Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Van'dan kaçıyorlar

        İlyas AKENGİN- Cemal AŞAN- Ahmet YUKUŞ/ VAN (AHT)

        Van ziyareti sırasında “Buradaki öğretim üyeleri, memurlar, kimse bizden Van’ı terk etme gibi bir şey istemesin” diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerinin ardından gözlerin çevrildiği Van’da 4 bin öğretmenin kentten ayrıldığı bildirildi. 10 bin 555 öğretmenin görev yaptığı Van’a, 7.2’lik depremin ardından 800 öğretmen daha atandı. Depremle birlikte psikolojileri bozulan öğretmenler çareyi kenti terk etmekle buluyorlar.

        Eğitim Bir-Sen Van Şube Başkanı Süleyman Şakar, deprem nedeniyle öğretmenlerin 5 Aralık’a kadar izinli olduğunu belirterek, kentteki tabloyu şöyle anlattı: “Deprem sonrası kenti terk eden vatandaşlar gibi binlerce öğretmenimiz de kenti terk etmiş bulunuyor. Öğretmenlerin büyük bölümü memleketlerine ve il dışındaki akrabalarının yanına gitti. Özellikle Van dışından gelen öğretmenler beni arayarak ‘psikolojimiz bozuk bir daha o kente gelemeyiz’ dediler. Depremde zarar gören insanları bu şekilde terk etmek sorunlarımızı çözmez. Bunların gidişi ile bu kentin eğitimi ve gelişimi büyük yaralar alır. Deprem nedeni ile öğretmenlerimizden 4 bini dönmek istemiyor. Benim Ankara’da evim var, ben de gidebilirim, ama sorumluluğum var. Gece eksi 15 derecede arabada yatıyor, ama burada mücadele ediyorum.

        ‘ACILARI BİRLİKTE SARALIM’

        Bugün iyilik, dayanışma günüdür. 1 milyon 100 binlik bir kent bir anda yok mu olsun yani. Bu şehrin kurtulması için, normal hayatın devam etmesi için bu öğretmenlerimizin geri dönmesini istiyoruz. Öğretmenlerimiz ailelerini getirmesin, ancak kendileri gelsin. Acıları birlikte saralım. Çocuklarımız eğitimden yoksun kalmasın, onları kendi başlarına bırakmayalım. Dünyanın öbür ucundan, Japonya’dan gelip Van’da hayat kurtarırken hayatını kaybediyor. Böylesi anlamlı bir geliş olurken, öğretmenlerimizin gelmemesi bizi üzüyor.”

        ‘TOKİ’DEKİ EVLERİMİZİ VERİRİZ’

        Öğretmenlerin sağlıklı koşullarda kalmalarını sağlamak için TOKİ ile görüşmelerinin olduğunu kaydeden Şakar, “Daha önce üyelerimiz için TOKİ ile anlaşıp 1700 konut yaptırdık. Konutlar bitti, ancak yolu ve bazı istinat duvarları yapılmadığından TOKİ henüz bize teslim etmedi. Önümüzdeki günlerde buradaki çalışmalar sona erecek, biz buradaki konaklama hakkımızdan vazgeçiyoruz. Eğer öğretmenlerimiz gelirse TOKİ’de onları kendi evlerimizde ağırlamaya hazırız” dedi.

        REKTÖR: KADER BİRLİĞİ YAPTIK

        Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal ise, “Henüz depremden dolayı ‘ben gideyim’ diyen öğretim üyesiyle bire bir muhatap olmadım. Duyuyoruz, araştırıyorlarmış diye ama bence doğru değil. Çünkü öğretim üyelerimin öteden beri kadirşinaslığına güveniyorum. Üniversitemizin 1400 görevlisi, 1100 idari personeli ve 21 bin öğrencisi var. Benim öğretim üyem kalbiyle, yüreğiyle çalıştığı için başarılı oluyor” dedi.

        VAN'DA 5.2'LİK DEPREM

        Van'da saat 00.08 sıralarında 5,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

        Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem araştırma Enstitüsünden alınan bilgiye göre, merkez üssü Van merkez Mollakasım köyü olan 5,2 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

        Deprem, ilk belirlemelere göre kentte yıkıma yol açmadı.

        Yetkililerden alınan bilgiye göre, Merkez Mollakasım köyünde meydana gelen 5,2'lik deprem ilk belirlemelere göre yıkıma yol açmadı. Van'da kurulan kriz merkezinden 5 araçla ilin merkezini dolaşan sivil savunma ekipleri yıkılan ev olup olmadığını kontrol ettiler.

        Deprem sırasında evinde bulunan Ahmet Kaya, depremin ardından evlerine ilk kez girdiklerini belirterek, ''çok korktuk, çadırda kalıyorduk eve ilk girdik hemen de deprem oldu. Allah kimseye göstermesin'' dedi.

        Van'da dün hasta kabulüne başlayan ilk hastane olan Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yatan hasta ve yakınları, yaşadıkları sarsıntının ardından dışarı çıkarak otoparkta bulunan araçlarına geçti.

        Yetkililer, ilk belirlemelere göre depremin Mollakasım köyünde de yıkıma yol açmadığını söyledi.

        DÖRT SARSINTI DAHA

        Van'da meydana gelen 5,2 büyüklüğündeki depremin ardından küçük ölçekli dört sarsıntı daha kaydedildi.

        Kandilli Rasathanesinin internet sayfasında yer alan bilgiye göre merkez üssü Mollakasım köyü olan 5,2 büyüklüğünde depremin ardından saat 00.22'de merkez üssü Arısu Köyü olan 2,5 büyüklüğünde, saat 00.26'da merkez üssü Çakırbey Köyü olan 2,7 büyüklüğünde, merkez üssü Van Gölü olan saat 00.38'de 3,3 büyüklüğünde, saat 00.42'de ise 2,5 büyüklüğünde toplam dört sarsıntı daha meydana geldi.

        7.2'NİN ARTÇISI

        Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Doğan Kalafat, Van'da bu gece meydana gelen 5.2 depremine ilişkin, ''Bu 7.2'lik ana depremin artçısı. Bu, 5.6 gibi bir deprem değil artçı bir deprem ve zaman zaman bu tür büyüklüklerde depremler olabiliyor'' dedi.

        GÜNDOĞDU: BUGÜNE KADAR GÖRMEDİM

        İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yardımcı Doçent Oğuz Gündoğdu, Van'da bu gece meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki depreme ilişkin değerlendirmesinde, ''Bu fay için ilk açıklamalarda 'hayalet fay' ya da 'kör fay' demişlerdi. İşte biz de bir deneyi yaşıyoruz. Bunun nerede biteceği, nasıl olacağı konusunda bir şeyler söylemek çok zor. Çünkü yüzeyde hiç görünmeyen bir fay bu'' dedi.

        AA muhabirine, merkez üssü Van merkez Mollakasım köyü olan ve bu gece 00.08'de meydana gelen depreme ilişkin değerlendirme yapan Gündoğdu, daha önceki sarsıntıların bir kısmının gölün içerisinde olduğunu ifade etti.

        ''Bu, bence 'kırık ilerlemesi' diyebileceğimiz bir olay. Yani Van'dan uzakta sayılır ama Van'a hasar verici olacağını sanmıyorum'' diyen Gündoğdu, buna karşın Van'daki binaların durumunun çok kötü olduğunu hatırlattı. Gündoğdu, ''Bu nedenle bu deprem hasarlı binalarda kısmen yıkılmalar yaratabilecek bir büyüklüğe sahip. Çünkü Van bir enkaz haline döndü Bu kadar fazla depreme yakalanınca ayakta duranlar dahi çok tehlikeli. Artık insanlar evlerine girecek cesareti bulamıyorlar kendilerinde'' diye konuştu.

        Bu faylanma tarzını bugüne kadar görmediğini belirten Gündoğdu, şöyle devam etti:

        ''Geriye doğru da baktım, böyle bir olay yok. Böyle bir olay İzmir körfezinde oldu ama bu kadar büyük depremden sonra bu kadar büyük kırılmalarla devam ettiğini görmedim. Bu fay için de ilk açıklamalarda 'hayalet fay' ya da 'kör fay' demişlerdi. İşte biz de bir deneyi yaşıyoruz. Bunun nerede biteceği, nasıl olacağı konusunda bir şeyler söylemek çok zor. Çünkü yüzeyde hiç görünmeyen bir fay bu. Böyle de olunca, daha doğrusu kırılmanın devam edeceği enerjiden ziyade, ters fay olduğu için kırılmanın bitmesini beklemek zorunda insanlar ama bunun şu günde olacağını söylemeyiz.

        Bir de oradaki yerel koşullarda çok zorlanıyorlar ama yapacak da çok fazla bir şey yok doğrusu. Önemli bir ihtimal olarak kırılmayla alakalı olduğunu söyleyebiliriz ama esas olarak mekanizma çözümlerini verdiklerinde bunu netleştirebiliriz. Edremit'teki depremin mekanizması tamamen farklıydı ve ona bağımsız deprem tanısını koymuştuk. Ancak depremin yüksek büyüklükte artçılar üretmesi bölgede sorun oluşturuyor.''

        GÜVENSİZ BİNALARA GİRİLMEMELİ

        Gündoğdu, orta hasarlı binaların kanunen mühürlenmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

        ''Devamlı sallanırken zaten kimse evine girmez. Bazıları 'ben korkmuyorum' deyip evine giriyor ama orta hasarlı olarak belirlenen yerlere girmek yasaktır. Onarım görünceye kadar veya yıkılıncaya kadar girilmemesi gerekiyor. Hafif hasarlılara girilir. Bunu da iyi düşünmek gerekiyor. Bir yeri hafif hasarlı ilan etmek için oldukça zaman lazım. Fakat zaman da yetmiyor. Çünkü açıkta kalan insanlar var. Ancak buralara giren insanların da kuvvetli bir artçı ile tehlike karşısında kalacakları düşünülünce olay karmaşık hale geliyor. Ama güvenilmeyen binalara girmek akıllıca bir şey değil.''

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ