İnternette aşkın 72 kuralı!

Teknoloji sayesinde artık romantik ilişkilerin algoritması çıkarıldı. Geçen sene yayımlanan kitabı “Veri; Bir Aşk Öyküsü” kitabından sonra TED Konferansları’nda “Online Flörtü Nasıl Hack’ledim” konuşması yapan dijital stratejist ve gazeteci Amy Webb’den bahsediyoruz. Webb giriş bölümünde ona bu kitabı yazdıran motivasyonu şöyle özetliyor:

“Bir anda sevgili arama yöntemlerimizin tamamen yanlış olduğunu fark ettim. Gerçek hayatta veya sanalda işimizi sürekli boş ümitlere ve tesadüflere bırakıyoruz, bir de online servislerin işleyişine... Kendimize bizim neyi istediğimizi düşünecek fırsat bırakmıyor, bu yüzden de kendimizi istediğimiz kişiyi bulacak şekilde konumlandıramıyoruz.”

Sanal romantizmden yana yüzü bir türlü gülmeyen Webb, yine başarısız geçen bir buluşmadan sonra siber flörtün işleyiş haritasını çıkarıyor. Bundan sonra görüşeceği ilk kişide olması gereken 72 kriteri (Size de evlenme programlarından tanıdık gelmedi mi?) vücudundaki kıl miktarından entelektüel seviyesine kadar kapsamlı bir puanlama sistemine oturtuyor.

Maksimum 1800 puanlık sisteminden 700 puan alana e-posta adresini vermeye, 900 puana buluşmaya ve 1500 puan alanla ise uzun süreli bir ilişki yaşamaya karar veriyor. Tabii bu işin bir de erkek tarafı var, şu ana kadar ki kurgu ancak “kendi kendine gelin güvey olmak” olarak tanımlanabilir.

Webb, siber-flört oyununu çökertecek sinsi planına aynı matematiksel kafayla devam ediyor ve kendi derecelendirme sistemiyle en yüksek puanı alabilecek seviyede on sahte hesap oluşturuyor. Değişik on erkek prototipi olarak sitede takılıyor. Sahte hesapları kullanarak 96 kadınla iletişime geçip, bu kadınların davranış ve tepkilerini ölçüyor.

Kısacası popüler kadın profillerinin neden popüler olduğunu anlamak için “tersine mühendislik” yöntemini kullanıyor. Topladığı verileri kullanarak kendini en doğru temsil edecek profili oluşturan Amy Webb çok geçmeden Brian’la tanışıp “evli-mutlu-çocuklu” olayına girişiyor.

İşte sizlere Amy’den inciler: “Facebook profilinizi nasıl oluşturduğunuzu bir düşünün. Favori yemekleriniz, müzisyenleriniz, kitaplarınız, gitmek istediğiniz yerler... Bunlar aslında çok da kıymetli veriler değil, kendinizi başkalarına anlatmak için şekillendirilmiş bilgi parçacıkları.

"Belli bir insan grubuyla sosyalleşmek adına giydiğimiz kıyafetten, sürdüğümüz parfümden ve kullandığımız aksesuvarlardan pek de farklı değil. Online flört sitelerinin işleme tarzı ise insana dair bunca istek, arzu, özellik ve huyu değerlendirmek için yeterli değil. İyi bir değerlendirme için insan eli şart!”

Muhallebici
Bedava mesajlaşmanın, anında fotoğraflaşmanın en elverişli yolu WhatsApp. Tabii sevgilisiyle konuşmaya doyamayanların da yegâne iletişim mecrası. Arabada, iş yerinde, aile yemeklerinde sürekli yazışıyoruz. Ojemizi, saçımızı, içtiğimiz kahveyi anbean çekip ona gönderiyoruz. Tabii aynısını ondan da bekliyoruz.

Dikkat edilmesi gerekenler
Sevgili aplikasyonumuz yüzünden paranoyaklıklardan paranoyaklık beğeniyoruz. Son görülme özelliği “Okudu da niye cevap vermedi”, “Ben uyuduktan sonra girmiş, kimle konuştu” gibi içimizi kemiren cevapsız sorulara sebep oluyor. Hele ki sürekli takip ettiğimiz kişi eski sevgilimizse psikolojimiz daha büyük tehlikede.

Amerikan Psikoloji Derneği, WhatsApp’deki ‘son görülme’ özelliği yüzünden anksiyete bozukluğu yaşayan kişilerin sayısının giderek arttığını açıkladı. Siz siz olun ruh sağlığınızı ve ilişkinizi korumak istiyorsanız son görülme özelliğini ya kapayın ya da çok ciddiye almayın!

Arkadaş ortamı
“İlkokul arkadaşlarımı buluyorum” sloganıyla çıktığımız yolculukta epey kilometre katettik. Artık tanışma, flört etme ve ilişki üçgeninin tam ortasında Facebook var. Arkadaş ya da iş ortamında tanışıp istedikleri samimiyeti kuramayanlar birbirlerini Face’ten ekliyor.

Messenger vasıtasıyla muhabbetten fotoğraflar, beğeniler ve ilgi alanları inceleniyor. Böylece karşıdakinin iş hayatı ve sosyal statüsü hakkında fikir sahibi olunuyor. Sonrası da iki tarafın birbirinden hoşlanıp hoşlanmamasına kalıyor.

Eğer hali hazırda bir ilişkiniz varsa ve bunu pek sevgili arkadaşlarınıza (daha doğrusu sevgilinizin size pek de sevimli gelmeyen arkadaşlarına) ilan etmek istiyorsanız durumunuzu hemen “ilişkisi var” yapıyorsunuz. Tabii bu da yetmiyor ardından profil fotoğrafları güncelleniyor. Böylece her iki tarafın da duvarı aşk bahçesine dönüyor.

Dikkat edilmesi gerekenler
Eğer sevgiliniz Facebook’ta yaptığınız köklü değişikliklere ortak olmak istemiyorsa muhtemelen arkadaş listesinde sizi yakından ilgilendiren bir kara kedi dolaşıyor demektir. Aman dikkat! Hemen şifresini alın ya da akıllı telefonunu ele geçirip hareket dökümüne bakın ve kara kediyi deşifre edin. Lokasyon bildirimini kapatan sevgililer de paranoya sebebi.

Ancak iletişimin tavan yaptığı teknoloji çağında Face’ten mesajlaşan sevgililerin kalmadığını düşünüyoruz. Tabii bu “Acaba biriyle konuştu mu” diye inceleme yapmamıza engel değil. Yeni baş belamız messenger aplikasyonu son çevrimiçi olunan zamanı gösterdiği için kurtlanmadan duramıyoruz. Ama boşuna üzülmeyin, test edip onayladık: Zaman tüneline de girseniz o lanet uygulama sizi face chat’i kullanmışsınız gibi gösteriyor.

Sanal görümce
Eve gelen misafirlere fotoğraf albümü göstermenin pabucunu dama attı. Bu sayede birine ne kadar eğlendiğimizi göstermek için eve misafir gelmesini beklemek zorunda da kalmıyoruz. Kafamızı yormuyor, keyifli kareler sergiliyor. E biz de hoşumuza gideni beğeniyor ve takip ediyoruz. Ancak beğeneni beğendiğimiz, takip edeni takip ettiğimiz, menfaatin adeta tavan yaptığı tek aplikasyon olan Instagram’ın öyle özellikleri var ki ilişki bozar hatta yuva yıkar.

Dikkat edilmesi gerekenler
Sevgiliniz, birlikte çekildiğiniz fotoğrafı koymak konusunda çekingen davranıyorsa ilişkinizi sorgulamaya başlayabilirsiniz. Bunların üstüne bir de takip ettiği kişi sayısı yükseliyor, paylaşılan gönderileri beğenme oranı artıyorsa, (bu kadar aktif olan bir adamın sizin profilinizle yakından uzaktan bir alakası da yoksa) bir Instagram canavarıyla berabersiniz demektir.

Böyle tipler sizin de fotoğraf paylaşmanıza pek taraftar olmaz. Ne de olsa flörtleştiği karşı cinsin sizi farketmesi ve ilişkinizi deşifre etmesi zor olmayacaktır. ABC News’in ilişki blogunda sağlıklı çiftlerin Instagram kullanırken birbirlerine yakın arkadaşlarından farklı davranmadıkları yazıyor. Çiftler fotoğraf yayınlamak, birbirlerini etiketlemek, yorum yapmak ve beğenmekten hiç çekinmiyor.

Ayrıca bu Instagram işini ünlüler de çok ciddiye alıyor. İlişkileri sonlanan Murat Boz ve Eliz Şakuçoğlu hemen birlikte yer aldıkları kareleri temizlerken, Demet Akalın, Sinem Kobal ve Gülben Ergen gibi ünlüler de aşklarını Instagram’dan ilan etmeyi tercih ediyor.

Üniversite kantini
Kendinizi 140 karakterle politikadan, güncel olaylara, müzikten sinemaya ve genel kültüre ifade ederken ya da bazen sadece “Kuzişlerle kahve keyfi :P” selfie’si koyarken bir bakmışsınız kendinizi potansiyel eşinizle koyu bir mention zincirinde bulmuşsunuz. Eğer aradığınız dış görünüşten öte bir kafa uyumu ve ortak dünya görüşüyse sizin yeriniz Twitter.

Üniversitede derslikten çok kantinde vakit geçirmişler olarak söyleyebiliriz ki o ortamı bir daha ancak Twitter’da geçirdiğimiz uzun saatlerde bulduk. E tabii Twitter’ın bir de manevi destek yönü var. Kullanıcılar sadece izledikleri dizileri ya da siyasi olayları tartışmıyor. Engin Altan Düzyatan’la yaşadığı aşk kamuoyuna mal olmuş Özge Özpirinçci gibi desteğe ihtiyaç duyduğunu düşündükleri ünlüleri “mention” yağmuruna tutuyor.

Dikkat etmeniz gerekenler
Twitter’ı etliye sütlüye pek karışmadan ancak gerçek hayattaki sosyal çevrenizle iletişimde kalmak için kullanıyorsanız güvenli sulardasınız. Yeni biriyle tanışmaktan ziyade zaten tanıdığınız biriyle sohbeti koyulaştırmak, uzun bir mention’laşmadan sonra “Tartışmaya karşılıklı bir kahve eşliğinde devam edelim mi” demek için Twitter harika.

Ancak “trol” dediğimiz, gizli hesap kullanarak birçok konuda sivri fikirlerinizi belirten biriyseniz ve bir de kadınsanız aman erkek trol’lere dikkat! En politik görünen erkek kullanıcı bile Twitter jargonuyla “DM’den yürüyerek” güzel bir ilişkinin başlangıcını yapabilir ya da gözünüzde itibarını sıfırlayabilir. Öncellikle her zaman karşınızdakinin gerçek bir insandan ziyade abartılmış bir gerçeklik olduğunu unutmamak lazım.

Eğer sizle DM’den (direkt mesaj) de bu sanal kimlikle yazışıyorsa durum biraz problemli. Tanımadığınız biriyle samimiyeti ilerletmenin manası yok. Karşınızdakini Facebook’tan ekledikten sonra muhabbeti ilerletip, arkadaşça olduğunu özellikle belirtmeniz sizin yararınıza; gereksiz hayal kırıklıkları güzel bir arkadaşlığı engellememiş olur.

Yaz Aşkı
Online çöpçatanlık sitelerinin haylaz ve eğlenceli küçük kardeşi. Çöpçatanlık sitelerinin aksine Tinder’a üye olurken uzun uzadıya burcunuzu, favori yemeğinizi ya da ilham aldığınız özlü sözleri yani sağlıklı bir ilişki için pek de işlevsel olmayan bilgileri girmeniz gerekmiyor. Uygulama sizle ilgili basit bilgileri ve profil fotoğrafını Facebook hesabınızdan alıyor. Tinder’ın bu basit ve “amaç odaklı” hali uygulamanın online çöpçatanlık sitelerine göre daha cool ve “normal” olmasını sağlıyor.

Dikkat etmeniz gerekenler
New York Magazine’in blogu The Cut, Tinder’ı kadınların online flört problemine kesin çözümü olarak tanıtsa da, Türk erkeklerinin çoğunluğu uygulamayı, Recep İvedik’in ünlü repliği “Bu internette çok karı kız dolanıyor diyorlar, doğru mu?” motivasyonuyla kullanıyor.

Amy Webb’in “Veri: Bir Aşk Öyküsü” kitabında savunduğu “Kadınlar ne kadar gelgeç ilişki arıyorum deseler de aslında hepsinin gönlünden uzun süreli ilişki geçer” tezine katılıyoruz. Meali çıra olan aplikasyon, ismine uygun olarak daha çok gelgeç ilişkiye yönelik.

Ancak diğer tek gecelik ilişki veya kısa süreli ilişki bulma uygulamalarının aksine kolaylığı ve karşı cinsi bir sosyal ortamı ve gerçek yaşamı içinde de görebilme imkânı sağlayan Facebook bağlantısı sayesinde dünya çapındaki tüm kullanıcıların yüzde 45’i kadınlardan oluşuyor.

Elbette tüm flörtün her türlüsünde olduğu gibi burada da toplumsal kodlar ve kurallar çok önemli. The Cut yazarı, bir sürü kız arkadaşının Tinder’dan ciddi ilişki çıkardığını iddia etse de bizde hâlâ “barda tanışılan adamdan koca olmaz” kuralı geçerliliğini koruyor.