Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        FUTBOLUMUZDAKI düzenbazlıkları dile getiren yazılarımız inanılmaz ses getirdi.

        Konuya bugün doğrudan gireceğim. Tam bir hafta önce... Antalya’daydım. Büyük bir otelin lobisinde oturuyordum... Foto muhabiri dostum Cem Akyüz ile sohbet ediyordum. Yanımıza bir menajer geldi. Hemen anlatmaya başladı:

        “Atilla ağabey, son bir hafta içinde gazetende yer alan tüm haberlerini ve köşe yazılarını okudum. Kutlarım... İstisnasız hepsi, tüm detayları ile doğru... Ama şunu da söyleyeyim, anlattıkların okyanusta damla... Bizim bu futbol camiası öyle bir camia ki, hırsızlık ve sahtekarlık kol geziyor.”

        Tam bu sırada... Sevgili Cem Akyüz, nezaketen “Ben biraz dolaşayım” dedi. Ben de kendisine “Birlikte dinlememizde yarar var” istirhamında bulundum. Ve menajer dostum anlattı, biz dinledik:

        “Futbolcu transferlerinde inanılmaz bir rant var. Azınlık diyebileceğim kesimi bir tarafa bırakıyorum, çok önemli bölümü bu ranttan çatır çatır yararlanıyor. Kulüpler resmen soyuluyor. 1 yıldır bu camianın içindeyim, neye uğradığımı şaşırdım. Hayatım futbolun göbeğinde geçmesine rağmen, bu ahlaksız düzeni maalesef menajerliğe soyununca anladım. Çalan çalana.... Değerli bazı teknik adam ve yöneticileri bir tarafa bırakıyorum, camianın çok önemli bölümü çalıyor. Sahtekar menajerlerle işbirliği yapılarak kulüplerin içi boşaltılıyor. Zaten ülke futbolu bu yüzden battı... Camiada bulunan herkes biliyor, herkes seyrediyor”.

        Menajer dostum devam etti: “Önceki gün... Transferi hemen yapılabilecek bir futbolcu vardı. Devreye girdim. Menajerlik ücreti de dahil olmak üzere en fazla 600 bin Euro ederdi. Hatta etmezdi bile... Çünkü içi geçmiş bir futbolcuydu bu... Ne oldu biliyor musun? Birileri devreye girdi. 2 milyon Euro’ya yakın bir paraya bir kulübümüze itelendi. 1 milyon 400 bin Euro karşılığında bir para, işi yapan menajerin yanı sıra o kulübün bazı isimleri arasında pay edildi.”

        Hemen sordum, “3 büyük kulüpten biri mi bu?” diye... “Hayır” dedi ve ekledi: “Süper Lig’de ama İstanbul’da değil.”

        Ayağa kalktık... Cem ayrıldı... Menajer dostum uyarıda bulundu: “Milyarların döndüğü bu mecrada, herkes payına düşeni alıyor. Tekerlek dönüyor. Bu tekerleğe kimse çomak sokamaz. Ben seni seviyorum ama başkaları sevmiyor. Dikkatli ol.”

        Aslında daha çarpıcı bazı kelimeler kullandı ama ayrıntıya girmek istemiyorum.

        Hemen belirteyim: Bu menajer dostumu kamuoyu yakından tanıyor... Ben şimdi bana anlattıklarının neresindeyim biliyor musunuz? O futbolcu kim, kulüp hangisi?.. Öğreneceğiz tabii!!!

        ***

        Antalya’da 10 gün içinde sayısız teknik adam ve menajer ile konuştum. Uygulanan sistem şu şekilde özetlendi: “Bir menajer mesela 500 bin dolar bile etmeyecek bir futbolcu getirir. Kendi kafasına uygun cambaz bir teknik adam ve yöneticiyi hemen bulur. Der ki; ‘1’er milyon dolar ikinizin, 1 milyon benim, 1 milyon da futbolcunun...’ Kulübün kasasından 4 milyon dolar çıkmış olur. Herkes memnun kalır. Kulüp soyulur.”

        ***

        Son 10 günde dile getirdiğim düzenbazlıklarla ilgili olarak... Camianın göbeğinde bulunan teknik adamlar başta olmak üzere güzel insanlardan inanılmaz destek geldi. İzin verdikleri taktirde mesajlarını tek tek yazacağım. Ama asıl ilginç olan ne, biliyor musunuz? Bir tek kişi bile şu dakikaya kadar çıkıp da “Hayır... Anlatıldığı gibi değil” demedi... Varsa çıksın lütfen... Üstelik ben, “Edindiğim izlenimler paralelinde camianın en az yarısı böyle” dememe rağmen.

        ***

        Önümüzdeki günlerde... Öneriler, isimler, yaşanmış olaylar, formüller, şikayetler, tehditler... Hepsi tek tek dile getirilecek. Camiamızın değerli insanlarına selam, bu tür yazılar yazmaya devam.

        Diğer Yazılar