ve ayrıca çoğunluğunda müellif ya da başvuru sahibinin proje başvuru formlarında iması dahi bulunmadığı, bu tür başvuruların bütçe, telif hakları, ödeme kalemleri bakımından hiçbir dayanağınun olmadığı ve kurumumuzu gelecek dönemde birçok hukuki sorunla karşı karşıya getirebileceği..."

        PROJELER ŞEFFAF DEĞİL Yazıdevam ediyor. Sonuç ek sunular projeler Artistik Komite'nin onayını almamış, Kimin, hangi şirketin proje sunduğu belli bile değil ayrıca projeler son derece yüksek bütçelendirilmiş. Özgüç'ün imzalamadığı projelerin toplamı 15 milyon TL. İddialarını sormak üzere Özgüç'e ulaştım. Devlet memuru olduğu için demeç nek istemedi. Özgüç'ün Yönetim Kurulu'na gönderdiği yazıdan anladığım

        1Projeler şeffaf değil. 2 Gereken onay mekanizmasından geçmemişler. 3 Bütçeleri şişirilmiş 4 Artistik Komite birçok projeyi askıya almış, uzun zamandan beri onay bekleyen projeleri kenarda tutmuş ve bu yeni projeler için apar topar bütçe arayışına girmiş. Bir yazı bedeli 1200 TL İstanbul Kültür Turizm Müdürlüğü'nün her yıl bastırdığı İstanbul Kültür Turizm isimli kitabın yapımı bu defa Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından Crea vizyon isimli bir şirkete veriliyor. Daha önceleri 15-20 bin TL. arasında bütçelendirilen 4 bin adet kitabın bütçesi bu kez 105 bin TL. +KDV. Benim ilgimi çeken ise Nuri Çolakoğlu tarafından onaylanan bu projenin sadece yazarlara verilen telif bedelinin 42.500 TL. olması. İşin daha da garibi Yürütme Kurulu üyelerine verilen telif bedelleri. Örneğin kurul üyesi Ahmet Emre Bilgili yazısı için 1200 TL, Nuri Çolakoğlu ise 400 TL almış. Listedeki bazı isimler de yine kurum yapısında yer alıyor. Bazı isimler ise ilgi çekici. Kenan Işık 750 TL., Başaran Ulusoy 600 TL. Yazıların değerini tartışmıyorum bile, bana düşmez ama bazı yazılarınb sadece rehber niteliğinde "google" destekli olduğunu söylemekte fayda var.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ