Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Dünkü yazımda 6 Kasım sonrası dönemde Türkiye Borsası’nın dünya borsaları arasında getiride lider duruma yükseldiğini belirtmiştim. Bugün 3 ayı bulan 6 Kasım sonrası dönemde Türk Lirası’nın değer kazanımında dünya birincisi olmasını işleyeceğiz.

        Gelişmekte olan ülke paralarına göre Türk Lirası’nın oynaklığı çok yüksek. Dolar, Euro gibi döviz kurlarının karşısındaki değer kaybı ne ölçüde hızlı ve büyükse, değer kazanımı da aynı hızda ve büyük oluyor. Kayıp ve kazanımlarının zamanı ise birbirine çok yakın.

        ÇAM AĞACI GİBİ HAREKET

        -Bitişikte bunun bir grafiği yer alıyor. 6 Kasım’ı tepe noktası, ekonomi yönetimi ile politikalarının değişim tarihi olarak aldığımızda ortaya iki tarafı birbirinin aynı sivri bir dağ veya çam ağacı görüntüsü çıkıyor. Dağın tepesi veya çamın doruğu doların rekor kırdığı 6 Kasım’daki 8.5876 değerini gösteriyor.

        -Dağ eteğinin ilk ucu 6 Ağustosa uzanıyor ve 7.2389 düzeyinden başlıyor. Aradan geçen 3 aylık sürede dolar artışı yüzde 18.6 oldu. Buna karşılık TL’nin değer kaybı yüzde 15.7 olarak gerçekleşti.

        -Eteğin diğer ucu 8 Şubat ve 7.0280’e kadar iniyor. Tepeden dibe doların düşüşü yüzde 18.1’e vardı, TL’nin değer kazanması ise yüzde 22.1 oldu.

        -Bitişikte yer verdiğimiz Bloomberg HT verileri ise kapanış fiyatlarına göre hesap yaptığından TL’nin değer kazanımı daha düşük ve aynı süre için yüzde 20.28 düzeyinde.

        6 AYIN EN VOLATİL PARASI

        -Hangi açıdan bakarsak ister yükseliş, ister düşüş TL’nin oynaklığı çok yüksek. Üç ayda yüzde 15.7 değer kaybını takip eden ikinci üç ayda yüzde 22.1 değer artışı izleyebiliyor. Böyle bir oynaklıkta fiyatlama yapmak da, ithalat ve ihracatta fiyat tutturmak da, para kazanmak da zor.

        -Türk Lirası değer kaybederken de, değer kazanırken de hep önden koşuyor, liderliği başka bir paraya bırakmıyor. Hızlı değer kaybının yaşandığı 6 Kasım öncesi 3 ayda gelişmekte olan ülke paraları göreli olarak istikrarlıydı. JP Morgan endeksiyle gelişmekte olan ülke kurları dolara karşı yüzde 0.6 değerlendi. Endeks 6 Ağustos’ta 54.99’dan 6 Kasım’da 55.34’e yükseldi. Aynı dönemde TL’nin dolar karşısındaki kaybı ise yüzde 15.7 ve aradaki fark büyük.

        -JP Morgan’ın gelişen ülke paralarını gösterdiği endeksinin 8 Şubat 2021 değeri ise 57.59’a çıktı ve dolara karşı 3 ayda yüzde 3.6 yükseldi. İçlerinde dolara karşı en hızlı artan ise TL’ydi. -Bitişikte Bloomberg HT’nin verisiyle yer alan tablodan izlenebileceği gibi, TL son 3 ayda dolara karşı yüzde 20.28 yükselerek açık ara öne geçti. İkinci sıradaki Çek Kronası ise yüzde 4.94 değer artışı ile TL’yi izliyor. TL ile diğer gelişmekte olan ülke paraları arasında değer artışı farkı yine çok büyük.

        OYNAK TL, ETRAFINI DA OYNATIYOR

        -TL’nin aşırı değer kaybı yurtiçi yerleşikler açısından alım gücünün düşmesi, enflasyonun yükselmesi, şirket bilançolarının bozulması, iş ve yatırım ortamının bozulması gibi ciddi ekonomik kayıplar şeklinde kabul edilebilir. TL’nin değer kazanımları ise tam tersi etkiler yaratmalı. Bu durumda geride bırakılan 6 ayın yarısı kavurucu bir yaz ise diğer yarısı da dondurucu bir kış gibi geçti. Birbirinin zıddı iki ayrı mevsimi yaşadık.

        REKLAM

        -Birbirinin tam tersi iki ayrı iklimi Türk Lirası tek başına yaşamıyor. Beraberinde TL kazananları, TL ile iş yapanları, TL ile borçlananları, lira ile tasarrufu ve serveti olanları da sürüklüyor. TL’nin oynaklığı etrafındaki her şeyi de oynatıyor.

        -Sadece bununla da kalmıyor, TL’den kaçıp dövizde pozisyon alanların, dövize geçenlerin de kaderini veya kazancını belirliyor. TL’nin değerindeki oynaklık kimine kazanç, kimine zarar yazıyor.

        DÖVİZDE ÇÖZÜLMENİN ŞARTI

        -Üstelik bu tür oynaklıklar sadece geçen yıla özgü de değil. 2013 sonrası aralıklarla tekrarlanıyor. Tasarruf sahiplerinin yaklaşık yarısı da, TL’deki şiddetli oynaklıktan ve iklim değişimlerinden kendilerini kurtarmak için, dövize sığınmışlar. Sütten ağızları fena yanmış. Şimdi yoğurdu üfleyerek yemeleri çok normal.

        -Döviz kurunun gerilemesi veya artmaması TL’ye dönüş için gerekli ama yeterli değildir. Öncelikle enflasyonun düşmekte olduğunu ve TL’ye reel getiri verilmeye devam edildiğini görmek isteyeceklerdir.

        -Bu nedenle döviz mevduatlarının çözülmesi bir hayli zaman alabilir.

        Diğer Yazılar