Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Keyifli bir maç oldu. Derbiyi tarif etmeye kalksak bu maçı iyi bir örnek olarak gösterebiliriz. İki takım adına da strateji, taktik, bireysel hatalar, müthiş bir özveri, büyük bir mücadele vardı. Bir de bu işin olmazsa olmazı hakem hataları vardı. Ama işin finalinde ‘kim kazanmalı’ diye sorarsak cevabı Beşiktaş olurdu. Özetinde hak eden kazandı.

        Bu maçın sonucunu belirleyecek olan şey baştan itibaren Şenol hocanın oyuncu seçimi ve oyun stratejisiydi. Rakibin oynamasına sahanın belli bölümlerinde müsaade etti, üzerine gelmesine izin verdi, sonra belli alanlarda sıkıştırdı, rakibinden kaptığı toplarla çabuk çıkmayı düşündü. İlk 20 dakikada F.Bahçe daha çok topla buluşan, sahip olan takım görüntüsündeyken 25. dakikada maç Beşiktaş lehine 2-0 oldu. Bunun sebebi maç öncesinde düşünülen taktik uygulamanın maç içerisinde hayata geçirilmesi oldu. Goller ölü vuruşlardan gelse de bu vuruşlar çabuk çıkışlar neticesinde kazanıldı.

        Oyun dengesinde Beşiktaş, F.Bahçe’nin daha çok topa sahip olmasına müsaade etti. Bunun sebebi de kendi silahlarını kullanabilecek alanları bulabilme düşüncesiydi. Nitekim Oğuzhan’ın müthiş asisti, Töre’nin harika ortası ve Gomez’in kafasıyla gelen gol Beşiktaş’ın oyun felsefesinin sonucuydu. Beşiktaş bu oyunu kurgularken, belli başlı isimler işi dizayn etti. İlk yarıda Beşiktaş Sosa’yla biraz kıpırdadı ama ikinci yarıda Oğuzhan’la çok daha etkili oldu. Genelde ise Gökhan Töre derbinin en büyük organizatörüydü. Yaptığı asistler dışında, oyunun içerisinde hep sorumluluk aldı.

        Bu tür maçlarda bütün takımlar, düşündükleri stratejileri ve taktikleri sahneye koyacak, finali yapacak bir işbitiriciye ihtiyaç duyarlar. Gomez de dün akşam bu işin 1 numarasıydı. Yükselen grafiği ve attığı gollerle Beşiktaş’ı hak ettiği yerlere taşımaya devam ediyor. Önemli bir oyuncu, tecrübe, karakter ve lider...

        Kırılma anlarında bazen yüksek karakterli oyuncular lazımdır. Beşiktaş Gomez’le birlikte böyle birçok oyuncuya sahipti. Atiba, Oğuzhan, Ersan, Olcay, Töre ve Gomez bu işe öncülük ettiler. Hem kendileri hem Beşiktaş adına büyük bir dönüşümü gerçekleştirdiler.

        Derbi kazanmak demek rekabeti eşitlemek demek. Psikolojik anlamda güvenini tazelemek demek. Taraftarının ve camianın başını dik tutmak demek. Şampiyonluk hedefinde ‘ben de varım’ demek. Beşiktaş dün akşam bunların hepsini çok açık bir şekilde ifade etti.

        BÜYÜKLÜK KARAKTERİ

        2-0’dan 2-2’ye gelen bir maçı demoralize olmadan tekrar kazanma adına çevirmek, bu iradeyi ortaya koymak büyük takımların en büyük karakteristik özelliklerden bir tanesidir. Beşiktaş dün akşam bunu çok net ortaya koydu.

        BU ÜÇLÜ ÖRNEK OLACAK

        Oğuzhan, Töre ve Gomez üçlüsünün organize ettiği ve bitirdiği 3. gol, Beşiktaş’ın karakteristiğini gösteren harika bir örnekti. Çabuk çıkan, 3 pasta gole giden ve sonuç alan Beşiktaş.

        Diğer Yazılar