Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam "Siyasette tasfiyeler olacak!"

        Devlet Bakanı Faruk Çelik, anayasa değişikliğinin geç kalmış bir değişiklik olduğunu belirterek, ''Türkiye genelinde yüzde 60'ların üzerinde bir 'evet' ile bu anayasa değişikliğinin kabul edileceğinden hiç kuşku duymuyorum'' dedi.

        Bakan Çelik, AK Parti Bayburt İl Başkanı Bünyamin Özbek'i makamında ziyaret ettikten sonra yaptığı açıklamada, iktidar partisi olarak anayasa konusundaki tüm uzlaşma gayretlerine rağmen TBMM'de anayasa değişlikliğiyle ilgili uzlaşma sağlanamadığını belirtti.

        Anadolu'nun dört bir tarafında vatandaşlarla referandum sürecini değerlendirdiklerini ve anayasanın kabulü ile ilgili görüşlerini paylaştıklarını anlatan Bakan Çelik, şunları söyledi:

        ''Türkiye'de AK Parti sayesinde koalisyon hükümetlerine nokta konuldu. Türkiye, istikrara kavuştu. Ama ne acıdır ki; bütün partilerin 'anayasa değişmelidir' demelerine rağmen bu değişikliği tümden ya da kısmen getiren AK Parti'ye karşı. Sırf AK Parti olduğu için, bu değikliği yapan parti olduğu için parti taassubu içinde karşı çıktıklarını görüyoruz. Koalisyon dönemini bitirdik, ama bir muhalefet koalisyonu ile karşı karşıya olduğumuzu ifade edebilirim.

        ''SİYASETTE TASFİYELER OLACAK''

        Muhalefet koalisyonu kuranların da çok enteresan görüntüler arz ettiğini de müşahede ediyoruz. Bir tarafta BDP, bir tarafta MHP, bir tarafta CHP ve diğer unsurlar anayasa değişikliğine karşı çıkmaktadırlar. Bu, aslında 12 Eylülden sonra siyasette de önemli hareketlenmelerin meydana geleceğinin göstergesidir. Siyasette çok ciddi tasfiyeler olacaktır. Yani siyasi partiler kendi kadrolarını, tepe kadroları tasfiye etmekle karşı karşıya kalacaklardır.''

        Bakan Çelik, milletin, 2007'de AK Parti'ye 340 milletvekili verirken, bu kronik sorunların çözümünü arzuladığını ifade ederek, şöyle devam etti:

        ''Anayasanın değiştirilmesi konusunda verilen bir yetkiyi 'kullanmayın' demek gibi bir yaklaşımı millete nasıl izah edeceklerini bilemiyorum. Nitekim yaptıkları toplantıları da yaptıkları mitingleri de dikkatle izliyoruz. Bir tarafta 50 bin kişi, 100 bin kişinin katıldığı Başbakanın mitingleri... Alanlar almıyor, diğer taraftan toplama bir şekilde bin kişiye, 2 bin kişiye hitap eden sözde genel başkanlar. Böyle bir sürecin, böyle bir görüntünün de milletimizin dikkatinden kaçmadığını görüyorum. Bu da yetmiyormuş gibi, liderlik sanki yolda rastlanılan, yolda yakalanan, yolda elde edilen bir işmiş gibi değerlendirmeler de yapılıyor.''

        ''LİDERLİK, YILLARCA SÜREN BİR MÜCADELE İLE ELDE EDİLİR''

        Bakan Faruk Çelik, liderliğin ancak yıllarca süren bir mücadelenin neticesinde elde edilebilecek bir kariyer olduğunu ifade ederek, ''Böyle sabah, akşam genel başkanını kaybedenler, sabah yola çıkıp 'ben lider olacağım' derlerse, hem kendi başlarına, hem partilerinin başlarına, hem de Türk siyasetine ağır faturalar ödetirler'' dedi.

        Son günlerde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a dönük değerlendirmeleri olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, şöyle dedi:

        ''Bu değerlendirmelerin Başbakanlık düzeyinde cevaplandırılmasını ne vatandaşlarımız uygun buluyor ne de şahsen biz uygun buluyoruz. Çünkü bir tarafta bir lider, Türkiye'nin, dünyanın, bölgenin sorunlarına uzanmış bir lider var, diğer tarafta ise hasbelkader parti içinde gelişen olaylardan dolayı partinin başına gelmiş bir siyasi parti başkanı var. Bunu vatandaşımız da çok net bir şekilde görüyor, meydanlar da bunu net bir şekilde görüyor.

        Başbakanla yaptığı değerlendirmeler açısından şunu ifade etmek istiyorum; liderlik için kürsüye nasıl çıkılır, kürsüde nasıl durulur, kürsüde nasıl konuşulur, en azından biraz diksiyon dersi alması ve kürsü adabı ile ilgili Sayın Kılıçdaroğlu'nun daha çok ders alması gerekiyor ki, lider görüntüsü verebilsin.''

        Kılıçdaroğlu'nun otobüsten inerken merdiveni bulamayan bir lider görüntüsü ile siyasette varlığının sürdürmesinin mümkün olmadığını savunan Bakan Çelik, ''Türkiye'de, siyasette varlığını sürdürmenin mümkün olmadığını ya en yakın zamanda ya da 12 Eylülden sonra net bir şekilde göreceklerdir. Kendilerine tavsiye ediyorum, eski liderleri de şikayet ediyor 'bana danışmıyorlar' diye. Eğer danışırlarsa, hiç olmazsa bu konularla ilgili yanlışları yapmazlar. Çünkü sayın Baykal bu inişleri iyi bilir. Nerede nasıl durulacak, nasıl konuşulacak hiç olmazsa o konuda bir ders almalarında yarar vardır. Bıraksınlar Başbakan ile uğraşmayı, kendi ana kronik sorunlarını mutlaka çözmeleri gerekiyor'' dedi.

        ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ

        Devlet Bakanı Çelik, anayasa değişikliğine ilişkin de şunları anlattı:

        ''Anayasa değişikliği, geç kalmış bir değişikliktir. Bu değişiklik özgürlük getiriyor. Bu değişiklik, Türkiye'nin önündeki süreci aydınlatmaya dönük bir değişikliktir. Tümden sorunları çözen bir değişliklik değil. Keşke o imkanı hep birlikte yakalamış olsaydık. Ama bu kısım değişiklik bile geleceğin Türkiye'si açısından önemlidir. Türkiye'nin normalleşmesi açısından son derece önemlidir. Geldiğim gördüğüm yerlerdeki vatandaşlarımızın gündemine, anayasa değişikliği ile ilgili 'hayır' kelimesi hiç uğramamış. Türkiye genelinde yüzde 60'ların üzerinde bir 'evet'le bu anayasa değişikliğinin kabul edileceğinden hiç kuşku duymuyorum.''

        YAŞ KARARLARI İLE İLGİLİ SÜREÇ

        YAŞ kararlarıyla ilgili sürece de değinen Bakan Çelik, sürecin hukuk çerçevesinde cereyan ettiğini belirterek, şöyle konuştu:

        ''Hükümetin, Başbakanın komuta kademesinin bu konudaki yetkileri bellidir. Ama şunu net bir şekilde ifade edebilirim, YAŞ kararlarına bağlantılı olarak da söylemiyorum, Türkiye'nin bir iktidarı var. Türkiye'nin bir ordusu var. Türkiye'nin diğer önemli kurumları var. Bunlar son derece önemli. Bunların yasal olarak sınırları bellidir. Ordu ve diğer güvenlik güçlerimiz, ülkenin güvenliğini sağlamakla yükümlüdürler. Biz ordumuzun ve güvenlik güçlerimizin ülkemizin, insanımızın güvenliğini sağlamakla ilgili konularda ismini sık sık duymak istiyoruz. Ama diğer konularda duymak istemiyoruz. Diğer konular diğer kurumların işleridir.''

        Bakan Çelik, Türkiye'de yönetim işinin iktidarların işi olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

        ''Türkiye'nin yönetim işi iktidarlarındır, dolayısıyla milletin seçtiklerinin işidir, bunlar karıştırılmamalıdır. Bunlar karıştırıldığı için Türkiye, çok zaman ve çok imkan kaybetmiştir. Türkiye'nin bu saatten sonra da bir dünya ülkesi olma yolunda, bölgede güç olma yolunda ilerlerken, Türkiye'de bunun tekrar ısıtıp ısıtılıp gündeme getirilmesi sürecini artık geride bırakması gerekir. Bu anlamda yaşadığımız referandum süreci son derece önemlidir. Türkiye'nin demokratikleşme süreci son derece önemlidir. Kurumlarımızın konumları yerleri son derece önemlidir.''

        Devlet Bakanı Faruk Çelik, Bayburt Valisi Kerem Al ile Belediye Başkanı Hacı Ali Polat'ı da makamında ziyaret etti.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ