Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ekonomi ve finansal piyasalar açısından üst üste üç haftalık kritik eşikleri geride bıraktık.

        -Eylülün ikinci haftasında TCMB güçlü bir faiz indirimi yaptı. ECB de hem faiz indirimine gitti hem de yeni bir varlık alımı başlattı. İlk hafta firesiz geçildi.

        -İkinci haftayı kritikleştiren FED’in faizde ne yapacağıydı. Yılın ikinci faiz düşüşünü yaptı, şimdi kendisinden üçüncüsü bekleniyor. Burada da fire yok.

        ARTIK TRUMP’IN DESTEĞİ SINIRLI

        -Eylülün son haftası üçüncü kritik haftaydı, ABD ziyareti ve burada yapılacak görüşmelerden Türkiye’ye ne çıkacağı en önemli gelişmeydi. İki ülke arasında 100 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmak için işadamları görüştü, bakanlar görüştü. Ancak başkanlar baş başa görüşemedi.

        -Bunda Trump’ın görevden azli için düğmeye basılmasının da belli bir rolü olabilir. Türkiye olarak ABD içinde en büyük ve tek savunucumuz Başkan’dı. Son gelişmelerle bu destekten kısmen yoksun kalabiliriz. Bu nedenle Türkiye’ye dönüldüğünde müjdeli haber verilemedi.

        -Geçen haftaki gelişmeler aynı zamanda bu haftaya veya gelecek haftaya da yön verecek. Kuzey Suriye’de güvenli bölge oluşturmada öyle anlaşılıyor ki, ABD yanımızda olmayacak. Bizi yalnız bıraktı. Yaparsak kendi başımıza yapacağız. Sonuçlarına da katlanacağız. Yapılış şekline göre değişmekle birlikte karşılığında ABD’den yaptırımlar gelebilir. Zor bir kararla karşı karşıyayız.

        TÜRKİYE PİYASALARI NEDEN COŞTU?

        -Bu gelişmeye rağmen Türkiye piyasalarında belirgin bir coşku yaşandı. Özellikle de borsada. Bankaların bir günde yüzde 6.5 gibi prim yapması çok şaşırtıcı. İki ABD’li fonun alıcı olduğundan hareketle IMF ile anlaşma yapıldığına yönelik söylentinin dolaştığı duyumunu aldık. Neden buysa yandı gülüm keten helva.

        -Çünkü muhalefet temsilcileriyle görüştü diye tefe koyan iktidar dönüp hemen IMF ile anlaşır mı? Kaldı ki, IMF ile anlaşma öyle gizli filan olmaz. Öncelikle de ABD Hazinesi’nin böyle bir anlaşmaya destek vermesi lazım. IMF söylentisi bana hiç inandırıcı gelmedi.

        YENİ PROGRAMIN ETKİSİ

        -Ancak bu haftaya ilişkin iki gelişmeye karşı piyasalar oynamış olabilir. Biri bugün 3 yıllık Yeni Ekonomi Programı açıklanacak, diğeri de 3 Ekim’de eylül ayı verisiyle enflasyon tek haneye inecek ve bunun faizler üzerinde yaratacağı etki olacak. Gerçekte hem program hem de enflasyona bağlı güçlü bir faiz indirimi fiyatlanmış olabilir.

        -Bugün itibariyle Yeni Ekonomi Programı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanacak. Burada büyümenin, enflasyonun ve bütçe açığının kaç olacağı ve altının dolu olup olmadığı önem taşıyor.

        -Program altı dolu, iddialı ve tutarlıysa sorun yok. Piyasalar haklı çıkar ama söylentiyi satın alıp gerçekleşeni sattığını da biliyoruz. Tersi çıkarsa tutarsızlık görülürse yine satışlar gelebilir.

        BU ENFLASYONDA EKMEK VAR

        -Bence bu haftanın en önemli gelişmesi enflasyon rakamları olacak, asıl ekmek buradan yenilecek. Çünkü geçen yılki eylül enflasyonu yüzde 6.30’du, bu eylülde yüzde 1.66’nın üstüne çıkılmazsa yıllıkta yüzde 10’un altına düşülecek. Yüzde 15.01 olan yıllık enflasyon da yüzde 9.99’a inecek. Ama biraz daha düşük çıkma ihtimali fazla. İşte ekmek de bu 5 puanlık farkta.

        -Yıllık enflasyonun ekim ayında da tek hanede kalma olasılığı yüksek. Hatta kamu zamları bekletilirse kasım ayı bile tek hanede geçirilebilir.

        FAİZ DÜŞÜŞÜ EN ÇOK BANKALARA YARAR

        -Bu durumda yüzde 16.5 düzeyinde olan politika faizi ile enflasyon arasındaki makas yeniden 6.5 puan ve üzerine çıkacak. Merkez Bankası’na güçlü faiz indirimi için yeni bir alan açılacak.

        -TCMB Başkanı Murat Uysal’ın yaptığı son açıklama güçlü bir faiz indiriminden yana olmayacağına işaret ama alan büyük olursa da yapacak fazla bir şey kalmaz. Faiz düşüşü ise en çok bankalara yarar. Alın size bankalar borsada niye prim yapıyor sorusuna somut bir gerekçe.

        FAİZLER BİR TUR DAHA DÜŞEBİLİR

        -Faizler daha düşerse ne olur? Konut kredi faizlerinden sonra oto kredilerinin faizi de düşürüldü. Konut kredilerinde faizler düşeli beri geçen 5 haftada kredi stoku 6.7 milyar lira arttı. Politika faizinde yeni düşüş konut kredi faizlerinde yeni bir indirime yol açabilir. Çünkü bankalar da konut kredisi vermeye iştahlı.

        -Bitişikte görülebileceği gibi TL ticareti kredilerin ortalama faizi 20 Eylül itibariyle yüzde 17.78’e indi. 14 Haziran’dan bu yana düşüş 10 puana vardı. Son bir yılda ise faizlerdeki düşüşler 17.58 puana vararak yarı yarıya tıraşlandı.

        -Bu oranla faizler arasında en büyük indirim TL ticari kredilerde gerçekleşti. Ona en yakın düşüş 12.95 puanla 6 aylık mevduatta oldu. Toplamda mevduat faizleri 10.26 puan gerilerken, ticari kredi faizleri 17.58 puan azaldı.

        -İşte enflasyondaki sert gerileme ile faizlerde bir tur daha düşüş beklenebilir.

        SON ÇEYREK NEDEN POZİTİF BÜYÜME?

        -Otomobil kredileri derseniz, şirketlerin de verdiği kampanya desteği ile faiz oranları aylık yüzde yarım düzeyine kadar çekildi. Yılın son çeyreği de geldi. Burada satışlarda belli bir artış beklenebilir.

        -Konut ve otomobilde satışların artması, yılın son çeyreğinin baz etkisiyle birleşerek net bir şekilde Türkiye ekonomisini pozitif büyümeye geçirebilir. Bu durumda enflasyonun tetiklediği faiz düşüşü ekonomiyi canlandırmak gibi kritik bir rol üstlenebilir.

        EYLÜL ENFLASYONU İLE GELECEK KONTRA ŞOK

        -Bu da bizi eylül enflasyonunun ekonomiye kazandıracağı kontra şoka götürür. Eylülde enflasyonda düşüş şoku önce politika faizini etkiler ve düşürür. Bütün faizler arasında yeni bir tur düşüş başlar. Düşen faizler tüketimi artırabilir ve ekonomik büyümeyi pozitife geçirebilir. Kontra şokun dalgaları da böylece tamamlanabilir.

        -Elbette 3-4 çeyreklik ekonomik daralmadan sonra büyümeye yeniden dönülmesini sağlayacak kontra şoku ve pozitif büyümeyi borsa satın almayıp da neyi satın alacak?

        -Tabidir ki, Suriye’ye operasyon ve ABD’nin Türkiye karşı tutum takınarak yaptırımlar uygulamaya kalkması kontra şokun etkisini kırılabilir. Bu da unutulmamalı.

        Diğer Yazılar