Kedileri daha çok solcular mı sever

HT PAZAR/ Ayşe ÖZEK KARASU

Bizim Düzgün Karadaş, Ankara’da CHP kulislerini izlerken meğerse Şero’yu da göz hapsine almış. Dün gazetedeki Şero portresinde “Solcudur ama halkçı değildir. Katılımcılık defterinde yoktur. Örneğin binaya başka kedinin girmesine asla izin vermez.

CHP’lilerin aksine, seçimlerden ve kurultaylardan haz almaz” diye yazıyordu. Kimlik kartına da “Mesleği: Muhalif siyasetçi” notunu iliştirmiş. Şero’nun Twitter hesabında da “CHP Genel Merkezi’nde çalışıyor. KK’yı gözler. Kum delisi. Gergin. Bildiğin sosyal demokrat kedi” yazıyor. Anladık, Şero sosyal demokrat. Peki kediseverlerin siyasi eğilimi ne? Şero’nun Twitter’daki 13 bin 800 takipçisinin sosyal demokrat olduğunu varsayıyorum. Ama 10 milyon Türk kullanıcısı bulunan bir mecra için alçakgönüllü bir rakam. Bir fikir vermiyor.

Anket şirketleri seçim nabzı tutmaktan vakit bulup “Hangi siyasi görüş hangi evcil hayvana meyilli?” diye bir araştırma yaptı mı, bilmiyorum. Fakat Amerika’da yapmışlar. Veterinerler Birliği, Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Parti’nin eyaletlere göre oy dağılımına bakarak liberal ve muhafazakâr seçmenin evcil hayvan tercihini belirliyor. Sol liberal eğilimli Demokrat eyaletlerde kedi besleyenler, sağ muhafazakâr Cumhuriyetçi eyaletlerde ise köpek barındıranlar baskın çıkıyor.

Tabii evde ikisini birden besleyenler de var. Toplama bakarsak; ABD’de 70 milyon köpeğe karşılık, 74.1 milyon kedi bulunuyor. 2012 başkanlık seçiminde, en fazla köpek beslenen 10 eyaletin 9’u Cumhuriyetçi aday Mitt Romney’ye oy veriyor. Üstelik de Romney’nin, köpeği Seamus’ı kafesi içinde otomobilin portbagajına bağlayarak 12 saatte ta Kanada’ya gittiği ortaya çıktığı halde. Seçmen belli ki o skandala kulak tıkıyor. En kedili 5 eyaletin 4’ü ise Demokrat Obama’ya veriyor oyunu.

Obama’ların köpeği Bo’nun cazibesi katiyen aklını çelmiyor sağ seçmenin. Muhafazakar Parti’den caymıyorlar. Neticede “Sağcılar köpek, solcular ise kedi sever” şeklinde bir genellemeye varan bu araştırmaya tabii ki itirazlar yükseliyor. “Yine salakça bir araştırma ve para israfı” diye yazıyor biri; “Ben Cumhuriyetçi’yim, evde hem kedi hem de köpeğimiz var. Liberaller dışında bütün hayvanları severiz” diye de ekliyor. Araştırma sanki fizik kanunuymuş gibi, ne kadar sağcı olup ne kadar çok kedi beslediğini ya da tersini iddia edenler çıkıyor.

BİR KÖPEK + ÜÇ KEDİ

Bu itirazlar üzerine Time Dergisi, siyasi görüşe göre kedi-köpek eğilimini kanıtlamak için bir online deney yapıyor. 12 sorudan ibaret teste katılan 220 bin okurun verdiği yanıtlar, araştırma sonucunu doğruluyor. Liberaller kedici, muhafazakârlar köpekçi çıkıyor. Ben de yaptım testi: Yüzde 24 muhafazakâr, yüzde 76 liberalim. Evet, evde bir köpek, üç de kedimiz var...

Bakıyorum, köpek sevgisi hep aynı evrensel argümanla tarif ediliyor: “İnsanın en iyi dostudur, sadıktır” şeklinde. Kedileri ise sahibini pek de kaale almayan başına buyruk tarzı, kendine özgü dünya görüşü, terbiye kabul etmeyen özgür ve pervasız ruh hali nedeniyle seviyoruz. Sanırım bu hasletler sosyal demokrasinin ruhuna daha uygun düşüyor.

Fakat maaselef nasyonel sosyalizme de uyuyor olsa gerek ki, “National- Socialists With Cats” diye bir ite var, açın bakın, kucağı kedili Nazi subayı fotoğraflarından geçilmiyor. Kurgu dünyası da nedense “kötü adamkedi” ikililerine pek düşkün. Bond filmlerinin süper kötü adamı Ernst Stavro Blofeld ile kucağından inmeyen kedi Oliver ve Gargamel ile kedi Azrael ki, Şirinler’in sosyalist olduğu doğruysa, kötü büyücü ile kötü kedi talihsiz bir eşleşme oluyor.

Ancak gerçek hayatta, köpek ve kedilere ilişkin sağ-sol kalıbı hiç şaşmıyor. İsrail’den çarpıcı bir örnek. Kediseverlerin Facebook’ta paylaştığı bir fotoğrafla başlıyor her şey. Köpeğini kedilerin üzerine salan bir adam görünüyor fotoğrafta, altında da “Pis sağcı” türünden bir şey yazıyor. Facebook’ta fotolu-caps’li öyle bir savaş başlıyor ki, işgal altındaki Filistin topraklarına, iki devletli çözüm tartışmasına ve nihayet “Kedi seven solcular vatan hainidir, memleketi satarlar”a kadar varıyor iş.

Neyse ki bizim trafoya giren kedi tartışması böyle vahim boyutlara varmadan kapanıyor.