Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi nuri alço, bonzai, bonzai bağımlılığı, bonzai satışı, bonzai tedavisi, bonzaiyle mücadele, nazenin tokuşoğlu, röportaj, ht cumartesi
        1

        ÖZEL RÖPORTAJ - Nazenin TOKUŞOĞLU / HT CUMARTESİ
        Nuri Alço tüm ihtişamıyla neon ışıklarının altındaki en göz alıcı masada viskisini yudumlamaktadır. Genç kadın kapıda görünür, Alço’nun cebindeki uyuşturucu hapların farkına ancak ayıldığında varacaktır. İş işten geçtikten sonra...

        2

        Ama bugün yaşadıklarımız film değil, çok gerçek. 12-13 yaşındaki çocuklar hastanelerde... Bu işin ne bir ilacı var ne de aşısı; sadece bilinçlenme. “Uyuşuyorum” kampanyasıyla kötü yola sokulmaya çalışılan minicik beyinlere ulaşılacak. Eskişehir’de başlayan mücadelede kampanya dahilindeki ilk isim belli oldu. Şahane bir Eskişehirli; Nuri Alço...

        3

        Dünyada bir ilk belki... Filmlerde kadınları içkilerine attığı uyuşturucu ilaçlarla kandırıp kötü yola düşüren Nuri Alço şimdi bu illetle mücadele ediyor.
        Ne güzel değil mi? İyi adamları oynayıp iyi mesajlar da verdim ama onlar kimsenin ilgisini çekmedi. Kötü adamı iyi oynayarak verdiğim mesajların doğru yerlere gittiğini görmekten son derece mutluyum.

        4

        Demek ki kişiliğiniz ve inandırıcılığınız ağır basmış...
        Ben zaten Yeşilçam’da bu tür filmlerde oynarken de mutlaka mesaj veren yapımlar olmasına dikkat ettim. Türker İnanoğlu’nun filmleri mesela, bu kaygıyı taşırdı genelde... İyi ki de o rollerde oynamışım da bu sayede birçok genç kardeşime ulaşabilmişim, hayatlarını kurtarabilmişim. Uyuşturucunun ne kadar kötü olduğunu kendi üzerimden anlatabilmişim.

        5

        Bu ilk değil aslında?
        Daha önce de uyuşturucuyla mücadele özneli projelerde ve kampanyalarda yer aldım ama şunun altını çizmek istiyorum. Bu bir sosyal sorumluluk projesi değil, bir insanlık projesi... Vicdanı olan herkesin projesi.

        6

        “Bonzai” denen pislik, direk öldürücü etkisi olan bir kimyasal. Ucuz olması 12-13 yaşlarında çocuklarımızın krize girip AMATEM’lerde sürünmesinin baş nedeni. Eskişehir’de de iki genç kardeşimizi kaybettik. Öyle korkunç bir zehir ki direkt ölmeyi planlıyorsun. İlk nefesi çekiyorsun ve ölmek için adım atıyorsun. Uzun süredir bunun üzerinde çalışıyoruz.

        7

        1,5 dakikalık videolar hazırlıyoruz. Yaptığı etkileri gösterecek bir film bu. CD’ler okullarda dağıtılacak, gençlerin yoğunlukta olduğu konserlerin önünde gösterilecek. Buradan kazanılacak parayı da tedavi olan çocuklarımıza aktaracağız çünkü çok pahalı ilaçlar. Kurtarılma ihtimalleri de çok az.

        8

        Bir de sahteleri var...
        Türkiye’dekiler gerçek değil. İçinde tarlalarda kullanılan haşare ilaçları, fare zehiri...

        9

        Fare zehiri mi!
        Evet. Düşün fare ne şekillere giriyor ölürken... Kadınların kullandığı saç spreyi, iğde ağacının yaprakları bunları emiyor, sonra kurutuluyor ve zehir hazır. O filmlerde yaşananlar da çok acıydı ama şimdi durum çok daha vahim. Fare zehrinden bahsediyoruz. Bugün yanlışlıkla haşere ilacı içiyorsun, günlerce hastanede kalıyorsun.

        10

        Bir kerede de bağımlılık yapıyormuş.
        Okulların önünde macuna karıştırıp satıyorlar. Öyle başlıyorsun, sonra rakamlar artıyor. 6 bakanlık görevlendirildi bu iş için. Yeşilay’ın desteğini de alacağız. Büyük bir destekle çıktık yola. Umarım işe yarar sonuçlar alacağız.

        11

        'Bu beladan kurtulacağız'
        Siz film gereği uyuşturucu işinde olsanız da herhangi bir uyuşturucu denediniz mi?
        Çok ortamlara girdim çıktım, çevremde vardı ama asla uyuşturucu kullanıldığını düşündüğüm ortamda bir dakika bile durmadım.

        12

        Geldi mi başınıza?
        Tabii geldi, kaçtım ortamdan. Hiç işim olmaz. Onun yerine hastanelerin uyuşturucu bağımlılarının barındığı yerleri ziyaret ettim. Çocuklara destek oldum. Çocuk nasıl anlatıyor biliyor musun? “Ölmeyi öğrendim ama Allah almıyor canımı. Yalvarıyorum alsın. Konuşamıyorum, izah edemiyorum, anlatamıyorum derdimi. Ölmek istiyorum.”

        13

        Bu noktalardan dönen çocuklar var hastanede. Şimdi ne diyor o çocuk biliyor musun? “O hallerimin fotoğrafını çekmişler arkadaşlar, utancımdan kimsenin yüzüne bakamıyorum Nuri Abi. O kaskatı kesildiğim fotoğraf karesi gözümün önünden gitmiyor. Lanet olsun; ‘Bir deneyeyim’ dedim, bir daha asla”... Ben hayatımda sigara kullanmadım. Beni sevdiklerini ve dinleyeceklerini de biliyorum. Bu beladan kurtulacağız.

        14

        Diğer sanatçılardan ses var mı?
        Halkımız sanatçıların sözünü dinlemeyi seviyor, inanılmaz güveniyorlar. Eminim arkamdan diğerleri de gelecek ve destek olacaktır.

        15

        Sokakta ne tepkiler alıyorsunuz?
        İnanılmaz destek var. Nereye gidersem “Nuri Abi bizim yapabileceğimiz bir şey var mı?” diyorlar. Sizin de çok yardım etmeniz lazım. Bu röportajdan sonra iş bitmeyecek. Gelişmeleri sürekli aktarmanız lazım. Böylelikle bu işten para kazananları da korkutmuş oluruz. İletişim ağı sayesinde daha çabuk ele geçer suçlular. Resimleri gazetelerde boy boy yer alır. Tanıyanlar çıkar. Neticede içimizde bu insanlar...

        16

        Bu arada çok sağlıklısınız...
        Sağ olasın. Sigara içmem dediğim gibi, içki de arada... Sporumu ihmal etmem.

        17

        ‘Deniz Seki çok pişman’
        Sizin zamanınızda sanatçılar hak ettiği yere çok çalışarak ulaştığı için ona uygun şekilde yaşarlardı. Tabii şimdiki paralar da dönmediği için piyasada, ister istemez daha mütevazı hayatlarınız vardı. Şimdi dizinin bir bölümünden yüksek ücretler alan oyuncular uyuşturucu kullanımından gözaltına alınabiliyor.
        Onların da örnek olması lazım. Madem bu işe bulaştılar bunu olumluya çevirsinler. Ne bileyim, çıksınlar basının karşısına pişmanlıklarını dile getirsinler. “Biz de artık bu savaşın içindeyiz. İstemeyerek girdiğimiz ortamlarda bu korkunç zehri denemiş bulunduk. Bir daha asla yapmayacağız” deseler bundan güzel caydırma yöntemi olabilir mi? Bizim eski sanatçılara baktığınız zaman giyim-kuşamlarıyla, örnek kişilikleriyle, tavırlarıyla kendilerini hep belli ederlerdi. Onlardan da destek bekliyorum.

        18

        Kimler var?
        Aslında bu konuyla ilgili ilk Deniz Seki ile görüştüm ama biliyorsunuz onun başında bir mahkeme olayı var. “Seve seve girerim Nuri, pişmanlığımı tüm içtenliğimle anlatmak isterim çünkü maalesef o tür ortamlara girmiş bulundum. Şu an nefretle bu işe karşıyım” dedi. Allah ona da kolaylık versin. İnşallah adalet yerini bulur. Hiç bilmediği halde yanındaki kişilerin oyununa geldi, kurban oldu. Yapanlar belli. Onların üzerine gidilsin. Bu kız da halka kazandırılsın

        19

        Uyarmış mıydınız?
        Öyle bir durumumuz olmadı. Tek istediğim kurtulması ve bu mücadelede yanımda yer alması. Kendisi de bunu çok istiyor.

        20

        ‘Gerçek kezzap kullanıyorduk’
        En unutamadığınız film hangisi?

        Rahmetli Orhan Elmas’ın filmi “Kayıp Kızlar”... Tam da bu mücadeleyi anlatan, toplumsal içerikli mesajları çok kuvvetli bir filmdi. Çekimleri epey uzun sürmüştü. Tarık Akan, Ahu Tuğba ve birçok değerli isim yer aldı. O dönem hasılat rekoru kırmıştı film. Tabii bu kadar televizyon yok, geniş kitlelere ulaşmak mümkün değil.

        21

        Anadolu’dan aktris olmak için İstanbul’a gelenlerin kadın satıcılarının ve arkasından uyuşturucu satıcılarının eline düştüğü zamanlar. Hep bunların mesajlarını verdik. Ama şimdi durum çok daha zor. Hem ulaşılabilirlik hem de verdiği zararın büyüklüğü açısından...

        22

        Ahu Tuğba’yla görüşüyor musunuz?
        Görüşüyoruz tabii, arkadaşım. Ahu da çok duyarlıdır bu konulara, o da girer bu işe. İnşallah ona da teklif gider.

        23

        Zordu değil mi, o kötü sahnelerin çekimleri?
        Hem de nasıl. Bir kere gerçek kezzapla çekerdik. Şişenin kapağını açınca bir duman çıkar, onu başka türlü veremezsiniz. Mecburen gerçeğini kullanıyorduk. Elbiselerini yırtıp üzerine döktüğüm sahnede ya bir yerine gelse kızın? Hayatım boyunca kendime gelemem. Ama birbirimize çok güvenirdik. İşimizi de çok severdik. İkimiz de çok büyük özveriyle çalıştık.

        24

        Şimdilerde neler yapıyorsunuz?
        Sinema filmi projesi var, afişlerini çektik dün. Eylül ayında Mersin’de çekilecek. Güzel bir iş çıkacağını düşünüyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ