Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bunlar sabır ve denge maçları. Şampiyonluk noktasına yaklaşmışsınız, final görünmüş, hata yapmak istemiyorsunuz. Puan kaybetmeden yolunuza devam edip rakibinizin üzerindeki baskıyı daha da arttırmak istiyorsunuz. Sivasspor kendi sıkıntısını yaşıyor. Ligde kalma adına her maçın her dakikası çok önemli. Takım kapasitesi belirli, buna istinaden ısrarla savunmada kalarak en azından maçı risk etmeden oynamaya çalışıyor.

        Bütün bunlar bu maçın kendi içerisindeki denge noktalarıydı. Beşiktaş, bunları bilen, farkında olan bir takım olarak maçı tüm bunlara uygun şekilde oynadı. Topa her maçta olduğu gibi yine daha çok sahip oldu. Sabırla pas trafiğini yönetti. Oyunun dakikaları ilerledikçe Beşiktaş’ın maça etkisi de aynı oranda arttı. İlk yarıda pozisyon zenginliği belki çok istenilen şekilde olmasa da oyun hakimiyetini hiçbir zaman elinden kaçırmadı. İkinci yarı beklendiği üzere Beşiktaş, rakibi Sivas’ı zorlarken, kendi ritmini de artırdı. Artırdığı zaman da pozisyonlar ve goller geldi.

        Beşiktaş ligin en hızlı ve en etkili atağa çıkan takımı. İlk golde Burhan’ın atağa çıkarken kapılan topu sonrası gelişen atak yine mükemmel Beşiktaş klasiğiydi. Kontrayı etkili yapan, araya doğru koşular yapan bir takım olarak işin finalinde Kerim Frei ve Gomez varyasyonu bu maçın beklenen golü oldu. Beşiktaş rakip defans arkasına en iyi sızan ekip. Bu bölgeye orta alandan da forvetten de birçok oyuncusunu sokuyor. Bu koşular rakiplerinin bütün defans dengesini bozuyor. Beşiktaş’ın iki golünde gol ve asist olarak Gomez’in imzası var. Çok doğru bir şekilde yaptığı rakip arkası koşuların birinde golü buldu. Birinde penaltı kazandı. Yetenekli olmak futbolda elbette en önemli şey. Ama oyunu doğru oynamak işin temel noktası. Mario Gomez, hem yetenekli hem de oyunu çok doğru oynayan bir forvet oyuncusu olarak dün akşamın sonucuna imzasını attı.

        Beşiktaş hem doğru oynayan hem inanan hem de isteyen bir takım olarak dün akşamın kazanması gereken tarafıydı. Kazandı da.

        Haftalar eksildikçe, güzel hayaller gerçekleşme noktasına gelmeye başlayınca doğal olarak baskı da artar. Bu tür maçlar her takım için zordur. Ama başarıya ve şampiyonluğa inanan takımlar ve oyuncular bunu başarabileceklerini bilirler. Beşiktaş takım olarak da, oyun olarak da, saha performansı olarak da, oyuncu davranışları olarak da şampiyon olacağını biliyor. Bunu hissediyor. Saha icraatlarıyla da, attığı gollerle de, bulduğu pozisyonlarla da izleyenlere de bunu hissettiriyor. Her hafta bir şeyi bir kez daha tekrar ediyor: İnandım, ben bu işi bitireceğim.

        SOSA VE OĞUZHAN

        Quaresma ve Gökhan Töre’nin eksikliğinde yükü biraz daha artan Sosa ve Oğuzhan dün akşam yine iş başındaydılar. İkisinin de bu seneki başarıda çok büyük payları var.

        MARCELO

        Savunma her takım için önemlidir. Beşiktaş bu bölgede birçok oyuncuyu değiştirdi. Ama Marcelo geldiği andan itibaren her maçta kalitesini ortaya koyuyor.

        Diğer Yazılar