Kite surf'ün mabedi Akyaka

Aslı ÖZTÜRK/HT Pazar

Bu yılın en iyi çıkış yapan tatil beldesi kuşkusuz Akyaka. Gökova Körfezi’nde, Muğla’ya bağlı bu şirin beldenin sakinleri ve turistleri adeta küçük bir komün oluşturmuş. Akyaka’nın pöpülerliğinde Engin Altan Düzyatan, Hande Subaşı, Berrak Tüzünataç gibi ünlü ziyaretçilerinin de payı var elbette. Ve bir de “kite surf” sporunun... Akyaka’nın özelliği, gözde su sporu kite surf (uçurtma sörfü) için Türkiye’deki en uygun rüzgâra sahip olması. Turistlerle yerel halkı birleştiren de yine kite surf. Bu sporun sevdalıları gündüzleri sahilde sörf yapıyor, akşam da söfçülerin toplanma mekânı olan No 22 Hotel Riders’ Inn’de eğlenceye devam ediyor. Türkiye’de kite surf denince akla ilk gelen isimlerden Yalçın Hocaoğlu’yla da o akşamlardan birinde tanıştım. Hocaoğlu, Boğaziçi Üniversitesi makine mühendisliği bölümünden mezun. Sörf tutkusu için Akyaka’ya yerleşmiş, dünyada özel tasarım kite surf ekipmanları üretip satan 10 markadan biri olan Toros’u yaratmış. Uçurtma sörfü ustası Yalçın Hocaoğlu’yla bu sporun mabedinde buluştuk.

Tası tarağı toplayıp Akyaka’ya gelmenizin sebebi neydi?

İstanbul’da kite surf yapmak için yeterli rüzgâr yoktu. Ayrıca ben bu işibir spor, bir hayat tarzı olmaktan ziyade para kazanılacak bir meslek olarak da sürdürmek istiyordum. Kite’ın Türkiye’deki merkezi de burası olduğu için buraya yerleştim.

Kite surf yapanlar arasında Akyaka neden bu kadar popüler?

Burası dünya üzerinde uçurtma sörfü yapılabilecek ilk 3 merkezden biri. Diğer ikisi Brezilya ve Dominik Cumhuriyeti’nde. Akyaka’nın rüzgar istatistikleri çok iyi. Rüzgarın stabil, suyun sığ olması öğrenmeyi, bordu kontrol etmeyi kolaylaştırıyor.

‘ÖĞRENMEDEN DÖNEN YOK’

Yaz sezonunda kaç kişi ders almak için buraya geliyor?

Geçen yıl 1400 kişiye ders verildi. Günde de ortalama olarak 300-350 kişi aktif olarak kite yapıyor. Tabii hepsinin aynı anda suya çıkması mümkün olmadığı için deniz üzerinde ortalama 150 kişi oluyor.

Türkiye’de kaç kişi bu sporla ilgileniyor peki?

Ortalama 10 bin kişi... Dünyada da çok popüler bir spor. Rüzgâr sörfünden bile daha popüler.

Öğrenme aşamasından bahseder misiniz?

Öncelikle karada teorik bir eğitim veriliyor. Orijinal uçurtmaya nazaran daha küçük bir uçurtmayla rüzgârın yönünü ve uçurtmayı nasıl kontrol edeceğinizi öğreniyorsunuz. Daha sonra büyük uçurtmayla aynı eğitim suda veriliyor. Son aşamada da bordunuz ve uçurtmanızla birlikte suda sörf yapmaya çalışıyorsunuz. Zaten yanınızda sürekli bir eğitmen bulunuyor.

“Kite surf yapabiliyorum” demek için ne kadar süre eğitim almak gerekir?

Standart eğitim 3 gün. Ortalama 9 saat eğitim veriliyor. Eğitim alanların yüzde 70’i suyun üzerinde gidebilecek seviyeye geliyor. Buraya gelip de bir hafta kite surf’le uğraşıp, öğrenmeden dönenini görmedim.

‘MASA TENİSİNDEN BİRAZCIK PAHALI’

Ama pahalı bir spor. Her isteyen yapamaz.

Ucuz bir spor değil ama ille de çok zengin olmaya gerek yok. İkinci el malzemeler çok ucuz. Yapmak isteyen insan ne yapar eder bir şeyler ayarlar.

Çok tutkulu konuştunuz.

Çünkü bu öyle “bir tur jet ski kiralayayım” demekle aynı şey değil. İnsanlar bu sporu hayat tarzı olarak belirliyor. Şöyle bir örnekle açıklamak gerekirse, ping pong oynamak için evine bir masa almak istesen 700800 lira harcıyorsun. Kaliteli bir raket almak istersen 200 lira veriyorsun. Kite yapmak istediğindeyse 1500 lira. Yani masa tenisinden birazcık pahalı.

Kite surf ünlüler arasında da çok popüler oldu. Buraya kimler geliyor?

Tabii bunun en önemli nedeni kite surf yapmayı istiyor olmaları. Sezon içinde buraya Kaan Urgancıoğlu, Engin Altan Düzyatan, Erdal Beşikçioğlu, Hande Subaşı ve Berrak Tüzünataç gibi isimler geliyor. Hatta geçen yaz Hande Yener de buraya gelip ders aldı.

'Bizimki Çin malı değil'

Kite surf’ün ekipmanlarını imal ediyorsunuz. O uçurtmaları elde yapmak nasıl mümkün oluyor?

Dünya markalarının üretim sistemlerinden çok farklı çalışıyoruz. Onlar Çin’de toplu üretim yaptırıp kendi ülkelerinde sadece deneme testi yapıyor. Biz ise burada her şeyi kendimiz sıfırdan yapıyoruz. Her malzemeyi ayrı ayrı temin ediyoruz. O biraz sıkıntı yaratıyor fakat bu sayede kişiye özel tasarımlar yapabiliyoruz.

İnsanlar sizin burada özel üretim kite yaptığınızı nereden biliyor? Yeteri kadar sipariş geliyor mu? Kite surf yapan insanların hepsi birbirini tanır. Küçük bir topluluk. Nereden baksanız ayda 5 kite siparişi alıyorum. Amacım bu sayıyı yükseltip daha çok üretim yapmak. Ancak şu an için bir kite’ı 3 günde tamamlıyoruz. Üretimi artırmak için ekibimizi ve çalışma alanımızı genişletmemiz gerek.

Peki sağlamlık açısından dünya markalarıyla bir fark var mı?

Standart malzemeleri kullanıyoruz. Hatta ben Çin’de kullanılan kumaştan daha kaliteli bir kumaş kullanıyorum. Buna rağmen diğer markalara kıyasla dörtte bir oranında daha ucuza satış yapıyorum. ‘Bizimki Çin malı değil!’